Ian'ın kız arkadaşını aradın, "eve gelsen iyi olur" dedin. | Open Subtitles | ودعى صديقته واخبرها انه من الافضل ان تأتى الى البيت |
Ben de en az senin kadar kararlıyım o yüzden benimle gelsen iyi olur. | Open Subtitles | أنا غاضبة مثلك تماماً لذلك من الأفضل أن تأتى معى |
Mike, bu da Shannon. Buraya gelsen iyi olur ASAP. | Open Subtitles | مايك , أنا شانون من الأفضل أن تأتي إلى هنا |
Kulübeye bir an önce gelsen iyi olur, ne olur ne olmaz. | Open Subtitles | من الأفضل أن تأتي إلى الكوخِ قريباً إذا سنحت الفرصة |
Ve sonra herkesi setten kovdular. Buraya gelsen çok iyi olur Adam. | Open Subtitles | وحلوا طاقم العمل، الجميع رحل يجدر بك القدوم إلى هنا |
Buraya hemen gelsen iyi olur. | Open Subtitles | إذا أمكنك المجيء إلى هنا، حالاً هذا سيكون رائعاً |
Sıcak tarafa ateşin yanına doğru gelsen iyi olur. | Open Subtitles | من الفضل أن تأتى إلى هنا بجوار المدفأة حيث الدفىء |
Yarın benle gelsen iyi olur. Sana ihtiyacım olduğunu söylerim. | Open Subtitles | ينبغى أن تأتى معى فى الغد سأقول أنى أحتاجك |
Mesajımı alır almaz beni ara. Hemen buraya gelsen çok iyi olacak! | Open Subtitles | اتصل بى حالما تتلقى ذلك من الأفضل أن تأتى يا رجل |
Anney e yardımcı olun biraz. - Çok uğraşıyorum gelsen iyi edersin. | Open Subtitles | ساعدوا والدتكم هنا ان الوقت ينفذ من الأفضل ان تأتى |
- Buraya gelsen iyi olur. FBI tekrar geldi. İzin belgeleri de var. | Open Subtitles | يُستحسن أن تأتى إلى هنا المباحث الفيدرالية عادت ومعهم تصريح |
Doktor, benimle gelsen iyi olur. | Open Subtitles | دكتور ، الأفضل أن تأتى معى لا تنتظروننا |
Ama nereye gittiğini bilmek istiyorsan, gitmeden önce buraya gelsen iyi olur. | Open Subtitles | إن كنت تريد أن تعرف أين سيذهب فمن الأفضل أن تأتي إلى هنا قبل أن يرحل من جديد |
Ne zaman gelsen günlerdir açlıktan ölüyormuşsun gibi gözüküyor. | Open Subtitles | يبدو أنّه في كلّ مرّة تأتي إلى هنا وكأنّك في مجاعة منذ أيّام |
gelsen iyi olur. Alabalık gibi bağırsaklarını deşeceğim. | Open Subtitles | .يُستحسن أن تأتي إلى هُنا .و إلا سأقطعه كالسمكة |
Yukarı gelsen iyi olur. | Open Subtitles | يستحسن أن تأتي إلى الطابق العلوي |
Onlar öldüler. Buraya gelsen iyi olur. | Open Subtitles | إنهما ميتان ، من الأفضل أن تأتي إلى هنا |
Telefonda anlatmak istemiyorum, buraya gelsen iyi olacak. | Open Subtitles | لا أريد قول الكثير على الهاتف يفضل بك القدوم إلى هنا |
Ama buraya gelsen iyi olur. | Open Subtitles | ولكن أظنّ أن عليكِ القدوم إلى هنا |
Benim evime gelsen olur mu ya da ben geleyim? | Open Subtitles | هي يمكنك المجيء إلى المنزل أو ان آتي إليك؟ |
Bence kafesime gelsen iyi olur. | Open Subtitles | أعتقد بأنّه مِن الأفضل لكِ الدخول إلى القفص. |
Haydi tatlım, keşke sende bizimle kiliseye gelsen. Yeni rahipten hoşlanacaksın. | Open Subtitles | عزيزي, اتمنى أن تأتي الى الكنيسة سوف تحب القس الجديد . |
Aslında buraya gelsen ya? | Open Subtitles | لا، أتعلمين شيئاً؟ لماذا لا تأتين إلى هنا؟ |