"için dua" - Traduction Turc en Arabe

• أصلي من
• أصلى من
• أصلي لأجل
• نصلى على
• أدعو الرب
• أصلي لكي
• تصلى لكى
• نصلّي من أجل
• صلاتك
• صلي
• صليت من أجل
• تصلي بأن
• تصلي من
• تصلّي لأجل
• تأمل أن

İçtenlikle senin için dua ediyor ve... mum yakıyorum Meryem Ana'ya.
أنت حلمي الوحيد وحقا أصلي من أجلك وأضيء شمعة لمريم العذراء

Diz çök oğlum ruhun için dua edeceğim.
أجلس على ركبتيك ولدى0000 بينما أصلى من أجل روحك0000

Mektubunu beklemiyordum. Her gün haber almak için dua ettim.
الرسالة جائتني كمفاجأة، كل يوم أصلي لأجل خبر

Ruhun için dua ediyoruz.
نحن نصلى على روحك

Hâlâ bunun, orta yaş arzusu olması için dua ediyorum.
ما زلت أدعو الرب بأن يكون هذه مجرد نزوة في سن اليأس

Çoğunlukla da Tanrı'ya, onun hayatını daha da kötüleştirmemek adına bana güç vermesi için dua ediyorum.
وغالباً، أصلي لكي يكون قوياً حتى لا تصبح حياته أسوأ

İnsanları öldürtecekler. Yerlerinin tespit edilmemesi için dua et. Helo Müfrezesi 1.
انهم رعاة بقر سوف يتسببون فى قتل الناس من الافضل ان تصلى لكى لا يكتشفوا

Bütün yolunu kaybedenler için dua ediyoruz Tanrım, özellikle henüz doğru kızı bulamamış olan Dean için.
ونحن نصلّي من أجل كلّ المنحرفون امثال لورد لكن خصوصا لدين وفي هذا الوقت نعتقد انه وجد البنت الصحيحة له

Peder, ölü için dua ederken bir Damien Karras'tan bahsettin.
أبتي .. لقد ذكرت داميان كاراس في صلاتك على الموتى

Kutsal Mary, kutsal annemiz, şimdi ve ölüm saatimizde biz günahkârlar için dua et.
مريم المقدسة والدة الله صلي لأجلنا نحن أخطئنا الآن وفي ساعة موتنا

Zamanında yeşermen için dua ettim. Ben sana yardım ettim.
تمنيت و صليت من أجل أن تنضج عند الوقت المحدد أيها الزرع

Tekerlekli sandalyede iyileşmek için dua eden insanların elini tuttum.
أمسكت أيدي أصحاب الكراسي المتحركة أصلي من أجل شفائهم.

Sana hep bağlı kalacağım sevgi sözleri söyleyip, mutluluğun için dua edeceğim.
سأكرس حياتي لك الى الأبد أتكلم كلام الحب و أصلي من اجل سعادتك

Ondan hiç nefret etmiyorum. Hayır. Onun için dua ediyorum.
أنا لا أكرهه أبدا أوه ، لا ، فأنا أصلي من أجله

Evet. Arkadaşımın kocası ölmek üzere, benden onun için dua etmemi istemişti.
لا ، زوج صديقتى يموت من المرض وهى طلبت منى أن أصلى من أجله

Hayatım boyunca yardım edip yol göstereceğim büyük bir aktris için dua ettim.
طوال حياتى وانا أصلى من أجل الحصول على ممثله رائعه أساعدها وأوجهها

Operasyonun başarılı geçmesi için dua ediyorum ve hepinizden de kocam için, başkanınız için ettiğim dualara katılmanızı istiyorum."
أنا أصلي لأجل عملية ناجحة, وأسألكم جميعاً بأن تنضموا إلي في الصلاة لزوجي ورئيسكم

Tanrım, karımın sana ve bana karşı sevgisinin artması için dua ediyorum.
أبي، أدعو الرب أن ينمو حب زوجتي إليك وإليّ.

Nerede olduğunu bilmiyorum ama o kahrolası piçi tekrar hapse atmaları için dua edeceğim.
حسنا ، أنا لا أعرف أين هو لكني أصلي لكي يضعوه مرة أخرى في السجن

Alamayacağın birşey için dua etmek gibi.
من النوع الذى تصلى لكى لا يكون زميلك فى الزنزانه .

Senin kurtulman için dua ediyoruz.
نصلّي من أجل اصلاحك.

Ne için dua ettin?
ماذا سألت في صلاتك ؟

Bizler, karanlıkta bırakılanlar için geride kalanlar için dua et.
صلي من أجلنا نحن الذين تُركنا في الظلمات تُركنا خلفك على هذه الأرض البائسة

Bu gece, korkunç ama cesur bir şekilde ölenler için dua ediyorum... ama kişisel bir zafer için de dua ediyorum.
الليلة صليت لارواح من ماتوا . موتات شنيعة . كما صليت من أجل النصر

Şanslı olmamız için dua etsen iyi olur, ve şimdi benimle geliyorsun.
يجب أن تصلي بأن نكون محظوظين, والآن ستركب معي.

Tanrı'nın bizi senden ayırmaması için dua ettiğimizi bilmiyor muydun?
هل انت لا تعرف بان امك تصلي من اجلك بأنَّ الله لن يتركنا

Artık annen için dua etmemen güzel
من الجيد أنك لم تعد تصلّي لأجل أمك.

Ağabeyinin kılıcının, kaleminden daha keskin olması için dua etmen gerekecek.
يجب أن تأمل أن يكون سيف أخيك أكثر حدة من قلمه