Haydi, yıldırım fırtınası bu. Hayatının bir kül tablasında sona ermesini mi istiyorsun? | Open Subtitles | بالله عليكِ إنها عاصفة كهربائية، هل تريدين أن تصفي ذهنكِ في منفضة سجائر؟ |
Aka doğduğu zaman üç gün üç gece kar fırtınası olmuştu. | Open Subtitles | عندما ولدت اكا كان لدينا عاصفة ثلجية لمدة ثلاثة أيام وليال |
Bugün büyük bir kar fırtınası olacak gibi görünüyor. Herkese söyleyin mola versinler. | Open Subtitles | ،يبدو بان عاصفة ثلجية كبيرة قادمة أرجوك اخبر الجميع بأن يأخذوا استراحة الآن |
O kum fırtınası gelip gidecek ve gittiğinde fırsatı kaçırmış olacağız. | Open Subtitles | تلك العاصفة الرملية ستأتي وتذهب وبمجرد أن تذهب، نكون فقدنا فرصتنا |
1998'deki buz fırtınası. | TED | إنها العاصفة الثلجية التي حدثت عام 1998. |
Ama işi sağlama almak için bir buz fırtınası neden yollamayayım? | Open Subtitles | ولكن لم لا أرسل إليه عاصفة ثلجية حتى أتأكد من موته |
Rüzgarların karaya ulaşmadan önce büyük ölçüde dağılması bekleniyor ancak bu hala oldukça büyük bir kış fırtınası olabilir. | Open Subtitles | من المتوقع من الرياح بأن تعصف إلى حد كبير قبل أن تصل إلى اليابسة هذه ستكون عاصفة شتائية كبيرة |
Dolayısıyla ben bu konuşmalara size bir beyin fırtınası tanıtarak başlarım. | TED | لذا، أفضّل بدء هذه المحادثة من خلال عرض "عاصفة دماغيّة" لكم. |
Ateş fırtınası cereyan yapıyordu sanki. En korkuncu oydu. | Open Subtitles | أن مشهد إندفاعهم نحو عاصفة النار بهذا الشكل كان مشهداً مروعاً |
Ama dahası da var, Kötülük fırtınası Hazretlerim. | Open Subtitles | لكنها تنطوي على ما هو أكثر من ذلك، يا جلالة عاصفة الشر. |
New York'ta bir kar fırtınası. Göz gözü görmüyor. | Open Subtitles | كانت هناك عاصفة ثلجية تسبب العمى هنا في مدينة نيويورك |
Büyük bir kar fırtınası öngörülüyor. | Open Subtitles | تفيد مصلحة الأرصاد الجوية بهبوب عاصفة ثلجية كبيرة. |
Büyük bir kar fırtınası öngörülüyor. | Open Subtitles | تفيد مصلحة الأرصاد الجوية بهبوب عاصفة ثلجية كبيرة. |
Büyük bir kar fırtınası öngörülüyor. | Open Subtitles | تفيد مصلحة الأرصاد الجوية بهبوب عاصفة ثلجية كبيرة. |
Büyük bir kar fırtınası öngörülüyor. | Open Subtitles | تفيد مصلحة الأرصاد الجوية بهبوب عاصفة ثلجية كبيرة. |
Belki de kar fırtınası gelmez. | Open Subtitles | لعلها العاصفة الثلجية التي توقعنا عدم هبوبها. |
Belki de gelmeyecek olan kar fırtınası. | Open Subtitles | لعلها العاصفة الثلجية التي توقعنا عدم هبوبها. |
Hava raporuna göre yolculuk için, Kutup fırtınası başlamadan önce 3 gün hava uygun olacakmış. | Open Subtitles | خدمة الطقس القومي أعطتنا ثلاث أيام لنذهب و نرجع قبل العاصفة القادمة أحضري قفازات اليدين |
Ve bu alay fırtınası sırasında, önerge unutulup gitmişti. | Open Subtitles | وفى عاصفه من المشاحنات تم الأقتراع على مذكرة سحب الثقه |
Tipi ve kar fırtınası başladığında, planladığımız gibi devam edeceğiz. | Open Subtitles | عندما تهب العواصف الثلجية سنتابع طريقنا مثل الخطة |
Ardından, bir kaç ay sonra, Katrina fırtınası Amerikan kıyılarını vurdu. | TED | بعد ذلك، شهور قليلة لاحقاً، ضرب إعصار كاترينا جزء من أمريكا. |
Bir kış fırtınası veya Dünyalı saldırısı durumunda işimize yaramaz. | Open Subtitles | لا نحتاج ذلك لعاصفة الشتاء أو لحمايتنا من هجوم الأرضيين |
"Yüzyılın fırtınası" denen şey New England'da artık tarih oldu. | Open Subtitles | ما يدعى بعاصفة القرن تؤرخ في نيو انجلند الان انهم يحفرون في كل مكان |
Erken kış fırtınası onları hazırlıksız yakaladı ve su giderek donuyor. | Open Subtitles | عاصفةٌ شتوية مبكرة تأخذهم على حين غرّة والجليد يدنو منهم |
Blaze'i oraya sokma teknikleriyle ilgili beyin fırtınası yaparak başlayalım. | Open Subtitles | -إذاً لنبدأ بعصفِ أذهاننا ببعضٍ من التقنياتِ -التي تحفزُ "بليز" على البدأ |
Chazz Michael Michaels buzla beslenen bir seks fırtınası. | Open Subtitles | تشاز مايكل مايكلز الاعصار الجنسي الملتهم للجليد |
Dolu fırtınası Kanada'yı süpürüyor. | Open Subtitles | العاصفه الثلجيه تجتاح كندا وتدمر المحاصيل. |
Yakaladık gitti! Ya da, pekala, biraz beyin fırtınası yapıyorum. | Open Subtitles | أو , حسنا , أنا مجرد شخص يطرح الأفكار هنا |
"Daha önce dünyada hiç eşi görülmemiş bir kan fırtınası gelecek ve susuzluğumuzu dindirecek." | Open Subtitles | وعاصفة من الدماء ستاتي على عكس أي شي رأه العالم وسوف يرضي عطشنى وينهيه |
Bizi izlemeye yeni başladıysanız, üç güçlü köpsırga fırtınası Birleşik Devletleri kasıp kavuruyor. | Open Subtitles | حسنا، إذا كنت مجرد الانضمام إلينا، ثلاث عواصف قوية لقد اجتاح الولايات المتحدة. |
Bak, kimseye borçlu falan değilsin ama şu an dışarıda kar fırtınası var. | Open Subtitles | حسنٌ, اسمعي. أنتٍ لا تدينين لأحدٍ بشيء، لكن ثمة عاصفةً ثلجية في الخارج، |