Bazı iyi insanları kurtardık ama bazılarını da kaybettik. | Open Subtitles | نحن ننقذ الناس الطيبين ونخسر الناس الطيبين |
Onun kullandığı büyü var ya, iyi insanları alıp kötü yola saptırdığını gördüm. | Open Subtitles | نوع من السحر انه يستخدم، لقد رأيت يستغرق الناس الطيبين وتحويلها الظلام. |
Maalesef son yıllarda, şanlı oyunumuz oldukça fazla ölümü tecrübe etti salt kendi özgürlüğü değil fakat herkesin özgürlüğü için savaşan iyi insanları. | Open Subtitles | لسوء الحظ في السنوات الأخيرة شهدت لعبتنا العريقة وفيات بكثرة اشخاص طيبون لم يناظلوا من أجل حرياتهم فقط لكن لحريات الجميع |
Ben iyi insanları severim. | Open Subtitles | أنا أحب الأشخاص الجيدون |
Eminim ki Brooklyn'in iyi insanları kahraman polisi tanımak isteyeceklerdir. | Open Subtitles | انا متأكد من أن الاشخاص الطيبين في بركلين تريد أن تعرف من هو الشرطي البطل |
Alınmaca yok ama, McCIoud'un iyi insanları beni biraz ürkütmeye başladı. | Open Subtitles | لا اقصد الإهانة , لكن أناس ماكلاود الصالحون بدأو ينرفزوني |
Bu iyi insanları yalnız bıraksak iyi olur. | Open Subtitles | نحن من الأفضل أن نترك هؤلاء الناس الجيدين. |
Ve eğer hayattaki yolculuğumuzda yeterince çukura rast gelirsek ve bizi, menzile ulaştıracak ya da çekip çıkaracak yeterli kaynağımız ya da yardımcımız olmazsa bazen iyi insanları, kötü şeyler yaparken buluruz. | TED | وإذا صادفنا عدة حفر عميقة أثناء رحلتنا في الحياة، وليس لدينا الموارد أو المساعدة في اجتيازهم أو النجاة منها، أحيانًا يفعل الناس الطيبين في النهاية أشياءً سيئة. |
Siz olmasaydınız, bu iyi insanları hiçbir zaman tanıyamayacaktım. | Open Subtitles | لولاك اما قابلنا هؤلاء الناس الطيبين |
Ancak o gemi sizin gibi iyi insanları temsil etmiyor. | Open Subtitles | لكنها لا تمثلكم أنتم الناس الطيبين |
İnsanları, iyi insanları ölürken görmek. | Open Subtitles | يراقب الناس... الناس الطيبين... يموت. |
Maalesef son yıllarda, şanlı oyunumuz oldukça fazla ölümü tecrübe etti salt kendi özgürlüğü değil fakat herkesin özgürlüğü için savaşan iyi insanları. | Open Subtitles | لسوء الحظ في السنوات الأخيرة شهدت لعبتنا العريقة وفيات بكثرة اشخاص طيبون لم يناظلوا من أجل حرياتهم فقط لكن لحريات الجميع |
Kötü adamı iyi insanları incitmemesi için durdurmak. | Open Subtitles | وضع حد للشخص السيء من أيذا الاشخاص الطيبين |
Jürinin iyi insanları, müvekkilim Terrance masum bir adamdır. | Open Subtitles | يا أعضاء هيئة المحلّفين الصالحون موكّلي (تيرانس) هو رجل بريئ |
Scully, bence Dudley'nin iyi insanları, tavuktan başka şeyler de yiyorlar. | Open Subtitles | يا سكالي، أعتقد أن الناس الجيدين في دادلي يأكلون أكثر من الدجاج فقط |