Oh, demek kaçtı. Onu bağlamanıza yardım edelim mi bayan? | Open Subtitles | لقد هرب هل نساعدكِ فى تقييده , يا سيدتى ؟ |
Gardiyanların öldüğünü görünce hepsi kaçtı ve şimdi bu ikisi elbiseler için geri döndüler. | Open Subtitles | جميعهم قد هربوا عندما مات الحراس وهذان الأثنان قد عادوا من اجل الملابس |
Ablukada Sandoval'ı rehin aldı ve ordu içeri girdiğinde... kaçtı. | Open Subtitles | احتجز ساندوفال كرهينة لديه اثناء الحصار وهرب عندما تدخل الجيش |
Bu katil şimdi uzak bir ülkeye mi kaçtı? | Open Subtitles | أهذا القاتل قد فر الآن إلى أراضى بعيده ؟ |
Şüpheli yaya olarak olay yerinden kaçtı. | Open Subtitles | أكرّر مُجدّداً. المُشتبه بِهِ فرّ من موقع الحدث على أقدامِه عُلِم. |
Her zamanki gibi kaçtı gitti. İşlerin kötüye gittiği dakika kaçtı. | Open Subtitles | لقد هربت كالعادة لقد ساء مآل الخطّة، من له أن يلومها؟ |
Lütfen bir bardak su, gözüme birşey kaçtı, su serpmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد قدحاً من الماء ، رجاءً لقد دخل شيء في عيني |
- O kaçtı anne. - Şeytan baştan çıkarmıştı! | Open Subtitles | ـ لقد هرب بعيداً، يا أميّ ـ لقد حاول الشيطان إغواءه |
Akıl hastanesinden kaçtı. Yıllarca öç almak için planlar kurdu. | Open Subtitles | لقد هرب الوغد من المصحة العقلية ولقد خطط لهذة العملية منذ ذلك الوقت |
Ambulanstan kaçtı, yaya gidiyor. Adamlarımız takipte. | Open Subtitles | لقد هرب من الاسعاف يجرى على قدمه ورجالنا بالمسعى |
Mutantların çoğu tünellerden kaçtı. | Open Subtitles | معظم المتحولين قد هربوا عبر سلسلة من الأنفاق |
Efendim, bunu yakaladık ama diğerleri kaçtı. | Open Subtitles | سيد , لقد امسكنا بواحد , لكن الآخرين هربوا |
Mesajı iletir iletmez salya sümük ağlamaya başladı ve kaçtı. | Open Subtitles | انفجر هذا واحده في البكاء وهرب والثاني قام بتسليم رسالته |
Bu cesedi taşıyorduk ama levazımatçı korkup kaçtı. | Open Subtitles | كنا نحمل هذه الجثة لكن الخشّاب شعر بالخوف وهرب |
Bu katil şimdi uzak bir ülkeye mi kaçtı? | Open Subtitles | أهذا القاتل قد فر الآن إلى أراضى بعيده ؟ |
Brooks, kızı etkisiz hale getirdim ama adam kaçtı. | Open Subtitles | بروكس , لقد أجهزت على فتاة لكن الشاب فرّ هارباً |
Ben 11 yaşındayken bizi terk etti ve doğudan bir Otel sahibiyle kaçtı. | Open Subtitles | لقد هربت منا عندما كنت في الحادية عشر مع رجلا من الشرق |
Ben duştayım! Gözüme sabun kaçtı! | Open Subtitles | أنا أستحم، الصابون دخل في عيناي، سأخرج حالاً |
Böyle olmasını istemiyordun belki ama dün gece kaçtı ve bekçiyle oğluna saldırdı. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد عنيت لأنه إلى لكنّه خرج ليلة أمس ومهاجم الناظر وإبنه |
Ah, Roth özel bir gemiyle kaçtı. Şimdi Miami'de bir hastanede. | Open Subtitles | روث رحل على متن يخت خاص انة فى أحد مستشفيات ميامى |
Demek bu yüzden, bir ayda iki kez evden kaçtı. | Open Subtitles | أعتقد أنه يهرب مرتين فى شهر واحد لهذا السبب |
Doğru! Tetsuo Shima isimli denek odasından kaçtı. | Open Subtitles | الولد، اسمه تيتسو شيما، هَربَ مِنْ غرفتِه. |
Demek istediğim, bu adam elinde cinayet silahıyla olay yerinden kaçtı. | Open Subtitles | انا اعنى,الرجل هرب من مسرح الجريمة مع سلاح الجريمة فى يديه. |
Ne kadar üstünkörü giyindiğini görünce senaryo okumaya olan hevesim kaçtı sanırım. | Open Subtitles | عندما أرى لباسك الغير رسمي أعتقد أن حماسي لقرائتنا اليوم قد هرب |
Şiddetle karşılık verince canavar korku ve gözyaşı içinde kaçtı. | Open Subtitles | وقد حاربته بعنف بعدها ركض الوحش بعيدا مع الدموع والخوف |
Öğlende kaçtı ve sen de bana nerede olduğunu söyleyeceksin. | Open Subtitles | لقد تمكن من الهرب عصر اليوم. وان ستخبرني أين هو. |