Ben de sizlere bu önemli anda en çok etkilendiğim kesişme ile ilgili konuşacağım, ki onlarda eğlence ve robotik. | TED | لذلك أود أن أحدثكم هذه الليلة حول تقاطع أجد جُل حماستي وشغفي منصب بهما هذه اللحظة ، وهما الترفيه والروبوتات. |
Neden uyuduğumuz ile ilgili düzinelerce fikir var, ve ben bunlardan üçünü özetleyeceğim. | TED | هناك العشرات من الأفكار المختلفة حول ما الذي يجعلنا ننام، وسأفصّل ثلاثة منها. |
Söylediğim şey, bu soruya cevap olarak, Snowden'a karşı herhangi bir hafifletici eylem ile ilgili tartışmaların gülünç olduğudur. Konuşmaya değer olduğunu söyledim. | TED | ما قلته في الحقيقه, كرد على سؤال هل سترد على اي نقاش حول تخفيف العقوبات على سنودين, قلت نعم, يمكن الحديث حل الامر, |
Bu adamların operasyonlarını nasıl paraya çevirebildikleri ile ilgili bir örnek. INTERPOL'e gidip sayfalara baktığımız ve aranan kişileri arıyoruz. | TED | مثال على كيف يستطيع هؤلاء الاشخاص تنفيذ عملياتهم ذهبنا و اخذنا نظرة على صفحات الانتربول و بحثنا عن اشخاص مطلوبين |
Size mantıksızlık ile ilgili bir örnek vermek istiyorum, size hileden bahsedeceğim. | TED | وأريد أن أعطيكم مثالاً لهذه الأشياء اللاعقلانية، وأريد أن أتحدث عن الغش. |
Şirketler için ise, müşterileri ve potansiyel müşterileri ile ilgili bilgi sağlar. | TED | ولكن بالنسبة للشركات، إنها تقدم رؤى حول الزبائن والعملاء المحتملين في الهند. |
Ve yine, modayı değiştirmek, teorileri değiştirmek ile ilgili değildir. | TED | مرة اخرى ، انها ليست حول الموضة المتغيرة، وتغيير النظريات. |
Ama bu Reddit'le ilgili değil. Aslında bu kambur balinalar ile ilgili. | TED | لكن الأمر ليس حول ريديت نفسه. أنه في الواقع حول الحيتان الحدباء. |
Bu motel ile ilgili fikrini değiştirdin demek mi oluyor? | Open Subtitles | هل هذا يعني أنك غيرتي رأيك حول الذهاب للفندق ؟ |
Bu onun kaderi ile ilgili değil, Tanrı'nın gücü ile ilgili. | Open Subtitles | انه لم يكن حول إيمان إبراهيم لقد كان حول قوة الرب |
Bu onun kaderi ile ilgili değil, Tanrı'nın gücü ile ilgili. | Open Subtitles | انه لم يكن حول إيمان إبراهيم بل كان حول قوة الرب |
Bu İbrahim'in kaderi ile değil, Tanrının gücü ile ilgili. | Open Subtitles | انه لم يكن حول إيمان إبراهيم انه حول قوة الرب |
Ve ben mest olmuşken, Red eve kıymetli Corvette ile ilgili saçmalamalarıyla geliyor. | Open Subtitles | ها أنا فرحة، في حين أن ريد عاد للمنزل متحسرا حول سيارته الغالية |
Büyük Patlama fikri ile ilgili ŞEY, onun yanlış olduğudur. Mantıksız ve yanlış. | Open Subtitles | هذا الشيء حول فكرة الأنفجار الكبير على أنها غير صحيحة,غير منطقي وغير صحيحة |
2000 yılında ırk yönelimi ile ilgili özellikle ilginç sorular sormuşlardı. | TED | في العام 2000 كان لديهم أسئلة مشّوقة خاصة عن المواقف العِرقية. |
O zamanlarda, Jomo'nun işletme ile ilgili en ufak bir fikri bile yoktu. | TED | لذا في ذلك الوقت، كان جومو لا يملك أدنى فكرة عن الأعمال التجارية. |
acının bitişi, kadın sünnetinin bitişi ile ilgili kendi yazdıkları şarkıları söylüyorlardı. | TED | كانوا يغنون عن نهاية الألم، و نهاية البتر، وقاموا بإرشادنا طوال المسار. |
Dahası, teknolojinin bizim kültürel tüketim ile ilgili varsayımlarımızı değiştirmiş olmasından endişe duymaktayız. | TED | علاوة على هذا، نحن نخشى الآن أن التكنولوجيا غيّرت إفتراضاتنا عن الإستهلاك الثقافي. |
Solaklığın, sosyopatlığı tetikleyici bir şey olduğu ile ilgili birçok söylence var. | Open Subtitles | يوجد الكثير من الاساطير المتعلقة بالعسر ربما تثير ردة فعل عند مختل |
Yani bu durum, doktorun yeterli olup olmadığı ile ilgili değil de bu kişinin bizim hoşumuza gitmesi ve nasıl etkileştikleri ile ilgilidir. | TED | فذلك لا يتعلق بما إذا كان الطبيب كفء أم لا. لكنه يتعلق فيما اذا أعجبنا هذا الشخص أم لا وكيف تعامل هذا الشخص؟ |
Sizlere göstereceğim bir sonraki kısım pozitif motivasyon ile ilgili. | TED | الجزء التالي ، أريد ان أريكم شيئاً بخصوص الدافع الإيجابي |
Bunların hepsi,dünyanın dengesinin bozulması ile ilgili kuralların kırıldığı bir dünya ile | Open Subtitles | أترين، الامر كله له علاقة بعالم فقد اتزانه بعالم حيث تَحكم الفوضى |
Görevim Dünya üzerindeki her bir yaratığın hayatı ile ilgili. | Open Subtitles | هي تتعلق بوجود واستمرارية كل مخلوق حي على وجه الأرض. |
Kurumlar bir saldırı ile ilgili bilgileri çoğu zaman kendilerine saklıyor. | TED | تقوم المنظمات في الغالب بالإبقاء على المعلومات المرتبطة بذلك الهجوم لأنفسهم. |
Bana anlatip da hic bitirmedigin o sacma sapan hikâye ile ilgili! | Open Subtitles | الأمر متعلّق بتلك الخرافات التي بدأتَ تقصّها ولا تنهيها أبداً |
- Ecofield ile ilgili yapacak birşey var mı? - Matematik yapın. | Open Subtitles | ألهذا علاقة ب(إيكوفيلد)؟ |
Sanırım annemin dosyası ile ilgili yeni bir şeyler buldum. | Open Subtitles | أعتقد أنّه لديّ بعض المعلومات الجديدة التي تخص قضية أمّنا |
Sera gazı salınımımızın neredeyse yarısı inşaat endüstrimiz ile ilgili ve eğer enerjiye bakacak olursak, orada da durum aynı. | TED | تقريباً نصف الغازات الدفيئة مرتبطة بصناعة البناء، وإذا نظرنا للطاقة، فإنها نفس القصة. |
Hayatımızı birlikte geçirmek istediğimiz insan türü ile ilgili ama kaderimizde ne var bilemiyoruz... | Open Subtitles | بل يخصّ نوع الأشخاص الذين نريد أن نمضي حياتنا معهم. أمورٌ معيّنة ليست في قدرنا فحسب. |
Kadınların erkeklerle iletişimlerindeki rolü ile ilgili bir oda da var. | Open Subtitles | وهناك أيضاً مجال لاستكشاف دور النساء فيما يتعلّق بتفاعلهن مع الرجال. |