"kırılan" - Traduction Turc en Arabe

• المكسورة
• المكسور
• مكسورة
• مكسور
• المحطمة
• كسور
• تنكسر
• الكسر
• كُسر
• المتألمة
• المحطم

Yaralandığımızda doktorlar kırılan kemikleri iyileştirmek için mercanlardan kalsiyum karbonat elde ederler.
واحد قد يجرح يستعمل الأطباء كاربونات الكالسيوم من المرجان لتجبير عظامنا المكسورة

Hikayeler insanların saygınlığını kırabilir, Ama hikayeler aynı zamanda kırılan saygınlığı onarabilir.
تستطيع القصص كسر كرامة الشعب. لكن القصص يمكن أن تُستخدم لإصلاح تلك الكرامة المكسورة.

Beklendiği gibi ancak kırılan kalbin onarılması biraz zaman alır.
بخير كما كنا نتوقع لكن القلب المكسور يأخذ وقتًا لمداواته

Senin şu kırılan parfüm şişesi hikayeni anlattım ona ve Walker olay yerinden kaçarken Leon Walker'ın yüzünü gördüğünü bildiğimizi söyledim.
أنااستبعت قصة زجاج العطر المكسور وقلت له نحن نعرف انه رأى وجه ليون ووكر عندما كان يفر من مسرح اطلاق النار.

Peseshet gelince, kolunun kırık olduğunu fark etti. İşin kötüsü, kırılan yer açılmış ve içinde kemik parçacıkları var.
عندما وصلت بيسشيت، كانت ذراع العامل مكسورة بشكل واضح، وأسوأ من ذلك، فقد كان الكسر مفتتاً مع العديد من شظايا العظام.

Evet, kaburga kemiği kırılan sen değildin.
نعم ، لم تكن الذي انتهى الحال به بضلع مكسور

ve kırılan kalpler asla düzelmez ben ve sen,ayrılıyoruz sevgilim
والقلوب المحطمة لا تلتأم مجددا أنا وأنت ، نفترق يا حبي

Az da olsa tepki veriyor. kırılan kaburga kemiği ve iki kaval kemiği deriyi delerek dışarı çıkmış.
لايتجاوب تقريبا وهناك كسور مضاعفة في الاضلاع، وعظمتي الرقبة

Marangoz batan sandallardan kırılan bacak ve kollara kadar her şeyi o tamir ederdi.
ونجّار السفينة، وهو يصلح كل شيء من القوارب المتسربة وحتى الأذرع والأقدام المكسورة

Gürültüler, musluklar, kırılan pencere camları.
الطرق، نقر المياه ألواح زجاج النافذة المكسورة

Büyük annenin çin malı fincanları için değil... bu şey Vietnam savaşında kırılan askerleri yapıştırabilmek için icat edildi.
انسى وصفات جدتك الصينية.. لقد استخدمت هذه الفكرة في فيتنام لمعالجة أرجل الجنود المكسورة

kırılan pencereler için ücret mobilya değişimi hepsi geçen hafta.
طلبات لتصليح النوافذ المكسورة إعادة ترتيب الأثاث كلها في الأسبوع الماضي هل هناك سبب لعدم إخباري

kırılan buzlar rüzgâr ve akıntılarla sürüklenirken, deniz yüzeyi de sürekli bir hareket halindedir.
اللوحةالبحرية،تكونفيذوبان مستمر ، بتحرك الجليد المكسور بواسطة الرياح و التيارات.

...ve on hikayeden biri düşme vakası, tek kırılan şeyde cep telefonlarıdır.
وشخص يقع من عشرة أدوار ونجد الهاتف الخلوي هو المكسور

kırılan parça için yeterli olmadığını biliyorum.
فأنا أعرف أنها لا تكفي لسداد ثمن الطبق المكسور

- Kimsenin geldiği yok. - Belki kalçası kırılan birkaç yaşlı gelebilir.
ربّما بعض المسنين سيأتون بأحواض مكسورة كي نصلحها

Ee, iyi haber; kırılan kemiklerin iyileşiyor.
الخبر الجيد انه لديكم عظام مكسورة وستشفون

İşe bak! Kaybolan cep telefonu ve kırılan topuk. Çok şanssız biri olmalısınız.
حذاء مكسور و فقدتي هاتفك لابد ان الحظ السئ يلازمك

İnsanların içer girdiklerini ve kırılan camlardan çıktıklarını görüyorsunuz.
بإستطاعتك رؤية الناس وهى تخرج من النوافذ المحطمة

En fazla kırılan osteonları izole ettim, ve bu yol çıktı.
قمت بعزل معظم كسور الأوستيونس و هذا النموذج ظاهر

Bir kaç hafta geçtiği zaman kırılan, o kabarık çiçekleri bilirsiniz.
النوع الذي عليه ورود التي كانت تنكسر بعد أسابيع

Bazıları bunun kadim bir savaşta kırılan meşhur bir silah olduğunu söylüyor.
البعض يقول إنه سلاح عظيم كُسر في معركة القديمة

kırılan kalplerin şerefine
هذا لأجل القلوب المتألمة

kırılan ve sızlayan kalbin de düzelecek hem.
قلبك المتألم المحطم سيمضي بعيداً أيضاً في أحد هذه الأيام