Bu da hepimizin aynı çatı altında olmamız gerektiği anlamına geliyor. | Open Subtitles | و هذا يعني أننا ثلاثتنا يجب أن نكون تحت سقف واحد |
İşimde insanlarla kim olduğumuz, kim olmamız gerektiği ve iyileşmemizin nasıl göründüğü hakkında konuşmakla çok vakit harcıyorum. | TED | أمضي الكثير من الوقت في عملي في التحدث مع الناس عمَّن نكون، وما يجب أن نكون عليه وكيف تبدو سيرورة تعافينا. |
Bizim roket bilim adamları veya nobel ödülü sahibi gibi birşey... olmamız gerektiği konusunda şüphelerim var... | Open Subtitles | ينتابنى شك فى أننا يجب أن نكون علماء صارخين أو فائزين بجائزة نوبل للسلام أو شىء كهذا |
Ellie! Birlikte olmamız gerektiği için değil, | Open Subtitles | إللى أنا لا أريد أن نبقى سويا لأنه يجب علينا |
Yani, hepimiz olmamız gerektiği gibi yaratılmışız diye düşünüyorum. | Open Subtitles | حسنا ,انا اشعر اننا كلنا صنعنا الطريق الذي يجب ان نكون فيه |
Anlatmak istediğim şey, biraz daha disiplinli olmamız gerektiği. | Open Subtitles | كل الذي اعنيه ، انه يجب علينا ان نكون منتظمين |
Tüm söyleyeceğim böyle bir durumda herşeye hazırlıklı olmamız gerektiği. | Open Subtitles | كلّ ماأقوله أننا يجب أن نكون مستعدّات في حال حاول أن يفعل شيئاً |
Tek söylediğim tedbirli olmamız gerektiği çünkü daha güvende sayılmayız. | Open Subtitles | كل ما أقوله يجب أن نكون حذرين لأننا لسنا في مأمن على وَجهِ التحدِيد لا نملك أي خيار آخر |
Felaket habercisi ağzımla söylemeye çalıştığım şey dikkatli olmamız gerektiği. | Open Subtitles | حسناً، كل ما أقوله بفمي المسيء الصغير هذا هو أننا يجب أن نكون حذرين جداً |
Saat 6'da bitiş çizgisinde olmamız gerektiği için... ..ve oraya ilk gidebilmek için ek puanlar olduğu için çok yoğun bir öğleden sonra oldu. | Open Subtitles | بما انه يجب أن نكون عند نقطة النهاية في الساعه السادسه ,وكنا على الطريق الصحيح للوصول في الوقت المناسب أصبح الوضع مزدحماً جدا بعد الظهر |
Bizi birlikte bulacak, Laura her zaman olduğumuz gibi, her zaman olmamız gerektiği gibi, her zaman olacağımız gibi. | Open Subtitles | ... (سيجدنا معاً ، يا (لورا ، كما كنا دائماً .. كما يجب أن نكون دائماً كما سنكون دائماً |
Ellie! Birlikte olmamız gerektiği için değil, | Open Subtitles | (إلي ) أنا لا أريد أن نبقى سويا لأنه يجب علينا |
Yunus gibi hayvanlar için deniz koruma alanlarını düşünürsek, bu, iyi huylu aktiviteler için oldukça bilinçli olmamız gerektiği anlamına gelir. | TED | لذا فعندما نفكر في المحميات البحرية التي تستهدف الدلافين فان هذا يعني اننا يجب ان نكون واعين لتلك النشاطات التي يمكن ان تنشط في قرب تلك المنطقة |
Şimdi size gördüğüm dünyadan, karşılaştığımız problemlerden ve fırsatlardan bir manzara sunacağım; ardından da tüm bunların karşısında iyimser mi yoksa kötümser mi olmamız gerektiği sorusunu soracağım. | TED | سوف احاول ان اعطيكم نظرة على العالم كما اراه عن المشاكل و الفرص التى نواجهها ومن ثم سوف اسال سؤال " هل يجب ان نكون متفائلين ام متشائمين ؟" |
Anlatmak istediğim şey, biraz daha disiplinli olmamız gerektiği. | Open Subtitles | كل الذي اعنيه ، انه يجب علينا ان نكون منتظمين |