Gözlerimizin gerçeği görmesini sağladığın için En azından bunu yapabilelim. | Open Subtitles | هذا أقل ما نقدمه لكَ وفاءً لفتح عيوننا على الحقيقة |
Benim gibi konuşamayan kurbanlara, En azından bunu borçluyum. | TED | هذا أقل ما أدين به لرفقائي من الناجين الذين لا يستطيعون. |
Neden olduğumuz bütün sorunlardan sonra En azından bunu yapalım dedik. | Open Subtitles | هذا أقل ما يمكننا فعله على كل المشاكل التى سببناها |
Adil bir duruşma istiyorum. Bana En azından bunu hak görün. | Open Subtitles | أطلب جلسة إستماع عادلة، إضمن لي هذا على الأقل |
En azından bunu bekliyorduk. | Open Subtitles | وعندما كنا نتوقع ذلك على الأقل |
Tanrı'nın cezası Cennete gittim! En azından bunu yapabildi. | Open Subtitles | العنةاذهبت حقا الى الجنة هذا اقل ما يمكن ان يعمل |
Benim için yaptıklarından sonra, En azından bunu yapabileyim. | Open Subtitles | بالإضافة إلى كل ما فعلتة لي هذا أقل ما يمكنني فعله |
Üzgünüm Oren, buna söz veremem. En azından bunu yaparız. | Open Subtitles | أنا آسف يا أوين ، لا يمكننى أن أعد بهذا سيكون هذا أقل ما يمكننا فعله |
Dert etme, evlat. En azından bunu yapabilirim. | Open Subtitles | لا تقلق بخصوص هذا يا صغيرى هذا أقل ما يمكننى فعله |
Geçen günden sonra En azından bunu yapabilirim. | Open Subtitles | هذا أقل ما أستطيع عمله بعد الليلة الماضية |
En azından bunu yapabildim. daha iyi hissetmene sevindim. | Open Subtitles | هذا أقل ما يمكنني أن أفعله أنا سعيدة أنك تتحسنين |
Kısa süre önceki beni öldürme girişimi'nden sonra En azından bunu yapabilirsin. | Open Subtitles | , هذا أقل ما يمكنك أن تفعله فأنت قد حاولت قتلي من مدة ليست طويلة |
Tüm bunlar bittiği zaman En azından bunu yapmaya yardım edeceğine söz ver. | Open Subtitles | عدنى أنه عندما ينتهى كل شىء سوف تساعد على أن يحدث هذا على الأقل |
Bilemiyorum ama En azından bunu öğrenmeye çalışmalıyız. | Open Subtitles | ليس لدي الاجابة ولكن لابد أن نحاول أن نعرف هذا على الأقل |
En azından bunu yapabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك فعل ذلك على الأقل. |
En azından bunu hak ediyorlar. | Open Subtitles | فهم يستحقون ذلك على الأقل |
Hayatımın üç yılını çaldıkları için En azından bunu yapabilirler. | Open Subtitles | هذا اقل ما قد يفعلونه لي لسرقة ثلاثة سنوات من حياتي |
Bize karşı o kadar iyiydiniz ki En azından bunu yapalım istedik. | Open Subtitles | هذا اقل ما يمكننا فعلة لأنكم كنتم رائعون معنا |
- Yardımın karşılığında En azından bunu yapabilirim. - Yani daha fazlasını da yapar mısın? | Open Subtitles | هذا أقلّ ما يمكنني فعله هل تقصد أن بإمكانك فعل المزيد؟ |
En azından bunu çocuklar açısından değerlendir. | Open Subtitles | على الأقل فكري بالموضوع من أجل مصلحة الأطفال |
En azından bunu yapmama izin ver. | Open Subtitles | دعيني أقوم بذلك على الأقل |
Hakaretlerine katlandıktan sonra benim için En azından bunu yap. | Open Subtitles | هذا أقل شيء تستطيع فعله بعد أن تحملت إهاناتك |
En azından bunu yapabilirim. Sizi ayıran da bendim zaten. | Open Subtitles | هذا أقل مايمكنني أن أقوم به أنا التي قمتُ بفصلكم |
Gerçekten, yaşadığın bunca şeyden sonra En azından bunu yapayım. | Open Subtitles | حقاً ، بعد كل ماخضتهُ هذا اقل مايمكنني فعله |
Sen benim hayatımı kurtardın. Gerçek anlamda. En azından bunu yapayım dedim. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتي حرفياً وهذا أقل ما يمكنني فعله |
İkinci bir şans vermen için En azından bunu yapabilirim. | Open Subtitles | هذا هو أقل ما يمكنني فعله لإعطائي فرصة أخري |
En azından bunu yapayım, Daphne. | Open Subtitles | دافن، هو أقلّ أنا يُمْكِنُ أَنْ أعْمَلُ، يَعتقدُني. |
Bu... En azından bunu yapayım. | Open Subtitles | إنه... إنه أقل مايمكنني فعله |
En azından bunu bir saniye de olsa önemsiyebilirsin. | Open Subtitles | .. أقل ما كان يمكنك فعله أن تقدريّه لثانيّة واحده |