Bu yol nehir yatağı boyunca ne kadar gidiyor? | Open Subtitles | كم تمتدّ هذه الطريق على طوال ضفّتي النهر؟ |
Bu yol bizi direkt Botswana sınırına götürür. | Open Subtitles | هذه الطريق تأخذنا مباشرة إلى الحدود مع بوتسوانا |
Bu yol havaalanına gider. Şehirden ayrılıyor musunuz? | Open Subtitles | هذا هو الطريق إلى المطار، هل تغادر المدينة؟ |
Bu yol boyunca dümdüz devam edeceksin. | Open Subtitles | أَعْني، أنت فقط توصله مباشرة أسفل هذا الطريقِ |
Bu yol, Büyük Efendimizin kalacağı yere gidiyor. | Open Subtitles | عبر ذلك الطريق توجد غرفة نوم السيد العظيم |
Bu yol, beni geçmişime götürecek, sonunda yuvama ulaştıracak yol olsun. | Open Subtitles | دع هذا الطريق يكون لي دعه يقودني إلى ماضيي ويردني لدياري |
Afedersin hanım, Bu yol Köker'e gider mi? | Open Subtitles | المعذرة يا سيدة. هل يؤدي هذا الطريق إلى "كوكر"؟ |
Orta Doğu'da, Bu yol boyunca, tam olarak bu şekilde yüzlerce topluluk var. | TED | ان هناك المئات من هذه المجتمعات عبر الشرق الاوسط .. على هذا الدرب |
Bu yol ada boyunca uzanıyor. Zaman kaybetmeden dönüş yolunu bulursun. | Open Subtitles | هذه الطريق يذهب الى كامل الجزيرة ستجدين طريقكِ بوقت قصير |
Kurbanları Bu yol boyunca rastgele mi seçiyor? | Open Subtitles | كأنه يختار أناساً عشوائيين على طول هذه الطريق |
Anlaşılan Bu yol yerel halk için popüler bir kestirme yolmuş. | Open Subtitles | على ما يبدو أنّ هذه الطريق تُعتبر مسلكا مُختصرا شعبيا بين السكان المحليين. |
Bu yol bir yere gitmiyor birader, tam burada duruyor. | Open Subtitles | هذه الطريق لا تذهب إلى أي مكان يا صاح، بل تقبع مكانها هنا |
Bu yol daha güvenli, o tarafa gidersen, Tangaballi'yi bulursun. | Open Subtitles | هذا هو الطريق الآمن من هذه الناحية ستجد تاناجابالي |
Neredeyse, dostum. Bu yol üzerinde ama hâlâ... | Open Subtitles | تقريباً، يا رجل، هذا هو الطريق لكنمازالعلينا.. |
Burada yetkili kimse, Bu yol açık olmak zorunda. | Open Subtitles | من في المسئولية ,هذا الطريقِ مَنْ الضَّرُوري أَنْ يُوضّحَ |
Çok kayalık. Bu yol daha iyi. | Open Subtitles | هذا طريق صخرى هذا الطريقِ أسهل |
Ama doğru bir yoldayım. Umarım Bu yol, bir gün beni bağışlamanı sağlar. | Open Subtitles | "ولكنّي على الطريق المستقيم الآن، وآمل يوماً ما، أنّ ذلك الطريق يكسبني عفوكِ" |
İşte bu orada yaptıklarımız. Test yolunu yaptığımız yeri görüyorsunuz ve sonrasında Bu yol tabii ki yıllarca hasar görmeden dayanacaktır. Bu uygulamalardan bildiğimiz bir şey. | TED | و هذا ما فعلناه هنا. يمكنكم أن تشاهدونا عند اختبار الطريق و بالتأكيد هذا الطريق سيظل لعدة سنوات بدون ضرر ، هذا ما تعلمناه من الممارسة |
- Bu yol Köker'e gider mi? | Open Subtitles | -هل يؤدي هذا الطريق إلى "كوكر"؟ |
Yürüdüğümüz Bu yol bazen uzak görünüyor olsa da daima yanında olacağım. | Open Subtitles | مع أن هذا الدرب يبدو بعيدا احياناَ سأكون دوما الى جانبكِ |
Ben bir şehre taşınıp hayatımı yaşamayı, ama Bu yol sevdiklerimi korumanın, tek yolu. | Open Subtitles | أود الرحيل لمدينـَة أعيش حـياتي لكـن هذه الطريقة الوحيدة |
- Pardon bayım,fakat Bu yol Justicia Sarayına gitmiyor - Tanrı aşkına ? Nereye götürüyorsunuz beni ? | Open Subtitles | اسف , سيدى , هذا ليس الطريق الى قصر العدل سيدى , باسم الرحمه الى اين تأخذنى ؟ |
Ama Bu yol, yanlış ellerde tehlikeli olabilir. | Open Subtitles | , لكن طريقة الإعادة قد تكون خطرة في الأيدي الخطأ |
Bu yol Jádszereda'ya mı gider? | Open Subtitles | أهذا هو الطريق الصحيح إلى "كوريا-يادوري"؟ |