Gerçekten çok hünerlisin ama fikrimi kolay kolay değiştirmem. | Open Subtitles | أنت فى الحقيقه , رجل ذو موهبه عظيمه لكنى لا أغير رأيى بهذه السهوله |
Hayatımı değiştirmem lazım çünkü boğuluyorum, diyorum sen de bana, "Yumurtanı ye." diyorsun. | Open Subtitles | يجب أن أغير حياتي لأنني أختنق حتى الموت وكل ما تقولينه لي كل هذا البيض |
Biraz dinlenmesine izin vermeliyiz, ve benimde badajları değiştirmem gerekiyor. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ نتركها ترتاحُ بعض الشيء وعلي تغيير الضماد أيضا |
Yaşananları değiştirmem imkânsız ama bilmeni istiyorum ki seni seviyorum ve özür dilerim. | Open Subtitles | انا اعنى, اننى لا استطيع تغيير اى شىء قد حدث ولكننى اريدك ان تعلمى اننى اننى احبك, ولهذا انا اسف |
On polisi gebertene dek dövdüm, sonra stratejimi değiştirmem gerekti. | Open Subtitles | أبرحت 9 أو 10 منهم ضرباً وإضطررت لتغيير إستراتيجيتي كلياً |
Daireme dönüp, üstümü değiştirmem senin için sorun olur mu? | Open Subtitles | هل تمانع لو اننا رجعنا إلى شقتي كي اغير لابسي؟ |
Cidden çocuklar, burada Nba draftlarını yayınlayan kanala değiştirmem gereken on tane televizyon var, kaybolun. | Open Subtitles | حقّا، يا أولاد عليّ أن أغيّر محطّة 10 شاشات تلفاز إلى الجولة الرابعة من الدوريّ الأمريكي للمحترفين، لذلك ارحلوا |
Önemli değil. Her neyse, adımı yasal yoldan değiştirmem gerekti. | Open Subtitles | لا يهم، على أية حال كان لا بد أن أغير إسمي، وهذا ما قمت به قانونياً |
Ben bir sanatçıyım ve ticari Broadway seyircisinin hoşuna gitsin diye... oyunumun bir kelimesini bile değiştirmem! | Open Subtitles | إننى فنان و لن أغير كلمة فى مسرحيتى لإرضاء بعض جمهور برودواى التجارى |
Araba değiştirmem gerekiyordu Evet, anlıyorum | Open Subtitles | إضطررت أن أغير ملابسي في السيارة كانت سيارة أجرة لكن لم يكن بيدي حيلة |
Işıklar, tuzaklar var... kabuğumu değiştirmem gerekebilir. | Open Subtitles | توقفت هناك للحظة وواتتنى فكرة أنه هناك أضواء مفخخة فربما أحتاج أن أغير صدفتى |
Paranın yerini değiştirmem gerekiyordu. | Open Subtitles | . لذا علمت بأنّني يجب أن أغير مكانه ثانية |
Çok az kaynağım olduğunu anladıktan sonra hayat tarzımı değiştirmem gerektiğini fark ettim. | Open Subtitles | بعد معرفة قلة أملاكي أدركت أنه يجب تغيير أسلوب حياتي |
Ve adamların sana bakışını da değiştirmem olanaksız. | Open Subtitles | وأنا لا أستطيع تغيير شعور هؤلاء الرجال نحوك |
Sargılarını değiştirmem gerekiyor. Akşam yemeğinden sonra gelebilirsiniz. | Open Subtitles | عليّ تغيير تلك الضمادات، يمكنكم العودة بعد العشاء. |
Tanrı bana değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmem için huzur, ...değiştirebileceklerimi değiştirmem için cesaret ve aralarındaki farkı anlamam için akıl versin. | Open Subtitles | ربي أعطيني الصفاء , حتى أتقبل الأشياء التي لا أستطيع تغييرها , و الشجاعة لتغيير ما أستطيعه و الحكمة لمعرفة الفرق |
Bana 600$ borç verebileceğini umuyordum. Tamircim arabamın alternatörünü değiştirmem gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | كنت آمل أن تعطيني 600 دولار في الحال، أحتاج لتغيير منوب سيارتي. |
Ve aklıma gelen tek şey bunu değiştirmem gerektiği. | Open Subtitles | وكل ما افكر بة الآن هو أنه لا بد ان اغير هذا |
Rutinimi senin için değiştirmem bunu tehlikeye atar. | Open Subtitles | وأنا لا أغيّر روتيني من أجلك لأعرّض ذلك للخطر. |
Bu da Crewe'de peronları değiştirmem için bana sadece üç dakika bırakmıştı. | Open Subtitles | الذي تبقى أماميّ فقط 3 دقائق لأغير ."أرصفة محطة القطار في "كرو |
Tamam.Ama baştan üstümü değiştirmem lazım. | Open Subtitles | حسناً ، امهلني عدة دقائق .. يجب أن أبدل ملابسي |
Hadi çocuklar. Dışarı çıkın. Üstümü değiştirmem gerekiyor. | Open Subtitles | هيا أيها الرجال ، أخرجوا من هنا ، يجب على تبديل ملابسى |
Sanırım fikrinizi değiştirmem imkansız. | Open Subtitles | أفترض أنه ما من شئ يمكنني فعله لتغير رأيك |
Tabura geri dönüp şu emirleri değiştirmem gerek. | Open Subtitles | عليّ أن أعود إلى الكتيبة وأغير هذه الأوامر |
Şimdi müsaade ederseniz gidip oyundaki quarter backlerimden birisini değiştirmem gerek. | Open Subtitles | والآن إذا سمحتم لي يجبُ أن أقوم بتبديل أحد مهاجمي كرة القدم الخياليين |
- Tamam. Olay şu ki 40 saattir aynı kıyafetlerleyim ve gidip çabucak değiştirmem lazım. | Open Subtitles | حسناً، الأمر هو أنّني أرتدي الثياب نفسها منذ 40 ساعة لذا دعيني أغيرها بسرعة. |
Bunu sonsuza kadar yapamam. Artık birinin adını değiştirmem lazım. | Open Subtitles | لا أستطيع تكرار هذا إلى الأبد أريد أحدهما أن يبدل إسمه |
Bu akşam 8.30'da randevum var. Önce eve gidip üstümü değiştirmem gerekiyor. | Open Subtitles | لدى موعد اليوم فى الثامنة و النصف يجب أن أعود للبيت أولاً لأبدل ملابسى |