Komik. Büyücü sonunda sana güçlerini verdi... Ama nasıl kullanacağını anlatmayı unuttu. | Open Subtitles | مسلي، الساحر أعطاك قواك أخيراً لكنه نسي أن يقول لك كيف تستعملها |
Grandmaster Flash tişörtün büyülü güçlerini kaybedecek ve all-star takımında başarısız mı olacaksın? | Open Subtitles | قميصك الذكي إذا سيفقدك قدراتك إن لم ترتده؟ ولن تستطيع اللعب في الفريق؟ |
Gelin, gözümüzün önünde saklanan sahteciliğin karanlık güçlerini ortaya çıkaralım. | TED | فلنلقِ الضوء على قوى التزوير المظلمة المختفية عن مرأى النظر. |
İnsan biçimini almak ve kendisi ile eşinin geleceğini iyileştirmek için güçlerini kullanmıştı. | TED | وقد استعملت قواها لتصبح على هيئة البشر ولتقوم بتحسين معيشتها هي وزوجها. |
Deneklerin beyinlerine elektrik akımı vererek medyumluk güçlerini yükseltmeye çalıştılar. | Open Subtitles | أرادوا زيادة قوة الوسيط من خلال توليد تيار كهربائي بعقله |
Phoebe, güçlerini kullanmaman Gerekirdi, anlaşmıştık. | Open Subtitles | فيبي, لايمكن أن تستخدمي قواكِ, لقد اتفقنا على ذلك |
Will, güçlerini iyilik yapmak için kullanmalısın. | Open Subtitles | حسناً , أنت من المفترض أستخدام قوتك للأفضل |
Artık güçlerini kullanmadığını söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك لم تَعُد تستخدم قواك بعد الآن |
Hayır, tavsiye güçlerini gelen, sizin kalpten gelir değil. | Open Subtitles | لا ، عمود نصائحك يأتي من قلبك و ليس من قواك |
Seni güçlerini kaybetti için suçlu hissetmek zorunda istemiyordu. | Open Subtitles | لم ترد أن تجعلك تشعرين بالسوء لفقدانك قواك |
Kılıç aracılığıyla güçlerini kendime yönlendirip dünyalar arası... geçit açabileceğimi düşündüm. | Open Subtitles | ظننت أنّي أستطيع توجيه قدراتك عبر السيف لفتح بوّابة بين العوالم |
Peki, neden bu dikkate değer güçlerini bana bir bira vererek, geleceğim konusunda aydınlatmak için kullanmıyorsun? | Open Subtitles | حسناً لما لا تقوم باستخدام قدراتك في المُلاحظة و تخبرني ما الّذي تخبّأه ليَ الأيّام؟ |
Güvenlik güçlerini disiplin aracı olarak görmek kötü bir fikir bunun farkında mısınız? | Open Subtitles | اتدركينَ ان إستخدام قوى القانون كأداةٍ تأديبية ، هي فكرة سيئة ، صحيح؟ |
Onun güçlerini mecbur kalmadıkça kullanmadım. | Open Subtitles | أنا لم أستخدم قواها إلا إذا اضطررت إلى ذلك |
Bütün teşkilatlar ve polisler güçlerini bize karşı birleştirdi yine de biz kazandık. | Open Subtitles | كل وكالة، كل قوة الشرطة تأتي بقوتها ضدنا و لحد ألان نحن ننتصر |
lütfen bana güçlerini kullanmadığını söyle. | Open Subtitles | أرجوكِ, قولي بأنكِ لم تستعملي قواكِ السحرية |
çünkü güçlerini kontrol edemiyorsun. Hayırr! | Open Subtitles | لقد قتلت الرجل الذي تحبيه لأنك لم تتمكن من السيطرة على قوتك |
Ona güçlerini burası verdi... ama biz de güçlerimizi buradan aldık. | Open Subtitles | أسمعوا, هذا المكان منحه كل قوته لكنه منحنا كل قوتنا أيضاً |
Yani bu hikayeler, gelecek yüzyılların sosyal ve teknolojik güçlerini etkileyebilir. | TED | وهذا يعني أن هذه القصص يمكنها بالفعل أن تؤثر على القوى الاجتماعية والتِكنولوجية لقرونٍ في المستقبل. |
Bizi buraya getirerek bir ölümlü oldu. Aynı senin gibi o da güçlerini feda etti. | Open Subtitles | بقيادته لنا آدمياً هو الآخر مثلك تماماً وضحى بكل قدراته |
Eski masallar Thor'un bizi savunmak... ..için güçlerini yerleştirdiği... ..bir salondan bahseder. | Open Subtitles | القدماء دائما أخبرونا عن تلك القاعة . . التى وضع بها ثور كل القوة التى يساعدنا بها . لكى يدافع عنا و يحمينا.. |
Bu kendi güçlerini bile kavrayamamış biri için sert sözler. | Open Subtitles | هذه كلمات قوية بالنسبة إلى رجل لا يستطيع تحديد قواه |
Güvenlik güçlerini senin oldugun yere dogru getirebilecegi gerçegini aklindan çikarma. | Open Subtitles | لا تتجاهلي احتمال أنّه يوجّه قوات أمنية إلى مكان تواجدك الآن |
Bakın söz veremem ama rahiplerin güçlerini etkisizleştiren bir makine geliştirdik. | Open Subtitles | اسمع.. لن أعدك بشيء.. لكننا طوّرنا آلة تشلّ قدرات الرهبان |
Henüz güçlerini tam olarak anlayamadılar. | Open Subtitles | إنهم حتى لايعرفون قدراتهم الكاملة وكم هي مثيرة للبهجة |