"ifadeleri" - Traduction Turc en Arabe

    • إفادات
        
    • بيانات
        
    • الشهادات
        
    • شهادات
        
    • التصريحات
        
    • أقوال
        
    • إفادة
        
    • تصريحات
        
    • تعابير
        
    • شهادتهم
        
    • تعبيرات
        
    • الإفادات
        
    • التعبيرات
        
    • العبارات
        
    • الوجهية
        
    Komiserim, Joshua Brown'ın duruşması için tanık ifadeleri gerekiyor. Open Subtitles النقيب، وأنا بحاجة إلى تلك إفادات الشهود للمحاكمة جوشوا براون.
    Bak Boyle, AWACS'larımız, kızılötesi donanımlarımız, iltica eden bir FARN kumandanının ifadeleri var. Open Subtitles لدينا نظام الرادار, اشعة تحت حمراء, بيانات من القائد فران المنشق
    Dr. Jekyll'in kişiliğini anlatan ifadeleri dinlediniz Open Subtitles انتم سمعتم الشهادات التي تشهد على شخصية الدكتور جاكل
    Olayda yer alan kişilerin\yeminli ifadeleri burada. Open Subtitles هذه نسخ من شهادات ادلى بها كل من كان حاضرا للموقف
    Bunlar işçi kızların resmi olmayan ifadeleri. Open Subtitles كل هذه التصريحات الرسمية الفتيات من المصنع.
    Tutarsız tanık ifadeleri vesaire. Open Subtitles ثمّة تضارب في أقوال الشاهد ولا أعرف شيئاً عدا ذلك
    -Elimizde bilim, görgü tanığı ifadeleri, kamera görüntüleri var ama biz hâlâ bir şey göremiyoruz. Open Subtitles الحقائق العلمية , إفادات الشهود و لقطات الكاميرا و لا زلنا نعجز عن رؤية الأمر
    Kayıt defterleri, şahitlerin ifadeleri. Ceza indiriminden yararlanmak için yapılan anlaşma da orada. Open Subtitles سجلاّت الأدلّة، إفادات الشهود، واتفاقات الالتماس موجودة أيضاً
    Tanık ifadeleri, polis ve adli doktor raporları. Open Subtitles إفادات الشهود، تقارير الشرطة، تقرير الطبيب الشرعي.
    Tanık ifadeleri polis raporları, kanıtlar, görüşmeler. Open Subtitles بيانات الشاهد، تقارير الشُرطة، دليل و المقابلات.
    Bu nedenle hepsinden gelen ifadeleri bu dosyaya koyduk. Open Subtitles أخذنا بيانات كل منهم ولدينا ملف لهم
    Ama o ifadeleri bana getirmezsen öğreneceğim. Open Subtitles لكنّي سأعرف الكثير إذا لمْ تجلب لي تلك الشهادات.
    Gördügünüz gibi Sayin Yargiç, ...devletin davalarini ispatlayacak ifadeleri bulunmuyor. Open Subtitles كما ترين يا سيادة القاضية فإن الحكومة لا تملك الشهادات التي تدعم
    Elimde topçu nişancınız Yüzbaşı Nichols'un... ve emrinizi reddeden tabur komutanı Yüzbaşı Rousseau'nun yeminli ifadeleri var. Open Subtitles إن معي شهادات من الكابتن نيكولاس محدد إحداثيات المدفعية و الكابتن روسو قائد المدفعية
    Tüm ifadeleri aldıktan sonra buna ben karar veririm. Open Subtitles انا من سيحدد هذا عندما أقرأ التصريحات كاملةً
    Tanık ifadeleri, polis ve adli doktor raporları. Open Subtitles أقوال الشهود ، تقارير الشرطة ،تقارير الطب الشرعي
    Sayın Yargıç... yani Rod, elimizde yeni işten çıkartılan 18 çalışanın UİİK altında korumalı ortak faaliyetinde olduğunu gösteren yazılı ifadeleri var. Open Subtitles سيدي القاضي.. أقصد رود لدينا إفادة 18 موظف مفصول مؤخرًا
    Beyninde hiçbir zararın olmadığına dair doktorların yazılı ifadeleri mevcuttur. Open Subtitles وفقاً للأطباء ليس هناك ضرر في الدماغ هذهِ كانت تصريحات من الطبيب
    Altı ay sonra bebeklere havuç suyu ile karıştırılmış kahvaltılık gevrek sunulmuş ve yerlerkenki yüz ifadeleri gözlenmiş. TED بعد ستة أشهر، تم إعطاء الرضع خليطا من الحبوب وعصير الجزر، وتمت مراقبة تعابير وجوههم بينما كانوا يتناولونه.
    Hepsi de iki merminin birbirine çok benzediğine karar verdiler ancak iki merminin aynı silahtan atılamayacağına dair burada yeminli ifadeleri var. Open Subtitles كلهم اتفقوا على ان الرصاصتين متشابهتين بشكل ملحوظ لكن لدي هنا شهادتهم تحت القسم
    Bu farklılıklar, eşsiz kimliklerimizin ifadeleri oldu. TED لقد أصبحت تعبيراتنا، تعبيرات عن هوياتنا الفريدة من نوعها.
    Ben ifadeleri alıp, dedektifler geldiğinde onları bilgilendirebilirim. Open Subtitles الجثة حتى يأتي محقق الوفيّات. حسناً، أعني، يسعني أخذ الإفادات و أخبار المحققين عندما يحضروا إلى هنا
    Yani Ekman ve diğer araştırmacılar haklıysa belli ifadeleri evrensel kılan şey ne? TED إن كان أيكمان والباحثون الآخرون على صواب، فما الذي يجعل بعض التعبيرات كونية؟
    Çaykovski’nin coşkulu müziği uyum içinde başlar ve hatta sabırsızlığını göstermek için bazı müzikal ifadeleri kısaltır. TED تبدأ موسيقا تشايكوفسكي الحماسيّة بشكل متقطع، وتختصر بعض العبارات الموسيقية لتجسد عدم صبرها.
    Yani yüz ifadeleri oluşturabilme yeteneği hayat kurtarmak için evrimleşti. Open Subtitles إذن فالقدرة على أداء التعبيرات الوجهية ظهرت للحفاظ على الحياة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus