"ona yardım etmeye" - Traduction Turc en Arabe

• مساعدتها
• مساعدته
• مُسَاعَدَته
• بمساعدته
• أن أساعده
• مُساعدته

Beni gıcık eden şey gerçekten Ona yardım etmeye çalışmamdı.
أتعلم، الشئ الذي يثير حنقي أنني كنت أحاول مساعدتها فعلاً

Ona yardım etmeye çalıştığını biliyorum ama çok geçti artık.
أعلم أنك كنت تحاول مساعدتها ولكن كان ذلك متأخر جدًا

Ailelerimizin yakınlığı yüzünden Ona yardım etmeye çalışmanı anlıyorum bu güzel, anlayabiliyorum ama kendine dikkat et, her şeyi mahvetme.
أنا أتفهم أنك تحاول مساعدته بسبب عائلتنا و عائلته هذا لطيف و اتفهمه و لكن راقب نفسك لا تفسد أى شيء

Aaron uyum sağlamakta zorlanıyor. Yani, Ona yardım etmeye çalıştım.
لديه صعوبه في التكيف أعني كنت أحاول مساعدته

Ona yardım etmeye çalışan birini öldürmenin yararı olmaz.
لا فائدةَ من قَتْل شخص يحَاوَلَ مُسَاعَدَته

Kaybının üstesinden gelmek için, Ona yardım etmeye çalışmaktan başka hiçbir şey yapmadım.
لم أفعل شيئاً سوى مساعدتها في تجاوز ما خسرته

Ona yardım etmeye çalışıyordum ama sonra her şey büyük bir yanlış anlaşılmaya dönüştü.
كنت أحاول مساعدتها وتحول الأمر لسوء فهم كبير

Bulabilmesi için Ona yardım etmeye çalıştım ama şansımız yaver gitmedi.
كنت أحاول مساعدتها للعثور عليها لكن بدون جدوى

Onuna beraber çalışan, Ona yardım etmeye uğraşan kişilere bile yalan söylemiş.
أعني، كذبت على الناس الذين كانوا يعالجوها الذين كانوا يحاولون مساعدتها

Ona yardım etmeye çalıştınız. Adama da neyle vurdunuz?
حسنا ، حاولت مساعدتها ، و أنت ضربت الرجل بماذا ؟

Beşinci Kol anneme saldırdı. Devamlı Ona yardım etmeye çalışıyorum ama bana izin vermiyor.
هوجمتْ والدتي من الرتل الخامس، و أنا أحاولُ مساعدتها لكنّها لا تسمحُ لي.

Ona yardım etmeye çalıştım. Ama sadece uzaklaştırmayı başardım.
حاولت مساعدتها ولكن نجحت فقط في إبعادها عني

Korumaya saldırması başka bir şey Ona yardım etmeye çalışan birine saldırması bambaşka bir şey.
حسنا، أنها شيء واحد للذهاب بعد حارس. أنها آخر للهجوم على شخص ما يحاول مساعدتها.

Ona yardım etmeye çalıştım. Her şeyi doğru yaptığımı zannediyordum.
حاولت مساعدته, اعتقدت اني فعلت كل شئ بشكل صحيح

Eğer Ona yardım etmeye çalışmayı düşünüyorsan, unut bunu.
إذا كنت تفكر في أن تحول مساعدته انس الأمر

Edebileceğim zaman Ona yardım etmeye çalışırım, o yüzden bu eşyaların bazılarını dükkânında saklayacağım.
إنني أحاول مساعدته عندما أقدر لهذا أحتفظ بتلك الأشياء في المحل

Ben sadece Ona yardım etmeye çalışıyordum.
أنا كُنْتُ فقط أُحاولُ مُسَاعَدَته

Tek bildiğim; tutumumuzu değiştirip Ona yardım etmeye başlamazsak hepimiz bunun bedelini ödeyeceğiz.
ما أعرفه هو أننا لم نغير هذا و بدأنا بمساعدته سندفع الثمن جميعنا

- Ona yardım etmeye çalıştım.
حاولت أن أساعده

Ark'taki bu işte Ona yardım etmeye çalıştın mı?
و أنت تحاول مُساعدته للعمل بهذه الظيفة هنا بـ " أرك " ؟