Ama herşeyi yapmakta özgür değilsiniz, çünkü sonucun garantisi yok. | Open Subtitles | ماعدا أنه لا يوجد أحد حر لأنه لا توجد ضمانات |
Ve ödesem bile, garantisi yok Ama bu senin tek seçeneğin. | Open Subtitles | . ورغم ذلك , ليس هناك ضمانات . لكنة خيارك الوحيد |
Hayır, hayır, hayır. Kendini kontrol altında tutabileceğinin garantisi yoktur. Anlıyor musun? | Open Subtitles | لا، لا، لا ، لا يوجدّ ضمانة لإمكانيّة تحكمكِ بنفسكِ ، مفهوم؟ |
Yani kendi hayatlarımız içinde devamlılık garantisi veren bir sisteme sahibiz.Ben buna günden güne yaşadığımız | TED | لذلك لدينا نظام مدمج داخل حياتنا يضمن شيئا من الاستمرارية. |
Yalnız başınıza ya da başarılı olacağınızın garantisi olmayan ama insan sağlığını iyileştirebilecek ve hayat kurtarabilecek bir işte mi çalıştınız? | TED | هل كان العمل وحيداً؟ أم كان العمل على مشروع غير مضمون النجاح، لكنه قد يحسن صحة الإنسان أو ينقذ حياته؟ |
O kamera ikinci el değil ve eminim garantisi vardır. Seni yine kandırdı. - Kontrol edebiliriz. | Open Subtitles | . إشتراه جديد مع الضمان . لقد تمكن منكِ مرة أخرى |
Çok üzgünüm. Eminim o da açıklamıştır. Bunun garantisi yok. | Open Subtitles | اسفة ، اتمنى بانها قد شرحت بانه لا توجد ضمانات |
Gençler, kendilerini yetiştiren insanların gözlerine baktıklarında onları tekrar canlı göreceklerinin bir garantisi yoktu. | TED | وبمجرد أن نظروا في أعين هؤلاء الذين ربوهم، علموا أنه لا ضمانات على أنهم قد يرونهم أحياء مرة أخرى. |
Şirket bunun daha büyük bir şeye dönüşebileceğini söyledi ama garantisi yoktu. | TED | أخبرتها الشركة أن هناك احتمالية أن يتحول الأمر إلى أكثر من ذلك، ولكن لا ضمانات. |
CA: Tamam, bunlar tahmini sayılar, ücret garantisi yok. | TED | كريس: حسناً، إذاً فهذه أرقام مقترحة، لا توجد ضمانات للتسعيرة |
Gerektiği kadar yapacağız. garantisi yok, ama yardımcı olmalı. | Open Subtitles | سنكرر هذا عدة مرات كلما تطلب الأمر لا ضمانات ، لكنه يساعد نوعا |
Ama bulabilse bile, sizi doğru noktaya yönlendireceğinin garantisi yok. | Open Subtitles | ولكن لو فعل، لا توجد ضمانة أنها ستوجهك للاتجاه المباشر |
Açıkçası, bunun istediğine ulaşma ve gelişme dönemi olacağının bir garantisi yok. Bir kısmı şans meselesi. | TED | في الحقيقة لا يوجد ضمانة بأن تكون تلك المرحلة مرحلة ازدهار وانماء وعطاء فبعضه حظ |
BHÇ'nin bulacağı şeyin garantisi. | TED | هذا فى الأساس ضمانة لما سوف يجده مصادم الجسيمات العملاق. |
Arada sırada elmaya da isabet ettiriyor ama elindeki titremeyle hedefi vurabileceğinin garantisi yok. | TED | وتمكن أحيانًا من إصابة التفاحة ولكن مع رعشة يده، لا شيء يضمن له إصابة الهدف. |
Açık tabut cenaze töreni garantisi verir, aksi taktirde bir sonraki bedava. | Open Subtitles | جيد جدا، فإنه يضمن لكم نعش مفتوح والميت القادم سيكون مجانا دين! |
Diyetleriyle ünlü Camp Palisades bölgesi, zayıf bir vücut garantisi veriyor. | Open Subtitles | في مخيم باليسيد، طعام حميتنا مضمون على ان يجعلك نحيف |
Bana bombaların yerini söyleyeceğinin garantisi nedir? | Open Subtitles | ماهو الضمان على أنك ستخبرنا بمكان القنابل؟ |
Dinliyorum, ama sözlerinizin beni sizi cezalandırmaktan alıkoyacağının garantisi yok. | Open Subtitles | أستمع،لكني لا أضمن ان كلماتك ستقنعني بعدم معاقبتك |
Buradan güvenli bir şekilde çıkacağımızın ve gidebileceğimizin garantisi verilmeden olmaz. | Open Subtitles | ليس قبل أن تمنحني وسيلة إنتقال مضمونة آمنة لنخرج بنا من هنا |
Onun kurtulacağının garantisi yok. Hâlâ çok hasta. | Open Subtitles | لا نضمن أن تنجو من هذا إنها لا تزال مريضة جداً |
Güvenlik garantisi verebilir misin? | Open Subtitles | أيمكنك أن تضمن لى الحد الأدنى من الأمن ؟ |
Pekâla. Sırf geçen sene takımda olduğunuz için bu sene de takım olacağınızın bir garantisi yok. Anlaşıldı mı? | Open Subtitles | تذكـّروا أنه ليس كونكم كنتم بالفريق العام الماضي سيضمن لكم مكان هذا العام ، أهذا واضح ؟ |
Bununla beraber,insanların başarısının garantisi dinlerine dayanmaz. | Open Subtitles | إلى جانب ذلك .. دين الشخص ليس ضماناً للنجاح |
Peki, onun ön kapıdan geleceğinin garantisi nedir? | Open Subtitles | إذاً، ما الضمانات بأنه سيأتي من الباب الأمامي؟ |
Ama İngiliz denetçiler Amerika'dan finans garantisi istediler. | Open Subtitles | و لكن المنظمون البريطانيون طالبوا بضمان مالى من حكومة الولايات المتحدة |
Plan ne kadar iyi olursa olsun, başarı garantisi yok. | Open Subtitles | و لكن مازال ليس هناك ضمان مهما كانت جودة الخطة |
Altıda bir, ayrıca 10 gün içinde sondaja başlama garantisi veriyorum. | Open Subtitles | سدس، بالإضافة لضمان ببدء التنقيب خلال 10 أيّام |