"kendimde" - Traduction Turc en Arabe

    • طبيعتي
        
    • في نفسي
        
    • في وعيي
        
    • عن الوعي
        
    • على سجيتي
        
    • مغشياً علي
        
    • مشوشاً كلياً في
        
    • في أفضل حالاتي
        
    • على طبيعتى
        
    • أشعر بنفسى
        
    • بوعيي
        
    Duygularım körelmişti. kendimde değildim. Ve sen bunu kabullenmeyi reddediyorsun. Open Subtitles مُخمد المشاعر، ولم أكُن على طبيعتي وأنتِ رفضتِ قبول ذلك
    Bu sabah tıraş olmadım. Pek kendimde değilim. Open Subtitles لم أحلق هذا الصباح، لا أشعر أنني على طبيعتي
    Biliyor musun, o gün pek kendimde değildim. Bir sorun mu var? Open Subtitles أتعلم، إنني لم أكن على طبيعتي ذلك اليوم هل هناك مشكلة؟
    Her gün kendimde, senin şu an bende gördüğün şeyi görüyordum. Open Subtitles كلّ يوم، رأيت في نفسي كلّ الأوصاف التي ترينها فيَ الآن.
    kendimde değildim. Open Subtitles لم أكُن في وعيي.
    Bekaretimi kaybettiğimde kendimde değildim. Open Subtitles كنتُ غائبة عن الوعي عندما خسرتُ عذريّتي.
    Bu günlerde kendimmiş gibi hissettiğim tek zamanlar kendimde olmadığım zamanlar. Open Subtitles أعتقد أن الشيء الوحيد الذي يجعلني أشعر على سجيتي هذه الأيام هو حين لا أكون على سجيتي
    Seni uyarmalıyım. Son zamanlarda pek kendimde değilim. Open Subtitles يجدر بي تحذيرك، لم أكن على طبيعتي مؤخّراً
    Bence bu gece bende kalmalısın çünkü kendimde olan ben senin için çıldırıyorum. Open Subtitles لكنني عدت إلى طبيعتي مجدداً , لذا كنت أفكر ربما يمكنك أن تاتي إليّ , لأن أنا متشوقة لك جداً
    O zamanlar kendimde değildim. Pişmandım. Babama, kardeşime yaptıklarım. Open Subtitles لم أكن على طبيعتي آنذاك، كنتُ مُعترى بالذنب، بسبب ما فعلته بأبي.
    kendimde değildim. Open Subtitles بعد طريقة تصرفك البارحة؟ لم اكن على طبيعتي
    kendimde değil gibiydim, kontrol edemediğim bir öfke vardı. Open Subtitles غضب لا يمكن السيطرة عليه، كما لو لم أكن على طبيعتي
    Biliyorum, biliyorum ki son birkaç aydır pek kendimde değildim. Bana bir şey enjekte... Open Subtitles أعلم أنّي لم أكُن على طبيعتي خلال الأشهر القليلة الخالية.
    - Çok bir şey değil. Sadece bir his. kendimde olmadığım hissi. Open Subtitles ليس الكثير، إنّما هو شعور، شعور بأنّي لستُ على طبيعتي.
    Yardım etmek istedim, ama uyandığımda gerçekten kendimde olmam. Open Subtitles أردت المساعده لاكن انا لست علي طبيعتي عندما استيقض
    Sen bende, benim kendimde gördüğünden çok daha fazlasını gördün. Open Subtitles أنكِ رأيت المزيد فيّ أكثر مما رأيت يوماً في نفسي
    kendimde değildim. Open Subtitles لم أكن في وعيي.
    - Bilmiyorum çünkü... - ...o sırada kendimde değildim. Open Subtitles لا أعلم لأنني كنت غائب عن الوعي وقتها
    kendimde değildim baba. Aklımın sadece yarısı oradaydı... Open Subtitles لم اكن على سجيتي يا ابي لقد كان نصفي فقط هناك
    Tam kendimde değildim herhalde. Open Subtitles بالتأكيد كان مغشياً علي تقريباً
    Ama olamaz, kendimde bile değildim, değil mi? Open Subtitles ولكن لا يُـعقل أن يكون صحيحاً... . لقد كنتُ مشوشاً كلياً في تلك اللـّيلة.
    Çünkü aç olduğumda kendimde değilimdir. Open Subtitles لأني لا أكون في أفضل حالاتي عندما أكون جائعاً
    Hayır, bir kez öldürdüm ama o zaman kendimde değildim. Open Subtitles بلىذاتمرة.. و لكنـّي لمّ أكن على طبيعتى.
    Son günlerde kendimde değilim. Open Subtitles لم أكن أشعر بنفسى فى الآونة الأخيرة
    Doğrusunu söylemek gerekirse, aylardır kendimde değilim. Open Subtitles الحق يقال, لم أشعر بوعيي من عدة أشهر

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus