Siz nerede olduğu ve son 18 yıldır neler yaptığını öğrenmek için elinizden gelen bütün çabayı sarf edene kadar tatmin olmayacağım. | Open Subtitles | لن يشفى غليلي حتى تبذل قصارى جهدك لتكتشف أين هي وما كانت تفعله طوال الـ18 عاماً الماضية. |
Toz ve dumanın ötesini görmeye çalışırken, yaralılara yardım etmek için elinizden geleni yapıp yakındaki bir sığınağa doğru emekliyorsunuz. | TED | وبينما تجاهد لترى عبر الغبار والدخان، تفعل مافي وسعك لتساعد الجرحى لتزحف بعد ذلك إلى مخبأ قريب. |
Başarılı olamama ihtimaline karşın, siz elinizden geleni yapmaya devam edin. | Open Subtitles | استمر فى عمل ما يمكنك فعله فى حالة لو فشلت أنا |
Teamüle göre, bir araziyi işlediyseniz... uzun süre elinizde tuttuysanız... veya satın aldıysanız elinizden alınması zordur. | Open Subtitles | جرى العرف على أنه لو بذلت جهداً من أجل أرضك وراهنت عليها أو اشتريتها فإنه لا يمكن أن يسمح بانتزاعها منك بسهولة |
Siz çocuklar elinizden gelenin en iyisini yapın ben de elimden gelenin en iyisini yapacağım. | Open Subtitles | أنتم يا أطفال افعلوا ما بوسعكم وسأفعل أنا ما بوسعي. |
Lord'um, bugün krallığınız tamamen elinizden alınmış durumda. | Open Subtitles | مولاى هذا اليوم مملكتك بأكملها تُسلب من بين يديك |
Ve elinizden hiçbir şey gelmemişti. | Open Subtitles | ولم يكن هناك شيء تستطيعين فعله بشأن الأمر |
- elinizden geleni yaptınız. Bundan sonrası sadece polisi ilgilendirir. | Open Subtitles | لقد فعلتم كل ما في وسعكم هذه مسألة تخص الشرطة من الحين |
Bu rezil olayla ilgili boş dedikoduları engellemek için elinizden geleni yapın. | Open Subtitles | ابذل قصارى جهدكم لمنع القيل والقال .حول هذه الأعمال البائسة كلها |
O yüzden her ne yapmaya çalışıyorsanız durmayın, elinizden gelenin en iyisini yapın. | Open Subtitles | لذا أيّما تحاولين فتفضلي وآتني أفضل ما لديكِ |
Bir köpek yüzünden kovulmak istemem. Çılgın TV-Hitler'i Nihayet Kovuldu! - Siz elinizden geleni yaptınız. | Open Subtitles | انا متأكدة من انهم لن يفصلوني بسبب كلب اني اشعر بالاسف حقًا لقد حاولتي قصارى جهدك |
Şimdi, elinizden geleni yapmak için, derslerde görünmeniz gerekir, değil mi? | Open Subtitles | الآن، حول قصارى جهدك تحتاجين حضور الحصص، أليس كذلك؟ |
Eminim siz elinizden gelenin en iyisini yapmışsınızdır Kaptan. | Open Subtitles | أنا متأكد أنك بذلت جهدك يا,كابتــن |
Misafirlerimize münasip bir kahvaltı hazırlamak için elinizden geleni yapın. | Open Subtitles | قم بما في وسعك لتحضير إفطار جيد لضيوفنا. |
Evlat, elinizden geleni yaptınız şimdi çıkın ordan dışarı. | Open Subtitles | بني، لقد فعلت كل ما في وسعك لتخرج من هناك الان |
- Ne var? Eşinizle kendinizi toplamalısınız. elinizden gelecek en iyi şey bu olur. | Open Subtitles | يتعيّن أن تعتني بنفسك وبزوجتك، هذا أفضل ما يمكنك فعله الآن |
Oğlu aracı olduğu halde, siz elinizden gelen her şeyi yaptığınıza inanıyor musunuz ? | Open Subtitles | وتعتقد أن كل الجهود التي بذلت لتضمين الإبن في المفاوضة كوسيط ثالث؟ |
Evet, az önce adını söyledi. Bizi durdurmak için elinizden gelen her şeyi yapacağınızı da biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أيضاً أنكم ستفعلون كل ما بوسعكم لإيقافنا |
Sanırım elinizden bir ikisini almama izin vermeyeceksiniz. | Open Subtitles | لا أفترض أنك تريد ألتفكير في أخذي القليل من بين يديك ؟ |
Sizin için zor olduğunu biliyorum, elinizden geleni yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنا أعلم صعوبة ذلك عليك أنت تقومين بكل ما تستطيعين فعله |
elinizden gelenler kardiyotorakik kızı da kapsasa iyi olur. | Open Subtitles | كلّ ما في وسعكم ينبغي أن يتضمّن جرّاحتكم القلبيّة الوعائية |
...Kaçınılmaz bir gerçek vardır Kan ekseriya acıların çocuğudur her şeyin göz kırpıncaya kadar elinizden alınacağının şiddetli bir hatırlatıcısıdır. | Open Subtitles | هناكواقـعلا مفرمنه أنّذلكالدمّفيأغلب الأحيان يسبب الألم وتذكيرعنيفأنّأيشيء يمكن أن يُسلب منّا في لمح البصر |
elinizden hiç bir iş gelmiyor mu? | Open Subtitles | يا إلهي ألا تعرفي القيام بأي عمل؟ |
Birisi yeni arkadaşınızı elinizden almaya çalışıyorsa yalan söylemeniz gerekebilir. | Open Subtitles | فإذا حاول أحدهم سلبكم صديقكم الجديد فقد يتحتم عليكم أن تكذبوا |