| Savaş istiyordun, al sana savaş. Umarım ilk öldürülen sen olursun. | Open Subtitles | لقد أردت الحرب، وحصلت عليهـا أتمنّى بأن تكون أولّ مَن يُقتل |
| Kendine karşı bu kadar katı olma, Kevin. Sen daha fazlasını istiyordun. | Open Subtitles | لا تكن بهذه القسوة على نفسك يا كيفين أنت أردت شىء أكثر |
| O kadar hayat doluydu ki onun yanında olmak istiyordun. | Open Subtitles | وكانت هي مفعمة بالحياة، أتعلم. وأنت أردت أن تكون معها. |
| Çünkü ben burada uyudum çünkü patenli sevgilinle kendini kaybetmek istiyordun. | Open Subtitles | لأننـي نمـت هنـا ولأنـكِ أردتِ أن تنصـاعـي لنـزوتـك مـع فتـاة المـزلاجيـن |
| Benimle bir şey konuşmak istiyordun. | Open Subtitles | حَدثَ لي بأنّك أردتَ للكَلام معي حول الشيءِ. الحقّ. الحقّ. |
| En başta neden Thursby'nin takip edilmesini istiyordun? | Open Subtitles | عندما جئتينى لأول مرة, لماذا اردت ملاحقة ثورزبى ؟ |
| - Hep oyuncu olmayı mı istiyordun? - Aslında ben oyuncu sayılmam. | Open Subtitles | إذن هل كنتي دوماً تريدين أن تصبحي ممثلة ؟ |
| Madem kasabaya gitmek istiyordun, polisleri ayarlayabilirdim. | Open Subtitles | لو أنك أردت الذهاب للبلدة لجعلت رجال الشرطة يوصلونك. |
| Geldin çünkü havalanıp bizimle birlikte Almanlara karşı savaşmak istiyordun. | Open Subtitles | أتيت لأنك أردت أن تأتى معنا وتحارب الألمان |
| Geldin, çünkü bizimle uçmak ve Almanlarla savaşmak istiyordun. | Open Subtitles | أتيت لأنك أردت أن تأتى معنا وتحارب الألمان |
| Senin fikrindi. Geçmişini çözmek istiyordun. | Open Subtitles | كان بناءً على فكرتك , أنت من أردت أن تستكشف ماضيك |
| Hidrolik olanını istiyordun. | Open Subtitles | أردت واحدة. هذا هو رافعة هيدروليكية جديدة أردت. |
| Madem beni kurtarmak istiyordun, neden üç hafta önce... müze için para toplayanlardan kurtarmadın beni? | Open Subtitles | إذا أردت أن تنقذينى , لماذا لم تنقذنى من تلك الحفلة لجمع التبرعات للمتحف منذ ثلاثة أسابيع ؟ |
| Şiir hakkında, müzik hakkında her şeyi öğrenmek istiyordun. | Open Subtitles | أردتِ تعلم كل شيء حول الشعر ، حول الموسيقى |
| Evlerini yakmak istiyordun. Ama unuttun bile. | Open Subtitles | لقد أردتِ إشعال النار في بيتهم لكنك نسيتِ |
| Vampir öldürmek istiyordun. İşte sana bir şans. | Open Subtitles | أردتَ قَتْل مصّاص دماء هذه قَدْ تَكُونُ فرصتَكِ |
| Bana bir şey mi söylemek istiyordun? | Open Subtitles | هل اردت رؤيتي لشئ ما ايها العريف؟ نعم يا سيدي |
| Ama söylediklerin hep aklımdaydı, tekrar doğduğunda ağaç olmak istiyordun. | Open Subtitles | لكنّي أتذكّر دائما بأنّكِ تخبريني بأنك تريدين أن تولدي مجددا كشجرة |
| Sen sadece evlenmek istiyordun, kiminle olursa olsun. | Open Subtitles | كنت تريد ان تتزوج ولكنك لا تهتم من ستتزوج |
| Sen çocuğu canlı istemiyordun, çocuğu ölü istiyordun, anlaşmamız böyleydi. | Open Subtitles | أنت لا تريد الطفل حي أردته ميت, حسب أتفاقنا |
| Onları yakalayıp eğitmemi mi istiyordun yoksa? | Open Subtitles | ماذا أردتني أن أفعل؟ ألتقطهما و أعيد تأهيلهما؟ |
| Biz gitmiyoruz ve sen de gitmek istiyordun madem en başında söylemeliydin. | Open Subtitles | لن نأتي , وإن أردتي الذهاب كان عليك قولُ ذلك من البداية |
| Bir kız doğurduğum için üzgünüm. Erkek istiyordun belli ki. | Open Subtitles | اسفة انى انجبت فتاة فمن الواضح انك كنت تريد فتى |
| Son dort rakamin uzerinden baska bir kalemle gectin. Yani numarayi saklamak istiyordun. | Open Subtitles | لقد قمت بإعادة كتابة الأربع أرقام الأخيرة بقلم آخر إذاً، رغبت بالاحتفاظ برقمها |
| Geçen yıl bıçakların arasında atlamamızı istiyordun. Şimdi alev istiyorsun. | Open Subtitles | العام الماضي كانت تقفز خلال السكاكين بداخل الأطواق والآن تريدها من خلال النيران |
| Gitmesini istiyordun, değil mi? | Open Subtitles | أعني,لقد كان أحمق أنتِ تريدينه أن يبتعد,صح؟ |
| Benden din adamı Yusuf Qasim ile ilgili bilgi istiyordun. | Open Subtitles | أنت تريد مني لمعرفة حول ذلك رجل الدين يوسف قاسم. |
| Bu teklifi o kadar çok istiyordun ki sana bir şans vereyim dedim. | Open Subtitles | اردتي هذا العرض بشده وفكرت انني سأعطيك الفرصه للوظيفه |