| Buraya bir adli tabip gelene kadar tuvaletler kapalı kalıyor. | Open Subtitles | غرف الإستراحة تظل مغلقة حتى يصل طبيب شرعي إلى هنا |
| Burada kalacağız ve biri gelene kadar dayanacağız, tamam mı? | Open Subtitles | . سنظل هنا ننتظر حتى يأتي شخصً ما حسناً ؟ |
| Yol ayrımına gelene kadar bu yoldan devam etmen gerekiyor. İşte. | Open Subtitles | عليك اتباع هذا الطريق حتى تصل إلى نقطة التقاء طرقين، نعم |
| Yeni Yüce öldüğünde yenisi gelene kadar otuz yıl boyunca dinç kalacağım. | Open Subtitles | حين تموت السامية الجديدة سأحظى بـ30 عاماً من الحيوية حتى تأتي الأخرى |
| ve yavaşlamaya başlarsınız, 19 yaşınızda koştuğunuz hıza geri gelene kadar. | TED | وسوف تغدو ابطأ .. وابطأ حتى تعود الى نفس سرعتك في عمر 19 |
| Adamlara söyle, yardım gelene kadar mataralarındaki su, son suları olacak. | Open Subtitles | أخبر الرجال أن الماء الذي في حوزتهم يجب أن يكفيهم حتى وصول التعزيزات |
| Peki, kankalarım gelene kadar... hiçbiriniz kıpırdamayın. | Open Subtitles | حسناً, لا أحد منكم يتحرك أيها الصغار حتى يعود شركائى الأثنان |
| Düzenli birlikler gelene kadar bilgi toplayabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا جمع المعلومات حتى يصل الجُنود النظاميون |
| Asa ona gelene kadar onu Tuatha'dan korumanız lazım. | Open Subtitles | إنني أحتاجكم لتحمونه من، تواثا حتى يصل الصولجان إليه |
| Mesela yelkovan 12'ye gelene kadar nefesimi tutmak sadece iyi şans getirsin diye. | Open Subtitles | مثل حبس أنفاسك حتى يصل عقرب الساعة الثاني لـ12؟ فقط من أجل الحظ السعيد؟ |
| Kendimi gündüz personeli mesaiye gelene kadar... odama kilitleyecem, tamam mı? | Open Subtitles | سوف أحبس نفسي في غرفتي حتى يأتي طاقم الصباح ، حسن؟ |
| General Kenobi takviye birlikleriyle gelene kadar burada kalacağız, Yüzbaşı. | Open Subtitles | أيها القائد ، سنبقى هنا حتى يأتي الجنرال كينوبي بالدعم |
| Elliott sen eve gelene kadar uyumayacağım benim için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | ايليوت لن انام حتى تصل الى المنزل لا عليك ان تقلق بشأني |
| Kutuyu bir kopya makinesine koyup istediğim boyuta gelene kadar büyüttüm. | TED | فقط وضعت العلبة فى الة التصوير وظللت أكبرها حتى تصل للمقاس الذى أرغب فيه. |
| Üst kata çıkıp annen seni almaya gelene kadar aşağı inmemeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تذهبي إلى أعلى الدرج ولا تنزلي حتى تأتي أمك لأخذك |
| Vinç gelene kadar birşey yapamayız. | Open Subtitles | لقد قاموا بما يستطيعون حتى تأتي الرافعة. |
| Annen gelene kadar benimle kalmak ister misin? | Open Subtitles | أتريد المجيء معي حتى تعود أمك إلى المنزل؟ |
| Mareşal gelene kadar sadece ekmek ve su istemiyorsan tamamen sessiz ol. | Open Subtitles | كل متحتاجه هو الماء والخبز حتى وصول المارشال التزم الهدوء التام |
| Yarım saat oyna, ardından o eve gelene kadar yazarsın. | Open Subtitles | إذن العب لمدة 30 دقيقة واكتب حتى يعود للمنزل |
| Ben gelene kadar sen bununla idare et, tamam mı? | Open Subtitles | اشربي ما تبقى من هذهِ حتى أعود , اتفقنا ؟ |
| Kim bulursa, ben gelene kadar tutsun, onu ben parçalamak istiyorum. | Open Subtitles | إن وجده أحدكم .. إمسكوا به حتى أصل .لكي أقتله بنفسي |
| Zamanı gelene kadar bunu yapmamaya çalışacağım. | Open Subtitles | أنا أسعى ألا أفعل ذلك حتى يأتى الوقت المناسب |
| Bir yola gelene kadar ve bir araba durdurmaya çalıştım. | Open Subtitles | حتى وصلت إلى طريق وحاولت أن أجد من يقلني بسيارته. |
| Demo bana gelene kadar işe yaradı ve ne olduğunu tahmin edebilirsiniz. | TED | عمل العرض التوضيحي مع الجميع حتى جاء دوري، ربما تستطيع تخيل الأمر. |
| Yargıç Taylor, bence müvekkilim gelene kadar beklemeliyiz. | Open Subtitles | سيدي القاضي تايلور يجب الأنتظار لحين وصول موكلي |
| Sen gelene kadar hayatı gayet iyi bir şekilde gidiyordu. | Open Subtitles | حياتها كانت تسير على ما يرام حتى ظهرت أنت بها، |
| O zaman gelene kadar, rüya görmeye devam edeceğiz. | TED | لكن حتى قدوم ذلك الوقت، سوف نبقى نحلم فقط. |