Bunun olacağını sanmıyorum. Pek muhtemel değil. | TED | أنا لا أظن أن هذا سيحدث, إنه من غير المرجح. |
Bunun olacağını biliyordum. | Open Subtitles | عرفت أن هذا سيحدث ..وضعتك في هيئة المحلفين |
O peş para etmez kızla görüşmeye karar verdiğinde Bunun olacağını anlamalıydın. | Open Subtitles | حينما تقابل فتاة من طبقة دنيئة هكذا، يجب أن تتقوم حدوث هذا |
Bunun olacağını bana gösterdi ki, sonum onun gibi olmasın. | Open Subtitles | جعلتني أرى بأن هذا سيحدث حتى لا يكون مصيري كمصيرها |
Aşağıda bana fırlattığın bakıştan sonra Bunun olacağını tahmin etmedim. | Open Subtitles | يا ويلاه لم أعتقد ان هذا سيحدث بعد النظرة التي تلقيتها منك في الاسفل |
Şimdi de cephanemiz bitiyor. Bunun olacağını ona söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أوشكت الذخيرة علي الأنتهاء لقد أخبرته بأمكانية حدوث ذلك |
Bunun olacağını anlamalıydım. Elbette aileni bu işe dahil edeceksin. | Open Subtitles | كان علي معرفة أن هذا سيحصل بالطبع ستورطي والديكِ بهذا |
Her şey yolunda gider, Jerry bu iş daha da sarpa sarmadan dönerse Bunun olacağını sanmam. | Open Subtitles | اذا جرت الأمور على مايرام وأتى جيري من غير أن يكون مذعور لا أعتقد أن هذا سيحدث |
Bunun olacağını biz buraya gelmeden önce de biliyor muydun? | Open Subtitles | كنت تعرفين أن هذا سيحدث قبل نزولنا الى هنا؟ |
Bunun olacağını biliyordun, değil mi? Sana güvenmemi sağladın! | Open Subtitles | أنت كنت تعلم أن هذا سيحدث أنت جعلتنى أثق بك |
Bir noktada Bunun olacağını bilmeniz gerekirdi. | Open Subtitles | في مرحلة ما لابد أنكِ عرفتي أن هذا سيحدث |
Bizi buraya sen getirdin. Bunun olacağını biliyordun. | Open Subtitles | أنت من جاء بنا إلى هنا كنت تعلم أن هذا سيحدث |
Bunun olacağını bildiğimiz hâlde hiçbir şey yapmamaya devam edecek kadar sorumsuz olursak gerçek bir suç işlemiş oluruz. | Open Subtitles | سيكون هذا جريمه حقيقية إن لم نكن محل المسئولية إذا علمنا أن هذا سيحدث ونستمر في تجاهله |
Bin yıl önce, o köydeki biri Bunun olacağını öngörmüş. | Open Subtitles | منذ ألف سنة مضت,شخصاً ما في تلك القرية توقع حدوث هذا |
Ağzımdan çıktığı gibi Bunun olacağını biliyordum. | Open Subtitles | توقعت حدوث هذا حالما خرجت الكلمة من فاهي |
Çok üzgünüm, bebeğim. Bunun olacağını biliyordum. | Open Subtitles | آسفة جداً يا صغيرتي كنت أعرف بأن هذا سيحدث |
Sonunda Bunun olacağını söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرت مركز السيطرة على الأمراض بأن هذا سيحدث في نهاية المطاف |
Bunun olacağını ben doğmadan uzun süre önceden beri biliyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يعلمون ان هذا سيحدث منذ زمن بعيد قبل أن أولد |
Bu harika olurdu ama muhtemelen Bunun olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | سيكون ذلك خبراً رائعـاً لكن أستبعد حدوث ذلك |
Biriyle karşılaşana kadar Bunun olacağını düşünmezdim. | Open Subtitles | لم أعتقد أن هذا سيحصل أبدا حتى تتعرفي على شخص آخر |
St. Louis'den ayrılmadan önce Bunun olacağını biliyordun. | Open Subtitles | كنت تعــرف أنّ هذا سيحدث قبل أنْ تغادر سانـت لويس. |
Beşinci seni bana benzemen için yarattı. Bunun olacağını bilirdi. | Open Subtitles | خلقك العضو الخامس لكي تكون مثلي هو يعرف ان هذا سوف يحدث |
Bunun olacağını bilmiyordum. Kimse bana bundan bahsetmemişti. | Open Subtitles | لم أكن أعرف أن ذلك سيحدث لم يخبرني أحد أن ذلك سيحدث |
Biliyor musun, itiraf edeyim Bunun olacağını anlamamıştım. | Open Subtitles | أنت تعلم ، علي الإعتراف بأني لم أتوقع هذا |
İşi aceleye getirirse Bunun olacağını söylemiştim ona. - Yani, orayı mühürlediniz mi? | Open Subtitles | لقد أخبرتها بأن هذا سيحصل اذا أستعجلت العملية |
Kendimizi kandırmayalım. Günün birinde Bunun olacağını biliyorduk. | Open Subtitles | دعنا لانخدع أنفسنا، كلانا تنبأ بحصول هذا بأي يوم |
Bunun olacağını hesaplamıştır. | Open Subtitles | كان ليتوقع ذلك |
Bunun olacağını bilmiyordun, değil mi uzun boylu adam? | Open Subtitles | لم تتوقع هذه أليس كذلك، أيها الطويل؟ |
Bunun olacağını bilseydim, belki de ilk konaklama yerindeki daha harika olan Kum Ninjalarını kiralardım... | Open Subtitles | لو علمت ان هذا سيحصل لقمت من البداية باستئجار ساند نينجا |