"cehennem'" - Traduction Turc en Arabe

    • في الجحيم
        
    • بالجحيم
        
    • فى الجحيم
        
    • في الحجيم
        
    • في جهنم
        
    O kadar sıcak hissediyorumki, sanki her gün ölüyorum. Aynı Cehennem gibi. Open Subtitles أشعر بحرارة مرتفعة جداً، وكأنني أحتضر بل أشعر و كأنني في الجحيم
    Kişi uzun süre cehenneme bakarsa, Cehennem de ona bakar, değil mi Kaptan? Open Subtitles حينما يقوم شخص ما بالتحديق لوقت طويل في الجحيم تقوم الجحيم بالتحديق أيضاً
    Son birkaç günde Cehennem azabı çektin. Savannah ve Bridget'le. Open Subtitles لقد مررت بالجحيم في الايام الماضيه بسبب ماحصل لسفانا وبريدجيت
    Burası senin için Cehennem gibi olmalı. Open Subtitles لابد وأن هذا المكان أشبهُ لكَ بالجحيم هنا.
    Dört yıl Cehennem hayatı yaşadık ama şimdi en iyi takımız. Open Subtitles كنا فى السنوات الأربع الماضية فى الجحيم والأن نحن فرقة عالية
    Cehennem kapısının bekçisi olsam, daha az anahtar çevirirdim. Open Subtitles إن كان الإنسان بواباً فى الجحيم فسيكون مشغولا بفتح الباب
    Dünya'da ve Cehennem'de sevgili Beatrice'i bulmak için savaştım. Open Subtitles لقد حاربت فوق الأرض و في الحجيم كي أعثر على محبوبتي بياتريس
    Minik Jacob Harlow'a yaptığımız gibi o ki şu andan Cehennem ateşinde yanıyor. Open Subtitles الطريقة التي تعامل بها مع يعقوب هارلو من يحرق في جهنم ونحن نتكلم
    İyi, artık en azından niye şimdiden Cehennem'de olduğumu biliyorum. Open Subtitles حسناً , الان على الاقل عرفت لماذا انا في الجحيم
    Bir bakıyorsunuz ki elinizde birbirinden bağımsız hikayeler var. Bu hikayelerdeki olaylar bizim de başımıza gelmiş. ve hikayelerin sonu ya cennet ya da Cehennem ile sonuçlanıyor. TED وكل القصص الفردية التي قد يتم فيها الأحداث نفسها والنتيجة تضعك في الجحيم أو النعيم
    Bizi tekrar kandırırsan, çocuk çekeceğin acı Cehennem'de bile efsane olur! Open Subtitles اتجرينا الى الحفره مره اخرى ستكوني اسطوره في الجحيم الهديء
    O İngiliz ibne Cehennem ateşinde çürüsün! Open Subtitles هذا الإنكليزي الوغد سيحترق في الجحيم ــ ماذا حدث؟
    Orada yaşamak, benim için, nasıl bir Cehennem azabıydı, anlatamam. Open Subtitles كان الأمر أشبه بالعيش في الجحيم بالنسبة إلي.
    Ya Dr. Prince daha doğmamışları öldürdüğü için Cehennem ateşinde yandıysa? Open Subtitles إذا يحرق الدّكتور الأمير نار في الجحيم لقتله الغير مولودين؟
    Vaiz, keşke Cehennem'e gitseydim diyeceksin. Open Subtitles كل ذلك بإسم تحقيق العدالة ستتمنى لو أنك كُنت بالجحيم أيها القِس
    Bunu anlamak senin için biraz zor olacak fakat son zamanlarda Cehennem gibi geçiyor hayatım. Open Subtitles سيكون من الشاق عليكِ فهم ذلك الأمر ، لكن أنا كُنت أتواجد بالجحيم مُؤخراً
    O zamandan beri hayattım bir Cehennem oldu. Open Subtitles . و أصبحت حياتي أشبه بالجحيم من بعدها
    - Cehennem dibinden nasıl geri döndün ? Open Subtitles من اى ثقب اسود فى الجحيم عدت الى الحياه؟
    "Cehennem'i yönetmek,Cennet'e hizmet etmekten daha iyidir!" demişti. Open Subtitles من الأفضل أن تحكم فى الجحيم من ان تخدم فى السماء
    Etrafına bir bak, Nicky Zaten Cehennem'deyiz.Yeni Cehennem. Open Subtitles أنظر حولك, نيكى نحن فى الجحيم, الجحيم الجديد
    Sevgili Beatrice'imi bulmak için Cennet'ten Cehennem'e mücadele ettim. Open Subtitles لقد حاربت فوق الأرض و في الحجيم كي أعثر على محبوبتي بياتريس
    Cehennem'de çok katı kıyafet kuralları var. Open Subtitles هناك تشديد على طبيعة الملابس في الحجيم
    Aksi halde, yakında kaynayan bir dünyada, bir Cehennem çukurunda yaşayacağız. TED إن لم نفعل سوف نعيش قريباً في كوكب يغلي، حفرة في جهنم.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus