"kadarıyla" - Traduction Turc en Arabe

• كما
• بقدر
• حد
• مما
• حسبما
• قدر
• على ما
• حدّ
• ممّا
• بحسب
• على حسب
• ومما
• وكما
• من ما
• وبقدر

GDO'ya karşı çıkan insanlar, anladığım kadarıyla, iki ana noktadan hareket ediyorlar.
الذين يجادلون ضد الكائنات المعدلة وراثياً كما فهمت، إعتراضاتهم تأتي من شيئين

Bulduğumuz kadarıyla dişiler ve erkeklerin farklı farklı desenleri var.
والذكور والإناث أيضاً لهم، كما وجدنا، أنماط متميزة فيما بينها.

Omuriiliğimin içinde bulunan kırık kemikleri toplayabildikleri kadarıyla bir araya getirdiler.
التقطوا العظام المكسورة بقدر ما استطاعوا التي استقرت في الحبل الشوكي.

Ve New York şehrinde büyüdüğüm için, anlatabildiğim kadarıyla, koşuşturma oldukça normaldi.
وحيث أنني ترعرعت في نيويورك، فعلي حد علمي، التعجّل شيء طبيعي جدًا.

Şey, anladığım kadarıyla, bunu yapabilecek bir kişi varda, o da sensin.
حسناً، مما عرفته إن كان هناك شخص يستطيع فعل هذا، فهو أنتِ

Ama anladığımız kadarıyla söz konusu evrak bir toplantı programıymış.
ولكن حسبما فهمنا أنه المستند المقصود هو مجرد جدول اجتماعات

Ve ona bildiğim kadarıyla, tıbbi marihuananın hiçbir faydası olmadığını söyledim.
وقلتُ لها كما أعلم بأن الماريجوانا الطبية ليست ذات فائدة أبدًا.

Duyduğumuz kadarıyla insanlar gezegen üstünde deney yapılmasına çok kızıyorlar.
ويشعر الناس بالغضب عند القيام بتجارب على الكوكب، كما سمعنا.

Hatırladığım kadarıyla, bana o en açıkça bildirdiğini söylemiştin bana, dediğim gibi...
لأننى على ما أذكر انك قلت لى انه أعلن بوضوح كما قلت

Anladığım kadarıyla Meryton'daki Philips teyzenizi çok sık ziyaret ediyorsunuz.
أنت تزورين خالتك السيدة فيليبس فى البلدة بأنتظام كما فهمت

Bhutan'ın ilgili olduğu kadarıyla, biz, karbon nötr kalma sözümüzü tutacağız.
بقدر تعلق الأمر ببوتان، سنحافظ على وعدنا بأن نبقى محايدين للكربون

Ve senin kanıtlayabileceğin kadarıyla olan biten tam olarak bu.
و هذا ما حصل بالضبط بقدر ما يمكنك ان تثبت

Bildiğim kadarıyla haftaya ya da ondan sonraki haftaya bir şeyler yapacaklar ama...
بقدر ما انا اعرفة هم يقومون بشيء ما او اخر في الاسبوع القادم..

'Semiz bir buzağı'yı hatırlıyorum, ama, hatırladığım kadarıyla, hayli hassas bir hayvandı.
أتذكر أن به بقرةٌ سمينة، لكن, على حد علمي أنه حيوانٌ عاقل.

Görebildiğim kadarıyla trafik sıkışıklığına yola açan küçük bir kaza var.
يبدو أن لدينا حادث مروري وقد أوقف السيارات إلى حد الأفق

Telefon görüşmemizden anladığım kadarıyla bu yıl aileniz için epey olaylı geçmiş.
الآن مما قلتي لي على الهاتف هذا العام كان زاخر بالأحداث لعائلتك

Ancak az önce duyduğum kadarıyla, ...kız kardeşin problem yaratabilir.
ولكن مما سمعت انا خائف من ان تصبح اختك مشكلة

Anladığım kadarıyla kadınlar direk dansı kursları için çok yüksek meblağlar ödüyorlar.
حسبما فهمت، فإن النساء تدفع مبالغ طائلة لارتياد دورس رقص على العمود

Hayır, pantolonlarını bit pazarından alıyor ve sana söyleyebileceğim kadarıyla çok az yıpratıyor.
كلا, هو يرتدي بنطال رخيص جداً ,على قدر ما أستطيع إخبارك لقد انتزعها

Bildiğim kadarıyla son olaylardan sonra biraz izin yapmak istediği.
على حدّ علمي، هي تأخذ وقتا للراحة بعد ما حدث

Anladığım kadarıyla, Mekanın şartları onun çalışmasına uygun değil.
ممّا فهمتُ، لا تدعم أوضاع هذا المكان أسلوب عمله

En azından görebildiğim kadarıyla şu an kendini çok iyi kontrol ediyorsun.
يبدو أنك تسيطرين على نفسك جيداً الآن. على الأقل، بحسب ما أرى.

Anladığımız kadarıyla Goa'uld soyu ile birleşmenin tipik reaksiyonları şöyle oluyor.
على حسب علمنا أن هذا هو رد الفعل المثالي للأتصال بالجواؤلد

Anladığım kadarıyla çelik yelekli altı kişilik bir ekipleri var.
ومما أفهمه لديهم فريق من 6 أشخاص مع واقيات رصاص

Bu kadar araba kullanmak çok masraflı, gördüğümüz kadarıyla, orta hâlli aileler zor geçiniyor.
القيادة بهذا القدر الكبير أمر مكلف للغاية، وكما رأينا، كيف تعاني الطبقة المتوسطة لتحافظ على مكانتها.

Ama Regina anladığım kadarıyla sen ve kızının babası hastaneden eve döndükten kısa bir süre sonra bazı şüpheleriniz oldu.
لكن، ريجينا، من ما فهمته أنت واب ابنتك كانت لديكم شكوك بعد فترة قصيرة بعد العودة للمنزل من المستشفى. صحيح؟

Her gün! Bildiğimiz kadarıyla da bu, onları azıcık da olsa rahatsız etmiyor.
وبقدر ما يعرف أي شخص، ذلك لا يزعجهم على الإطلاق