Kolombiya'daki bütün kokaini getirseler, sana benim gecemin ızdırabını çektirmem. | Open Subtitles | تَعْرفُ، أنا لا أَضِعَك خلال مسائي لكُلّ الكوكا في كولومبيا. |
Her neyse. Bize Kolombiya'daki Meksikalı arkadaşlarımızla birlikte para kazandıracak bir yöntem. | Open Subtitles | على أية حال، يَتضمّنُنا نَجْعلُ بَعْض المالِ مَع أصدقائِنا المكسيكيينِ مِنْ كولومبيا. |
Burnuna çekmek için, para veya çubuk filan kullanırsın. Kolombiya'dan gelirler. | Open Subtitles | وقد تستخدم اوراق نقدية للقيام بهذا , وهي تأتي من كولومبيا |
Senin, annene bir gün Kolombiya'nın başkanı olacağını söylediğini duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت سابقًا تخبر والدتك بأنك ستصبح رئيسًا لـ كولومبيا |
Escobar "Amerika'da bir hücre yerine Kolombiya'da bir mezarı tercih ederim" demişti. | Open Subtitles | إسكوبار قال : أفضّل حفرة في كولومبيا عن زنزانه في الولايات المتحدة |
Ajan Gibbs Kolombiya konusunda deneyimli olduğu için başa getirildi. | Open Subtitles | وضعت وكيل جيبز المسؤول بسبب مسبقة منه الخبرة في كولومبيا. |
Kolombiya hükümetiyle bazı rafinerilerin inşaatını yapabilmek için arabuluculuk yapmamı istiyolar | Open Subtitles | قامو بتعييني لعمل صفقه مع حكومة كولومبيا للسماح بانشاء عدة مصافي |
Bogota şehrini uçurumun kıyısına sürükledi ve Kolombiya hükümetine ihtar çekti. | Open Subtitles | وضع مدينة بوغوتا على حافة الخطر وحكومة كولومبيا في حالة تأهب |
Bu sizi, Kolombiya'nın başkanını ölüm mangasıyla aynı kefeye koyuyor. | Open Subtitles | بل يضعك كرئيس كولومبيا في نفس المستوى مع فرقة إعدام |
Kolombiya halkı, size yeni başkanınız Pablo Escobar'ı takdim ediyoruz. | Open Subtitles | يا أهل كولومبيا نقدم لكم رئيسنا الجديد ، بابلو إسكوبار |
ABD'den Meksika'ya Kolombiya'dan Uruguay'a kadar tüm Amerika çapında değişim rüzgârları esiyor. | TED | وعبر الأمريكيتين،من الولايات المتحدة والمكسيك ،إلى كولومبيا والأرغواي، فإن التغيير بدأ يلوح في الأفق. |
Bugün söyleyeceğim ilk kelimeyi çok düşündüm. Ve "Kolombiya" demeye karar verdim. | TED | فكرت كثيراً عن الكلمة الأولى التي سأقولها اليوم، وقررت أن أقول "كولومبيا". |
Bilmiyorum kaçınız Kolombiya'yı ziyaret ettiniz fakat Kolombiya, Brezilya'nın hemen kuzey sınırında. | TED | والسبب أنني لا أعلم كم شخصاً منكم قد زار كولومبيا، ولكن كولومبيا تقع إلى شمال البرازيل. |
Nukakların topraklarını uyuşturucu tacirleri ele geçirdi ve Nukaklar doğu Kolombiya'da, parklarda dilenci olarak yaşıyorlar. | TED | تجار المخدرات أخذوا أراضي النوكاك وأصبحوا متسولين في الحدائق العامة شرق كولومبيا. |
etrafında üç izole kabile yaşıyor ve Kolombiya Hükûmeti ve meslektaşlarımız sayesinde alan genişletildi. | TED | وكانت محاطة بثلاث قبائل منعزلة وبفضل حكومة كولومبيا والزملاء الكولومبيين تمت توسعتها. |
Gabriel García Márquez, Muhafazakâr ve Liberal siyasi partiler arasındaki sivil çatışmalardan ayrı olarak parçalanmış bir Kolombiya'da büyüdü. | TED | نشأ غابرييل غارسيا ماركيز في كولومبيا التي مزقتها الصراعات الأهلية بين المحافظين والأحزاب السياسية الليبرالية. |
Nick bu işe devam etti ve şuan Kolombiya'da profesör. | TED | بدأ نيك في ذلك، وهو أستاذ في كولومبيا حاليا. |
Kolombiya büyüyor, Kolombiya üzerinde çok aramalar var. | TED | إنفجار كولمبيا، فجأة الكثير من البحث حول كولمبيا. |
Ama esas niyeti, Kolombiya'lılarla... işi soğutmaktı. | Open Subtitles | و لكن كان من اللافت للانتباه أنه كان يوماً مناسباً لتهدئة الأمور مع الكولومبيين |
Guatemala, Nikaragua, Kolombiya'ya doğru giderdim, | Open Subtitles | تعلم، كُنت سأتمكن من الوصول إلى غواتيمالا، نيكاراغوا، كلومبيا |
Bu Kolombiya kahvesi mi yoksa Etiyopya mı belki de Sumatra? | Open Subtitles | هل هذا كولومبي مشوي ، أو من اثيوبيا أو ربما هو من سومطره ؟ |
Kolombiya hükümeti kararını değiştirmeden önce uçağa binsek? - Tony haklı. | Open Subtitles | أود أن أكون على متنها قبل أن تغير الحكومة الكولومبية رأيها. |
Kolombiya'dan bunlarla yürüyüp göç etti. | Open Subtitles | انهم يمشي فيها اميال طويلة بكولمبيا |