Söyler misiniz, kendinizi bir şarap meraklısı olarak görüyor musunuz? | Open Subtitles | أخبرني أيها الوكيل , هل تعتبر نفسك عاشقاً للنبيذ ؟ |
Bak, beni ilgilendirmez, ve sorduğum için affet, ve burnumu sokmam istemem, ama, kendini mutlu biri olarak görüyor musun? | Open Subtitles | حسناً، حسناً هذا ليس من شأني، وسامحني على السؤال و لا أقصد ألتطفل لكن هل تعتبر نفسك شخصاً سعيداً ؟ |
Pekala, kendinizi bir takım oyuncusu olarak görüyor musunuz? | Open Subtitles | حسناً . هل تعتبرين نفسكِ متعاونة مع الفريق؟ |
Bak, sen kaybettin ama ülkenin yarısından fazlası seni başkanları olarak görüyor. | Open Subtitles | اسمع، لقد خسرت لكن لا يزال نصف الشعب يعتبرك رئيسه |
Hükümet bu insanları alâkasız olarak görüyor. | Open Subtitles | اعتبرت الحكومة هؤلاء الناس ليسوا ذي صلة. |
Bence Elis, insanların budalalıklarından çekinmeyi ikiyüzlülük olarak görüyor. | Open Subtitles | أعتقد أن إليس يرى أن ردة فعلنا المذعورة حول حماقة الإنسان والبشر ما هو إلا نفاق |
Babama asla söyleyemeyeceğim şeyler yapmaya geldik çünkü beni hâlâ cici kız olarak görüyor. | Open Subtitles | نحن جئنا لنفعل الأشياء , التي لا أستطيع أن أخبر أبي بها لأنه يعتقد أنني فتاه جيده |
ve albümümüz çıktığında ilk birkaç haftada 25,000 kopya sattı ve plak şirketi bunu bir fiyasko olarak görüyor. | TED | و تباع منها حوالي 25,000 نسخة في الأسابيع القليلة الأولى، والشركة تعتبر هذا فشلاً. |
Bay Krieger,Bay Morrisonu gerçekten bir şaman olarak görüyor musunuz? | Open Subtitles | سيد.كريجر هل تعتبر حقا السيد.موريسون الشامان؟ |
Ve şu anda şaşırtıcı bir şekilde çok sayıda taraftarınız... sizi bir kahraman olarak görüyor. | Open Subtitles | على الرغم من ذلك، وبالنسبة لعددكبيرومفاجىءمنمؤيدينا، أنتَ تعتبر بطلاً. |
Hükümet bu insanları alâkasız olarak görüyor. | Open Subtitles | الحكومّـة تعتبر هؤلاء الاشخاص لا صِلة لهم بالموضوع |
Amerika Hükümeti, bazı devrimcileri terörist olarak görüyor. | Open Subtitles | الحكومة الأمريكية تعتبر الثوّار إرهابيين |
Bayan Kane, bunu eşinizin en büyük başarısı olarak görüyor musunuz? | Open Subtitles | سيدة " كين " هل تعتبرين هذا أعظم إنجازات زوجك ؟ |
Kocanızı terörist olarak görüyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعتبرين زوجكِ إرهابياً؟ |
-Seni bir elçiden fazlası olarak görüyor. | Open Subtitles | نعم. إنه يعتبرك أكثر من مجرد سفير. |
Yine de bazıları seni skandalın bir kurbanı olarak görüyor. | Open Subtitles | ولكن... يعتبرك البعض ضحيةً للفضيحة |
Hükümet bu insanları alâkasız olarak görüyor. | Open Subtitles | اعتبرت الحكومة هؤلاء الناس ليسوا ذي صلة. |
İktidarsızlığı evrimi önlemek amacıyla dişilik hormonları tarafından yapılan bir saldırı olarak görüyor. | Open Subtitles | هو يرى أن عجزه الجنسي كهجوم هرمونات أنثوية لمنع التطور. |
Beni hâlâ harika vücutlu, beleşçi gazi olarak görüyor. | Open Subtitles | هو يضل يعتقد أنني فريلودينغ المخضرم مع ميزات مثالية |
Beni kocaman, kötü bir kapitalist olarak görüyor ve-- | Open Subtitles | ويعتبرني رأس مالي سيء... |
Ve şimdi de bizi bir tehdit olarak görüyor. | Open Subtitles | والآن هو يعتبرنا كنوع من تهديد. |
Kurallara karşı geldi ve babası artık onu bir sorumluluk olarak görüyor. | Open Subtitles | لقد تخطى الحواجز ووالده يعتبره الان شوكة في ظهره. |
Başkan seni şemsiyesi altındaki biri olarak görüyor. | Open Subtitles | العمدة يفكر بأنك واحد ممن يعتبرهم تحت مظلته |
CIA' den birçok kişi hala onu tehdit olarak görüyor. | Open Subtitles | الكثير من في وكالة الاستخبارات المركزية لا يزالون يعتبرونه تهديداً |
İnsanlar burayı kestirme yoldan bir şeyi yapmanın hoş görüldüğü veya hayattan uzaklaşıldığı veya yanlış olduğunu bildiği şeyleri yapabildiği bir yer olarak görüyor. | Open Subtitles | الطريقة يرى الناس هذا المكان كذريعة لاتباع أساليب ملتوية أو الانقطاع عن الحياة أو تفعل أشياء أنهم يعرفون مخطئون |
Kesin olan tek şey, Dünya'yı planına karşı bir tehdit olarak görüyor. | Open Subtitles | ويمكن للمرء أن يفترض أنه يرى الأرض كتهديداَ لخطته. |
İnsanlar kendilerini emsalsiz ve kendilerine yeten sistemler olarak görüyor ama biz parçaların bir bütünüyüz. | Open Subtitles | الناس ترى أنفسها فريدة مكتفية ذاتياً، ولكننا مجرد مجموعة من قطع الغيار |