"gördüğümde" - Traduction Turc en Arabe

    • رأيت
        
    • رأيته
        
    • رأيتها
        
    • أراه
        
    • رأيتُ
        
    • رأيتكِ
        
    • أراها
        
    • رايتك
        
    • شاهدت
        
    • رأيتهم
        
    • رايت
        
    • عندما رأيتك
        
    • رأيتكَ
        
    • رايته
        
    • ورأيت
        
    Bu grafiği gördüğümde, bu durumu eşitlemenin bir yolu olduğunu biliyordum. TED عندما رأيت ذلك الرسم البياني، علمت ان هناك وسيلة لتطوير التنافس.
    Saçındaki ilk beyazı gördüğümde ev işini daha neşeli yapmıştım. Open Subtitles عندما رأيت أول شعرة بيضاء لديه, قمت بالأعمال المنزلية بسعادة
    Çünkü onu son gördüğümde zaman yolculuğuyla ilgili bir şey bilip bilmediğimi sormuştu. Open Subtitles لأنني آخر مرة رأيته سَألني لو كنتُ أعرفُ شيئا عن السّفر عبر الزمن
    Onu son gördüğümde bir seks şovu yapıyordu. - Hadi. Open Subtitles انها ساقطه , في اخر وقت رأيتها تقوم باستعراض جنسي
    Bir katili gördüğümde tanıyacak kadar çok sayıda katille röportaj yaptım. Open Subtitles لقد حاورت ما يكفي من القتلة لكي أميز واحداً عندما أراه
    Gazetede ilanını gördüğümde zamanla jandarmaların geleceğini biliyordum. Open Subtitles عندما رأيتُ إعلانك في الورقة عرفتُ أنّ بمرور الوقت الجندرمة سيأتون لا تقلقي
    - Kızılderili çocuğun üstünde şu birlik pantolonunu gördüğümde şüphelenmiştim. Open Subtitles خمنت ذلك عندما رأيت تلك السروال الاتحادي على الصبي الهندي
    Siyah arabayı gördüğümde korkmuştum Jean olabilirdi, bu yüzden George'un evine gittim. Open Subtitles عندما رأيت هذه السيارة السوداء خفت أن يكون جان، ولهذا ذهبت لجورج
    Mr Darcy'i ilk gördüğümde sadece dört kere dans ettiği bir balo salonundaydık. Open Subtitles أول مرة رأيت السيد دارسى كانت فى حفلة راقصة,حيث رقص 4 رقصات فقط
    Herşeyin yere düştüğünü gördüm. Onu gördüğümde bir Chevy Astro kullanıyordu. Open Subtitles لقد رأيت كل شيء لقد كان شيفي أسترو ، رأيته يقود
    O ajanları yolladığını gördüğümde, çılgına döndüm. Doğru yapmadığımı biliyorum. Open Subtitles و عندما رأيت كل أولئك العملاء، جننت، لاني لم اصدق
    Bana gösterdiğin her şey kafamda çok yeniydi ve bu adamı gördüğümde... Open Subtitles أتذكر كل ما قلته لي عن الآلة لكن عندما رأيت هذا الشخص
    Onu son gördüğümde sanki bir şeyler vardı, bilirsin işte. Open Subtitles آخر مرة رأيته فيها، كان هناك هذا النوع من، تعرفي
    Biliyor musun? Onu sonraki gece gördüğümde aramızdaki bağ kemikleşmiş gibiydi. Open Subtitles أتعرف حين رأيته الليلة التالية ، كان مثل رابطة تكونت بيننا
    Bilmiyorum. Karımı en sn gördüğümde bu adamın aracına binmişti. Open Subtitles لا أعرف، آخر مرة رأيتها كانت مع الرجل، في الشاحنة
    Geçen hafta onu gördüğümde, çok garip bakıyordu ve bana hayatın ne kadar kısa olduğunu bilip bilmedğimi soruyordu.. Open Subtitles ،حين رأيتها فى الأسبوع الماضى كانت تتطلّع إلىّ بطريقة هزليّة تطلب منى إنْ كنتُ أعلم مدى قِصر حياة المرء
    Onu hoplarken her gördüğümde., onun gerçekten çok güçlü olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles كل مرة أراه يقفز في الجوار، أفكر فقط، هذه قوة حقيقية.
    Anahtarları üstünde bir polis arabası gördüğümde, çalmak zorunda hissederim. Open Subtitles رأيتُ سيارة شرطة وبداخلها مفتاح وكان عليّ سرقتها
    Seni son kez bu kadar keyifli gördüğümde, sırtüstü yatıyordun. Open Subtitles في آخر مرة رأيتكِ في الحمام، كنتِ مُستلقية على ظهرك.
    Ve hayır, ben tüm bunların nasıl işlediğini bilmiyorum, ama belli ki bunlardan birini gördüğümde bir gizli mesaj olduğunu anlıyorum. TED و لا، لا أعرف كيف يعمل هذا في المخطط المحير للأشياء، ولكن من الواضح، وأنا أعرف الرسالة المشفرة عندما أراها.
    Sizi ilk gördüğümde nefesim kesilmişti ve hâlâ da geri gelmedi. Open Subtitles عندما رايتك اول مرة أخذت انفاسى بعيدا ولم تعد من بعدها
    Ben gördüğümde neredeyse koltuğumdan düşüyordum. TED كنت على وشك الوقوع من على أريكتي عندما شاهدت هذا.
    Beni aradıklarında, anladım ki, onları gördüğümde, ölmek üzere veya ölmüşlerdi. Open Subtitles عندما تلقّيت المكالمة ، أدركت عندما رأيتهم كانوا موتى أو يحتضرون
    Bana doğru o aptal gülümsemesiyle gelenin Cutter olmadığını biliyorum çünkü onu bir daha gördüğümde onu öldüreceğime yemin etmiştim. Open Subtitles اعرف انه ليس كاتر الذي يقبل علي بهذه الابتسامة البلهاء لانني اقسمت انني اذا رايت هذا القذر الملعون النكرة اخي
    Seni ilk gördüğümde "Bu bir çocuk, savaşçı değil" dedim. Open Subtitles عندما رأيتك في المرة الأولى إعتقدت أنّك ولد ليس محارب
    Seni son gördüğümde arabamla gitmiştin. Polis çağırmadan defol git. Open Subtitles آخر مرة رأيتكَ فيها كنت هاربآ بسيارتي فغرب عن وجهي قبل ان اتصل بشرطه
    Son gördüğümde, donmuş bir gölün dibinde alkol tedavisine girmişti. Open Subtitles اخر مره رايته كان يتلقى العلاج فى قاع بحيره متجمده
    Kasabadaki o küçük sanat galerisine girip anneni ilk gördüğümde... Open Subtitles حين دخلت ذلك المعرض الفني بالقرية ورأيت أمك لأول مرة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus