"karen" - Traduction Turc en Arabe

    • كارين
        
    • كارن
        
    • كارِن
        
    • بكارين
        
    • ياكارين
        
    • كيرن
        
    • وكارن
        
    • ياكارن
        
    • كيرين
        
    • بيوكانان
        
    Karen ve benim aramda olanların hiç bir anlamı olmadığını anlamalısın tamam mı? Open Subtitles لكن يجب ان تفهم مهما حدث بيني وبين كارين لم يعني اي اشيء
    Karen hem doğru olmadığını söylüyor hem de deli gibi geçiştirmeye çalışıyor. Open Subtitles كارين قالت بأنها ليست حقيقة , لكنه يبدو بأنها تدعي بالغضب لتسكتني
    Komşu ilçede Karen Foley'nin verdiği bir şikayet dosyası buldum. Open Subtitles وجدت شكوى مرفوعة من قبل كارين فولي في المقاطعة المجاورة
    Dert ettiğim tek şey Lulu ve Karen'in aynı zamanda ortalıkta olmayışı! Open Subtitles أعتقد ان المشكلة تكمن في أن كارين ولولو غائبين في نفس اليوم
    Dün gece, sen ve Karen arasında neler olduğunu bilmiyorum. Open Subtitles لا أعلم مالذي حدث بينك و بين كارن ليلة البارحة
    Evet öyle, Karen ama gidip de babamın baş düşmanına da aşık olmadı. Open Subtitles حسنا نعم كارين هو ايضا لم يختر الوقوع في حب عدو ابي اللدود
    Altı ay önce, Karen Filipelli mesajla bana çıkma teklif etti. Open Subtitles أنا لم يسبق أن اهتميت بك؟ منذ ستة شهور، كارين فيليبيلي
    Karen Jones ve arkadaşı orada dün gece saat 8 civarında. Open Subtitles كارين جونز وصديقها وَصلا إلى هناك حول 8: 00 ليلة أمس.
    Karen, yatakla temas ettiyse bile, bunu yatak kesildikten sonra yapmış olmalı. Open Subtitles كارين كان يجب أن تَجيءَ إليها إتّصلْ بالنابض الصندوقي بعد هو شُقَّ.
    Karen'ın, erkek arkadaşı Benjamin ile seyahate çıkmasıyla ilgili ne hissediyorsun? Open Subtitles نعم, كيف تشعر بشأن كارين وهي ذاهبة برحلة مع حبيبها بنجامين؟
    On yıl koroda sürünürsün, sonra Karen diye biri çıkagelir. Open Subtitles وضعت عشر سنوات في جوقة و شيء من كارين يظهر.
    Geldiğimde Derek'le telefonda konuşuyordu, Karen Cartwright hakkında bir şey. Open Subtitles كانت تتحدث مع ديريك علي الهاتف شيئاً بخصوص كارين كارترايت
    Tanıdığım Karen'ın öldüğünü anlamam için bayağı bir süre geçmesi gerekti. Open Subtitles استغرقني لحظه لادرك ان كارين اللتي اعرفها قد ماتت منذ امد
    simdi Karen lütfen bunu sikici bir geçmis dersine çevirmeyelim. Open Subtitles الآن, كارين دعينا لا نحوِّل هذا إلى درس تاريخ جاف
    Güzel. Peki geçen gece Karen'ı kaybeden iki ajana ne demeli? Open Subtitles جيد ، ماذا عن العميلين الذين فقدا كارين ليلة أمس ؟
    Sadece Karen ve bir kaç önemli danışmanın giriş izni var. Open Subtitles كارين والقليل من المستشاريين لديهم القدرة على النفاذ إلى هذا المكان
    Bu, Karen Burg'ün laboratuvarından bir örnek, göğüs kanseri hücrelerinin izini basmak için mürekkep püskürtme teknolojileri kullanıyorlar ve kanserin ilerlemesi ve tedavisi üzerine çalışıyorlar. TED وهذا مثال من مختبر كارين بورغ، حيث أنهم يستخدمون تقنيات الحبر النفاث لطباعة خلايا سرطان الثدي ودراسة نموها وعلاجاتها.
    İngiltere'deki Profesör Karen J. Pine, TED هناك في الواقع بروفيسورة في المملكة المتحدة تُدعى كارين ج.
    Karen, 3 numaralı delici elektrodu kullan. Open Subtitles استخدمي القطب الإلكتروني الثاقب رقم ثلاثة يا كارين
    Karen da elbette Margo'nun o rolü beklediğinden söz etmiştir? Open Subtitles وذكرت "كارين"، بطبيعة الحال، أن "مارجو" تتوقع لعب هذا الدور؟
    Karen Swenson'ın cesedini evinden 10 mil uzakta ormanda pijamaları içinde bulmuşlar. Open Subtitles وجدوا جسم كارن سوينسن في الغابة في بيجامتها
    Evet, Karen dönmek için hazır. Open Subtitles أجل , في الحقيقة إنّ (كارِن) مستعدة للعودة
    Paul ve Karen'ın birlikteliklerinin hikayesi... oldukça eski bir hikaye herkesçe bilinir... ama kardeşime belirtmek isterim ki... bundan sorumlu olan benim... bütün gelecekte yaşayacakları mutluluklardan. Open Subtitles سبب معرفة بول بكارين هو أمرا معروفا لكل من هنا ولكننى أود إخباركم به لأنه يمنحنى الفرصة
    Ne yapıyorsun, Karen? Open Subtitles هذا يؤلم, مالذى تفعلينة بحق الجحيم ياكارين ؟
    Karen hakkında kötü hissetiğini biliyorum fakat lütfen, üstündeki negatif enerjiyi bize boşaltma. Open Subtitles أعرف أنك مازلت حزين ،على كيرن لكن ارجوك، لاتلقي سلبيتك علينا
    Hepimiz müzik bağımlısıydık, Karen ve Mike'ın birlikte şarkı kayıtları bile vardı. TED جميعنا خبراء موسيقى، وقد سجل مايك وكارن أغنيات معًا.
    Sen de annesin, Karen. Sen de olsan aynısını yapardın. Open Subtitles أنت أم ياكارن كنت ستفعلين نفس الشيء.
    CA. : Bir soru var Karen Holloway'den: Her şeyi kurmaca bir geçmişe geri döndermeyi istemek yerine değişimi bekleyen ve buna uğraşan ve Hamilton gibi geleceğe bakan bir Amerikan kültürünü nasıl canlandırırız? TED كريس أندرسن: هناك سؤال من كيرين هولوواي: كيف لنا أن نرعى ثقافة أمريكية تتطلع للمستقبل، مثل هاميلتن، والتي تتوقع وتتعامل مع التغيير، عوضا عن الرغبة أن تجعل كل شيء يعود إلى الخلف إلى ماضي ما متخيل؟
    Dürüst olmak gerekirse Karen, ihtiyacımız olan şey Bill Buchanan. Open Subtitles "لأكن صريحة يا "كارين "ما نحتاجه هو "بيل بيوكانان

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus