Kurtarmaya da çalışmayın, parçalama programı kullanıyorum. | Open Subtitles | ولا تحاول إسترجاعهم لقد استخدمت برنامج التمزيق |
Kurtarmaya da çalışmayın, parçalama programı kullanıyorum. | Open Subtitles | لا تحاول إستعادتهم لقد استخدمت برنامج التمزيق |
Aynı zamanda, kurbanın parçalama makinesindeki parçalanmış belgelerin birazını birleştirebildim. | Open Subtitles | وفي هذه الأثناء، تمكنت من إعادة تركيب .بعض الوثائق من آلة التمزيق الخاصة بالضحية |
Bunu kağıt parçalama makinesinde sıkışmış halde buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت هذه محصورة في ماكينة تمزيق الاوراق |
Radyasyon ve çoğu kemoterapi şekilleri hücre DNA'sını parçalama ya da (bozuk DNA'yı) kopyalayan mekanizmaları bozma yoluyla çalışır. | TED | إن العلاج الكيميائي و الإشعاعي يعتمد في اسلوب معالجته على تمزيق الحمض النووي في الخلايا أو إعطاب آلية التناسخ و الإنقسام الخلوي |
parçalama işlemini başlatacağım. | Open Subtitles | سأقوم ببدء عملية الإنشقاق |
parçalama işlemi başlatılıyor. | Open Subtitles | بدء تسلسل الإنشقاق الآن |
Tabii o hiç bir araba parçalama dükkanında çalışmadı. | Open Subtitles | بالطبع,هو لم يعمل أبداً في ورشة لتفكيك السيارات المسروقة |
parçalama yerinde bana katılacağına söz vermişti | Open Subtitles | لقد وعدتني أن تنضمّ إليّ عند محطّة التمزيق. |
Dr. Brennan, katilin kullandığı parçalama aletini saptamaya başladım. | Open Subtitles | د. (برينان) لقد بدأت بتشخيص آلة التمزيق التي استخدمها القاتل |
Böylece parçalama partisi düzenlerler. | Open Subtitles | نعم، لكي يقيموا حفل تمزيق هناك |
Elbiselerini parçalama isteği uyandıramadı mı? | Open Subtitles | ألم تشأ تمزيق ثيابها عنها؟ |
Pekâlâ. parçalama işlemini başlatın. | Open Subtitles | حسنٌ بدء تسلسل الإنشقاق |
parçalama işlemini başlatın. | Open Subtitles | بدء تسلسل الإنشقاق |
Mitchell Sullivan bunu parçalama dükkanındaki arabanızda bulmuş. | Open Subtitles | ميتشيل سوليفان) وجده في سيارتك) في ورشته لتفكيك السيارات |