"hendekte" - Traduction Turc en Arabe

    • خندق
        
    • الخندق
        
    • خندقٍ
        
    Yani bir hendekte hazır öğününüzü yemek veya havan ateşinden kaçmak zorunda değilsiniz. Open Subtitles وهذا يعني أنك لا تحتاج إلى الجلوس في خندق والتهرب من قذائف الهاون.
    Bir hendekte yatıyor, deli gibi ağlıyordum. Open Subtitles كنتُ مستلقيا في خندق عيناي مغرورقة بالدموع
    - Şimdilik. Megan'ın cesedini hendekte bulur bulmaz bizi kurtlara atacaklar. Open Subtitles سيلقى بنا إلى الذئاب حالما يجدون مايجن ميتة في خندق
    Şato tesisatçılarının istilasına uğramış durumda. hendekte sızıntı var. Open Subtitles السباكين فى القلعة الآن الخندق المائى يسرب بشدة
    Bu canavarın hendekte ne işi var acaba? Open Subtitles ما هذا الرعد الذي فعل هذا بي الخندق المائي؟
    Beni bir hendekte bırakmayı falan mı düşünüyorsun? Open Subtitles أنتَ، تُخطِّط أنْ تتركني في خندقٍ ما ؟
    Kardeşinin cesedini evin yakınındaki bir hendekte buldular. Open Subtitles وعثرت على جثمان أخيك في خندق ليس بعيداً عن المنزل.
    Takımın yıldız oyuncusu yıl sonu partisine gider dolaşmaya çıkar ve parktaki hendekte bulunana kadar kimse onu görmez. Open Subtitles لاعبة لاكروس تذهب إلى حفل الفريق لنهاية السنة ذهبت لتتجول ، ثم لم يرها أحد بعدها حتى وجدت في خندق في حديقة كابس كريك
    Manastır yolundaki bir hendekte bulundu. Open Subtitles وُجـد في خندق على طريق الدير صباح أمس.
    Sonrasında tek bildiğim, yolun kenarındaki bir hendekte üstüm başım toprak, ölümüne üşüyordum. Open Subtitles الشيء التالي وأنا أعلم أنني البرد القارص، مغطاة بالاوساخ في خندق - على جانب الطريق.
    "Diana'ı yolda kaybetmiş olabilirsin ama... bak "hendekte bir Afrodit var" Open Subtitles لربما فقدت (دايانا) على الطريق السريع لكن ، إنظر ، هناك (أفرودايت) فى خندق"
    Bir hendekte direksiyonda uyandı. Open Subtitles استيقظت في خندق مص على عجلة القيادة .
    6 ay içinde I-40 ve I-25 arasında bir hendekte ölü bulunan beşinci kadın. Open Subtitles إنها خامس امرأة منذ أكثر من 6 أشهر توجد ميتة في خندق عند تقاطع الـطريقين الدوليين (4) و(25)
    Vay. Enkaz ta şuradan başlayıp şu hendekte bitiyor. Open Subtitles مذهل، يبدأ الحطام على الطريق وينتهي عند ذلك الخندق
    Bu, Rita Shaw tek bıçak darbesinden ölmüş olarak bir hendekte bulundu diyor. Open Subtitles هذا يقول الذي ريتا شو وجد في الخندق... ميت من جرح السكين الوحيد.
    "...onu hendekte boğar, işi bitirirdim." Open Subtitles تلك المشكلة ، كنت سأخنقه في الخندق ونكون قد إنتهينا منه
    " Burun deliklerindeki çamur hendekte boğulmayla uyumludur." Open Subtitles الطين الموجود في التجويف الأنفي متناسق مع الاختناق في الخندق
    Belki hendekte başka bir Amerikalı bulursun ha? Open Subtitles لابد و انها ستجد جرينجو اخر في الخندق
    Köprünün yanındaki hendekte, sizin yaylım ateşiniz altındayım. Open Subtitles الخندق الذي عند الجسر تحت نيرانك
    Üçüncü kez aradığımda, "yolun kenarında bir hendekte ölmüştür heralde", dedim. Open Subtitles أمّا في المرّة الثالثة قلتُ: "إنّه ميّت، إنّه ميّت في خندقٍ على جانب الطريق."
    Bu hendekte emekleyip, öylece ölecek miyim? Open Subtitles أزحف داخل خندقٍ ما وأموت؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus