Benim baktığım bu kavşakta günde 3000 araba her bir yönde geçiyor, ve bu kavşakta 2 ons (56 gram) benzinin kaybı demek. | TED | التقاطع الذي رأيته يمر فيه حوالي 3,000 سيارة في اليوم في كل اتجاه, فهذه أوقيتان من الغاز ل |
kavşakta bir polis devriyesi vardı sinyazlizasyonda arıza vardı... hala arıza var | Open Subtitles | كان هناك دورية شرطة عند التقاطع هناك مشكلة في إشارة المرور مازالت هناك مشكلة |
- Bu iki kavşakta barikat istiyorum. | Open Subtitles | ـ احتاج بناية في هذا التقاطع ـ سيتم ذلك ياسيدي |
Ama bu, o kavşakta trafik lambası olması gerektiği gerçeğini değiştirmiyor. | Open Subtitles | ولكن هذا لا يغير الحقيقة انه يجد ان يكون هناك اشارة مرور فى التقاطع |
Momo sen büyük kavşakta olacaksın. | Open Subtitles | مومو في تقاطع الطرق دي لو بيتش |
kavşakta kamera var. | Open Subtitles | لدينا كاميرا مراقبة حركة المرور عن التقاطع |
Evet, bahsettiğiniz kızı kavşakta gördüm. | Open Subtitles | أجل، رأيت تلك الفتاة التي كنتم تتحدثون عنها عند التقاطع |
Tamam, bir sonraki kavşakta önlerini kesebilirsin. | Open Subtitles | حسناً، بإستطاعتك أن تلاقيهم عند التقاطع التالي |
Ama kız kardeşim o kavşakta onu gördüğünde Cindi anladı. | Open Subtitles | لكن عندما رأتها أختي عند ذلك التقاطع ,عرفت سيندي |
Merkeze ait kamyonun sürücüsü kavşakta karşılaştıklarında adamın motosikletli birini takip ettiğini söyledi. | Open Subtitles | السائق في شاحنتهم قال أنه بدا له وكأنه كان يطارد رجلاً على دراجة نارية عندما خرج على التقاطع. |
kavşakta Hiçbir trafik cam var. | Open Subtitles | لا يوجد كاميرا مراقبة مروريّة في ذلك التقاطع. |
Bir düşünün, şüpheli saklanmış bekliyor. kavşakta dururken saldırıyor ve arabalarıyla gidiyor. | Open Subtitles | فكر بالأمر حيث يكون الجاني ينتظر الضحية عند التقاطع ليتطفل ومن ثم يقود سياراتهم |
- Onları kavşakta sıkıştır. | Open Subtitles | -دعني أعقد صفقة معك -إحجزهم عند هذا التقاطع |
Güzel. Geri kalanımız kavşakta beklemedeler. | Open Subtitles | جيد , ونحن سنبقى بجانبهم عند التقاطع |
Aracı kavşakta durdurmak için trafik lambalarını kullanacağız sonra aracı devre dışı bırakmak için ağır silahlarla ateş edeceğiz. | Open Subtitles | سوف نتحكم بإشارات المرور حتى تقف المركبة في التقاطع ثم سيتم إطلاق نار من أسلحة ثقيلة لتعطيل المحرك، والقناصة يصطادون السائق |
Sonraki kavşakta Meaux tabelasını takip et. | Open Subtitles | في التقاطع التالي اذهب مياشرة الى ميوكس |
Sonraki kavşakta önünü kes! | Open Subtitles | اقطعي الطريق عليه عند التقاطع الثاني |
Şehir merkezinin şaşaasından 20 dakika uzaklıktaki Namidabashi'de bu sabah, bir adam toplumdan intikamını kavşakta trafiği yönlendirerek aldı. | Open Subtitles | هذا الصباح في "ناميداباشي" على بعد 20 دقيقة من أمجاد وسط المدينة رجل ما إقتص ثأره من المجتمع بقيامه بـ تنظيم حركة السير في هذا التقاطع. |
kavşakta dur. | Open Subtitles | توقف عند التقاطع التالي |
kavşakta eğer Harrison'u bekliyorlarsa neden seni aldılar? | Open Subtitles | لماذا ذهبت الي تقاطع الطرق باحثاً عن "هاريسون" ؟ |
kavşakta. | Open Subtitles | عند تقاطع الطرق |