"gelirken" - Traduction Turc en Arabe

    • في طريقي
        
    • طريقنا إلى
        
    • الطريق إلى
        
    • طريقك إلى
        
    • في الطريق
        
    • الطّريق
        
    • طريق العودة
        
    • في طريق
        
    • قادما
        
    • طريقي الى
        
    • طريقه إلى
        
    • للوصول إلى
        
    • بطريق
        
    • في طريقك
        
    • طريقي إلى هنا
        
    Buraya gelirken, uçuş boyunca, yanımdaki yolcu ile aramızda ilginç bir konuşma geçti. TED في طريقي إلى هنا، أجريت محادثة شيقة مع الراكب الذي بجانبي خلال رحلتي
    Buraya gelirken altı köyden geçtik. Altısı da terk edilmişti. Open Subtitles لقد مررنا بستة قرى في طريقنا إلى هنا، وكلهم مهجورين..
    Hayır. Eve gelirken otobüsün camından giren bir kuş çarptı. Open Subtitles رقم طار عصفور فى نافذة الحافلة في الطريق إلى البيت.
    Yolda gelirken de gördüğünüz gibi etrafımız karayolları ile çevrili. Open Subtitles كما رأيتَ في طريقك إلى هنا، نحن مُحاطون بالطرق السريعة.
    Ama Mulder'da belki yolda buraya gelirken çok su kaybı yaşadığından, pek fayda göstermedi. Open Subtitles لكن مولدر عمل أقل حسنا. ربما بسبب الجفاف عانى في الطّريق هنا.
    Az evvel dükkandan gelirken dışarıda bir kız gördüm. Open Subtitles وأنا فى طريق العودة من المتجر ألتقيت بفتاة
    Geri gelirken üç kere sinyal vereceğim. Open Subtitles انا سأعطيك ثلاث نقرات عندما اكون في طريق العودة
    Bu akşam buraya gelirken başıma çok komik bir şey geldi. Open Subtitles في طريقي إلى هنا هذا المساء, حدث لي موقف طريف جداً
    - Evet, buraya gelirken konuştuk. - İstediğin her görevi alabilirsin. Open Subtitles نعم تحدثنا في طريقي لهنا يمكن أن تطلب أي مكافئة تريدها
    Bunu sormana sevindim, çünkü buraya gelirken, ben de bu konu hakkında düşünüyordum. Open Subtitles أتعلم,أناسعيد لأنك سألتني ذلك لأنني كنت أفكر بنفس الشيء في طريقي إلى هنا
    gelirken yolda gördük. Atları çalınmış. Open Subtitles مررنا بها ونحن في طريقنا إلى هنا وليس لديهم جياد
    Ve bugün buraya gelirken geçen ilkbaharda yürüyüşe gittiğimiz sit alanından geçtik. Open Subtitles وفي طريقنا إلى هنا هذا اليوم, مررنا بمكان محمي. ذهبنا إليه الربيع الماضي.
    Bir suikastı durdurduğuma inanabiliyor musun? Buraya gelirken sana diyeceklerimi prova ettim... Open Subtitles هل تصدق أنني اوقفتُ عملية اغتيال؟ إذاً ، في الطريق إلى هنا
    Honey, buraya gelirken yelkenin sürekli açık mıydı? Open Subtitles هل إستعملت شراعك طوال الطريق إلى الشعب المرجانية هنا ؟
    Bugün derse gelirken gördüğün üç şey. Open Subtitles ثلاثة أشياء رأيت على طريقك إلى الصنف اليوم.
    Yolda gelirken radyoyu dinledim de. Open Subtitles أنا كُنْتُ أَستمعُ إلى الراديو في الطّريق إنتهى. آخ.
    Leeds'te onu yakalayıp gelirken konuşmaya çalışacağım. Open Subtitles ، سأحاول مقابلته فى ليدز . وأتحدث إليه فى طريق العودة
    Eğer yirmi dakika içinde dönmezsem, endişelenmeni istemiyorum çünkü eve gelirken bir fahişeyle karşılaştığım içindir. Open Subtitles ،إن لم أعد خلال 20 دقيقة فلا أريدك أن تقلقي لأن هذا سيعني ببساطة أنني مررت على عاهرة في طريق عودتي إلى البيت
    Sonra bir baktım, bu koltuğuna oturmaya gelirken donlarını toplamaya çalışıyor... Open Subtitles أخيرا, وجدته وكان قادما نحو المقعد وكان فقط يقوم بالحك.
    Sorun değil, aslında bende gelirken biraz pastadan yemiştim. Open Subtitles لا عليك ، في الحقيقة قد أكلت جزء من كعكتك في طريقي الى هنا
    Bir duruşma gününde, avukatları ve tanıklarıyla mahkemeye gelirken boğuldu, Tanrı tarafından, nehirde boğuldu. Open Subtitles حسناً، في يوم المحاكمة كان في طريقه إلى المحكمة مع كل محاميه شهوده أغرقه القدر أغرقه في النهر
    Bugün buraya gelirken GPS (Küresel konumlandırma sistemi) kullandım ve burası benim şehrim. TED استخدمت نظام الملاحة عبر الأقمار الصناعية للوصول إلى هنا اليوم، وهذه مدينتي.
    Bunları eve gelirken benim için toplamış. Open Subtitles لقد جلبها لي ليلة أمس بطريق عودته للمنزل.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus