Bende bir ilk olarak Ulusal parlamentoda konuşmak için davet edildim. | TED | لذلك للمرة الأولى ، دعيت للتحدث أمام البرلمان الوطني |
Yani parlamentoda, ki halk adına konuşur, bir yasa tasarısı var. | Open Subtitles | لذا فى البرلمان الذى يتكلم باسم الناس هناك ضريبة تعرف بفعل التعاقب. |
Yeni parlamentoda sizin Kraliyet Bütçesinden çıkarılmanız için bir oylama devam ediyor. | Open Subtitles | كلا, سيدي. إن قراراً في البرلمان سينتقل للتصويت, يُطالب بالحجر عليك |
Hayır, kesinlikle değil. parlamentoda meseleye bizzat açıklık getirdim. | Open Subtitles | ليست على الاطلاق، لقد استفسرت بنفسى عن الموضوع فى البرلمان |
Bir çok kez parlamentoda konuşmacı oldunuz. Basına da söylediniz. | Open Subtitles | لطالما وقفت ِ في البرلمان و قلت ِ هذه الجملة بنفسك للإعلام |
parlamentoda herkes Nyborg'un dönüp dönmeyeceğini tartışıyor. | Open Subtitles | الكل في البرلمان يتسائل ان كانت نيبورغ ستعود للعمل |
parlamentoda Hesselboe'yu göreceğim, orada görüşebiliriz. | Open Subtitles | قد نلتقي عندما اذهب لمقابلة هيسيلبو في البرلمان |
parlamentoda hiçbir şeyi kabul ettiremediğin ve canlı yayında Svend Age'nin dolduruşuna geldiğin için. | Open Subtitles | انت منزعجة لانك لاتستطيعين فرض شيء على البرلمان |
Efendim, parlamentoda işleri farklı yürütüyorlar. | Open Subtitles | سيدي، يقومون بالإشياء بشكل مختلف في البرلمان. |
- İşin, onu parlamentoda yapacağı konuşmasına hazırlamaktı. | Open Subtitles | كانت مهمتك ان تقوم بتحضيره للحديث امام البرلمان |
Biz burada konuşurken parlamentoda bu mevzuat tartışılıyor. | Open Subtitles | إن التشريع يمر على البرلمان بينما نتحدث الآن |
Bu da parlamentoda ve kilisede büyük tepki topladı. | Open Subtitles | وهذا ما سبب غضباً في البرلمان وفي الكنيسة |
Burada balık gibi içiyorsun ve parlamentoda "İçkiyi yasaklayın, Gujarat'ı kurtarın" diye slogan atıyorsun. | Open Subtitles | أنت تشرب كسمكة هنا وفي البرلمان تبدأ في ترديد الشعارات أمنعوا الخمور أنقذوا غوجرات |
Bugün parlamentoda hizmetçilerin dayak yemesini tartışacaklar. | Open Subtitles | في البرلمان اليوم، سيناقشون مسألة ضرب الخدم |
Zırh, payetler ve kırılmış mücevherlerden yapıldı ve Oliver Cromwell'in 17. yüzyılda yasaklamasından sonra parlamentoda giyen ilk kişi bendim. | TED | إنه مصنوع من درع وترتر ومجوهرات مكسورة وقد كنت أول شخص يرتدي درعاً في البرلمان منذ أن منع اوليفر كرومويل ذلك في القرن السابع عشر |
parlamentoda çoğunluklardır Ve | Open Subtitles | معظم نواب البرلمان سيستغلون الوضع |
Hepimiz, Danimarka milleti, oy verme hakkımızı kullanıp parlamentoda kimlerin yer alacağını belirliyoruz. | Open Subtitles | , جميعنا , جميع الشعب الدنماركي ... الذي لديه حق التصويت لمجلس البرلمان من أيضاً ؟ |
Beni esas rahatsız eden yanlış bilgilendirildiğim... bu saçmalıkları parlamentoda... bizzat benim savunacak olmam... | Open Subtitles | ولكن ما يغضبني أكثر بأنني من.. سوف يقف ضمن البرلمان... وإذا ما كنتُ مطّلعاً بشكل خاطئ... |
Baban sana parlamentoda bir iş ayarlayabilir. | Open Subtitles | يمكن لأبيك أن يجعلك عضو فى البرلمان |
Boston halkı, eğer parlamentoda temsil ediliyorsa, vergi vermek için sıraya girmeli tabii ki. | Open Subtitles | بالطبع شعب "بوسطن" سيطرح دفع الضرائب إن كان ممثلهم في البرلمان |