"geyik gibi" - Traduction Turc en Arabe

    • مثل الغزلان
        
    • مثل غزال
        
    • كالغزال
        
    • كغزال
        
    • مثل الأيل
        
    • مثل الغزال
        
    • كالغزالة
        
    O bizim tek konserimizdi ve sen ölü bir geyik gibi üzerimize düştün. Open Subtitles كان ذلك لدينا عرض فقط، وكنت مثل الغزلان انخفض بالرصاص يوم لنا.
    Gözüme geyik gibi görünmeye başladın, Harry. Open Subtitles . لقد بدات تكون قلق ياهاري مثل الغزلان
    Tuttle avcılar tarafından yakalanmış bir geyik gibi duruyor. Open Subtitles تاتل ، يبدو مثل غزال مشتعل في الأضواء العلوية
    Yeni doğmuş bir geyik gibi titreyerek çıkıyorsan, işin bitmiştir. Open Subtitles عندما تغادر الحمام وانت تهتز مثل غزال حديث الولادة عندها تكون انتهيت
    Aslında öyleydi. Bir geyik gibi kaçmadan önce ambulans gelene kadar yanımdaydı. Open Subtitles كان مهذباً في الحقيقة ، فقد انتظر معي حتى جاءت سيارة الإسعاف ، ثم هرب كالغزال
    Ne yapıyor bu adam? Far görmüş geyik gibi donup kaldı. Open Subtitles إنه متجمد من الخوف كالغزال أمام المصابيح الامامية
    Arkadan nasıl göründüğünü unuttum, hoppa genç bir geyik gibi. Open Subtitles لكنت أنسى كيف تبدو من الخلف مرحة كغزال صغير.
    Ah, insanlık! Ne şişkin, geyik gibi! Open Subtitles أوه، يا للإنسانية إنه منتفخ جدا مثل الأيل
    Kızartılmış hamur tatlısı hangi ülkede olursan ol aynıdır. Biraz aşırıya kaçıp seni geyik gibi avladığım için kusura bakma. Open Subtitles العجين المقلي هو العجين المقلي لا يهم في أي بلد أنت أسف , لقد تخطيت الجدود و أصتدك مثل الغزال
    ... Merak ediyorsun, arıyorsun bir geyik gibi rüzgarı kovalıyorsun. Open Subtitles تتساءلين, تفتشين تستنشقين الهواء كالغزالة
    Yol kenarındaki ölü, şişmiş geyik gibi görünüyorum Open Subtitles أنا أبدو مثل غزال متوفي منتفخ على الطريق السريع
    Yoo, yaşayan tatlı bir geyik gibi görünüyorsun Open Subtitles كلا ، أنت ، تبدين مثل غزال جميل لا يزال على قيد الحياة
    İki bacaklı! Sıçrayabilen ya da... ya da geyik gibi atlayabilen bir hayvan. Open Subtitles حيوان بساقين ربما كان يقفز كالغزال
    Far görmüş geyik gibi donup kaldı. Open Subtitles إنه مجمد كالغزال العابرة للطريق
    Ama Bayan Lydia, eminim ki, onu evin etrafında geyik gibi zıplatırdı. Open Subtitles ولكن الآنسة (ليديا), أنا متأكد, ستدعه يرفرف طرباً حول المنزل كالغزال
    Jimmy, kız arkadaşının füzelerine gözü takılan geyik gibi donakaldın. Open Subtitles يا (جيمي)، تبدو أنك هلعت للغاية كغزال إكتشف خيانة حبيبته
    Tıpkı uçan bir geyik gibi. Open Subtitles كغزال محلق" "...
    Bir parça et çıkar. Tıpkı geyik gibi. Open Subtitles سنأخذ فقط قطعت لحمة صغيرة مثل الأيل
    geyik gibi mi? Open Subtitles - مثل الغزال الضخم ؟
    Siz daha gözünüzü kırpmadan tıpkı bir geyik gibi içinizi açacak. Open Subtitles و سوف يخرج احشائكم كالغزالة قبل ان ترمش عيونكم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus