"düşmanınızı" - Traduction Turc en Arabe

    • عدوك
        
    • عدوّك
        
    • عدوكم
        
    • عدوكَ
        
    • أعدائكم
        
    Doğru yere geldiniz. düşmanınızı öldü bilin. Open Subtitles لقد جئت للمكان المناسب . إعتبر عدوك في عداد الموتى
    " Bu kart düşmanınızı size yollar yani onu kendi ellerinizle parçalayabilirsiniz. " Open Subtitles هذه البطاقـة تنقل عدوك إليك حتى تستطيع أن تدمره شخصيـاً
    Eğer düşmanınızı telefonda tutabilirseniz, size yeni imkanlar doğar. Open Subtitles إن تمكنت من جعل عدوك على الهاتف، فهذا سيفتح إحتمالات جديدة
    Sevgilinizi veya düşmanınızı tanıdığınızı sanmanız onları hiç tanımadığınızı kabul etmekten daha aldatıcı olabilir. TED الظن بأنك تعرف حبيبك أو عدوّك يمكن أن شعوراً أكثر غدراً من اعترافك بأنك لن تعرفهم أبداً
    düşmanınızı ürkütürseniz, bir daha kuvvet göstermeniz gerekmez. Open Subtitles تجعل عدوكم يصغر لن يكون عليك أن تضربه بشده مرة اخرى
    düşmanınızı tanımalısınız, Rahibe Clarice. Open Subtitles إعرفْ عدوكَ أخت كلاريس
    düşmanınızı hiçe saymayın. Geri gelecekler. Open Subtitles لا تهملوا أعدائكم لأنهم سوف يعودون
    Ama eğer sadece kendinizi tanıyor, düşmanınızı tanımıyorsanız her zafer için... Open Subtitles ولكن إذا كنت تعرف نفسك فقط، وليس عدوك ...مقابل كل إنتصار
    Askerleri, savaşı kazanmak için gereken silahları olmadan Vietnam'a yolladığınızda düşmanınızı küçümsemiştiniz. Open Subtitles عند إرسال جندي بدون سلاح لكسب الحرب، كنت نقلل عدوك.
    Zamana, düşmanınızı anlamak için onlardan daha güçlü olmak için zamana ihtiyacınız vardı. Open Subtitles احتجتَ لبعض الوقت وقت لتفهم عدوك لتصبح أقوى منهم
    St. Petersburg'da olsaydık omuz omuza olurduk, evet ama düşmanınızı birlikte avlardık. Open Subtitles إذا كان هذا سان بطرسبرج سنكون جنبا إلى جنب، نعم ولكن بعد ذلك نطارد عدوك معا
    düşmanınızı yanlış silahı seçmesi için kandırırsanız üstünlük size geçer. Open Subtitles "الذي سيحضرونه إلى المعركة؟". "اخدع عدوك لجلب السلاح الخاطئ" "وستكون لديك الأفضلية".
    Sizin düşmanınızı şaşırtmak için yalnızca bir şansınız vardır. Open Subtitles لديك فرصة واحدة فقط لتفاجئ عدوك
    Bir an gelir ki, düşmanınızı yok etmeniz gerekir. Open Subtitles ستأتي لحظة تضطر فيها لسحقِ عدوك.
    düşmanınızı geçitten geri yolladık. Open Subtitles أرسلنا عدوك من خلال المدخل
    düşmanınızı tanımalısınız, Rahibe Clarice. Open Subtitles اعرفِ عدوك , اخت كلاوس
    Ancak savaşta, kan kulaklarınıza vurduğunda ve düşmanınızı kovalarken bile, siz amacınıza ulaşmadan önce daha akıllı birinin çıkıp sizi durduracağı ümidi vardır. Open Subtitles لكن ، في الحرب حتى عندما يُغرق الدمّ آذانك , وتُطارد عدوّك فهناك أمل أنّ عقول راجحة عنك ستوقفك
    Ama başarılı bir Avcı olmak için, kendinizi ve düşmanınızı anlamalısınız. Open Subtitles ،لكيّ تكون صيّادًا ناجحًا .فلا بدّ أن تفهم عدوّك ونفسك
    Bu şekilde gülümsemenin üzgünlük, ağlamanın da mutluluk anlamına gelebileceğini biliyoruz, hissiz ve ifadesiz bir yüz ise düşmanınızı mağlup etmek için sinirle plan yapıyorsunuz demek olabilir. TED وهكذا نعرف كيف لابتسامةٍ أن تعني الحزن ولبكاءٍ أن يعني الفرح، ولوجهٍ جامد صارم أن يعني ربما أنّك تخطط غاضباً لزوال عدوّك.
    düşmanınızı içimde taşıdım. Open Subtitles أنا أحمل عدوكم داخلي
    düşmanınızı sevmelisiniz, Ajan Duram. Open Subtitles أحببْ عدوكَ الوكيل دورم
    Kendi düşmanınızı, kendi terörünüzü yaratıyorsunuz. Open Subtitles أنتم صنعتم أعدائكم و رعبكم بأيديكم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus