Aramızdaki herkes prensesin ülke yönetimi için en iyi seçenek olduğunu düşünmüyor. | Open Subtitles | لسنا جميعا متأكدين أن الأميرة ميا هي الشخص المناسب لحكم دولتنا العظيمة |
Ardından ejderha, Kensei'nin sarayına gelmiş ve prensesin hayatını istemiş. | Open Subtitles | , بعدها جاء التنين إلى قصره و طلب حياة الأميرة |
Kapıdaki bekçilere, prensesin seni uyumak için dışarı yolladığını söyle. | Open Subtitles | اخبري الحراس علي البوابه ان الأميرة ارسلتك لكي تنامي بالخارج. |
Sevgili Tanrım, Büyükannem hep hayatıma bir prensesin gireceğini söylerdi. Ama bugün bir hizmetçi bile gelmedi. | Open Subtitles | اللهي العزيز، جدتى دائماً تَقُولُ هناك أميرة سَتَجيءُ إلى حياتِي |
O senin Afrikalı prensesin değil, o ikimizin yarı Afrikalı, yarı Latin prensesi. | Open Subtitles | هي ليست أميرتك الأفريقية الصغيرة إنها أميرتنا نصف الأفريقية نصف اللاتينية الصغيرة |
prensesin sigara içmeye hakkının olduğunu destekleyen hayalet ve gulyabanilerle ilgili hikâyeler. | Open Subtitles | عن الاشباح والاقزام يدعمون الاميرة في التدخين |
Doktor, prensesin odasına gözlerinde parlayan altın ile yaklaştı. | TED | وصل الطبيب إلى مقصورة الأميرة طامعًا بالذهب. |
Kutsal Majesteleri, prensesin batıl inancı, o gül ağacının merkezinde toplanıyor. Ona dokunun. | Open Subtitles | سمو جلالة الملك ، خرافة الأميرة تتركز على تلك الشجرة الوردية , تفشل إذا لم تلمسها |
prensesin tacın varisi olduğunu sana hatırlatmalıyım. | Open Subtitles | لابد أن أذكرك أن الأميرة هى الوريث الأقرب إلى العرش |
Elçilikten prensesin şehir dışında olduğuna dair bir söylenti duyuyorum. | Open Subtitles | ثم أسمع شائعة من السفارة بأن الأميرة فى البلدة |
Goffredo, prensesin büyük oğlu. Düşünsene, daha 17 yaşında. | Open Subtitles | غوفريدو هو أصغر أبناء الأميرة إنه في السابعة عشر تخيلي ذلك |
Anlıyorum ki, aşk bir prensesin sahip olamayacağı bir lüks. | Open Subtitles | أنا أدرك الآن أن الحب شئ ترفيهى لا تستطيع الأميرة الحصول عليه |
evet...umutsuzca... prensesin benimle evlenmesini emredeceksin. | Open Subtitles | .أجل. التعديلات الحرجة أنت ستأمر .الأميرة بأن تتزوجني |
Sevgili prensi savaşta ölen prensesin... hikayesini bilir misiniz? | Open Subtitles | هل تعرف قصة الأميرة التي يموت أميرها المحبوب بالمعركة ؟ |
Ama prensesin önünde böyle davranılmaz ki. | Open Subtitles | ولكن ليست هذه هي الطريقة المناسبة للحديث أمام الأميرة |
Bir zamanlar bir prenses varmış ve bu prensesin bir sürü güzel elbisesi varmış. | Open Subtitles | ذات مرة كانت هناك أميرة وكان لديها الكثير من الفساتين الجميلة |
Böylece masalcı kendine bir kalenin kralı olduğu ve kollarında güzel bir prensesin olduğu bir dünya yaratmış. | Open Subtitles | القصة تتحدث عن ملك قابع في قلعته وكان متزوج من أميرة فائقة الجمال |
Acaba prensesin hain büyücü kadınla hepimizi yok etmeyi planlıyor olabildiğini hiç düşünmediniz mi? | Open Subtitles | ألم يخطر ببالك أن تكون أميرتك تلك متآمرة مع المشعوذة الغريبة لتدميرنا جميعًا؟ |
ejderha ve prensesin... nasıl oraya gittiğini bilmek isterler. | Open Subtitles | لكن النساء تحب ان تعرف كيف اختطف التنين الاميرة |
Savaşçı prensesin saldırısına uğramışlar diye duydum ben de. | Open Subtitles | لقد سمعت انهم اخدو جرعه كبيره من الاميره المحاربه |
Dün, mezarda prensesin bir resmini gördüm. | Open Subtitles | لكن البارحة رَأيتُ في قاعِ التوابيتَ صورة متشابهة تمام للأميرة المرسومة |
Küçük bir prensesin de sığabileceğine eminim. | Open Subtitles | أنا واثقة أنّها تتّسع لأميرة صغيرة أيضاً |
Ama yarın, prensesin misafirleri olacak. | Open Subtitles | إن الأميره تنتظر الزوار المهمون هنا غداً. |
Madem öyle şu anda Veliaht prensesin ölümünün ardındaki gerçeği açıklayayım. | Open Subtitles | اذاَ من الان فصاعدا ساكشف الحقيقة وراء حادثة مقتل وليه العهد |
Her prensesin istediği şeyi istiyorum. Sonsuza dek mutlu yaşamak. | Open Subtitles | اريد ما تريده كل اميرة ان تعيش فى سعادة الى الأبد |
Beni tek kelimeyle ifade edersek, Jacky'cik, ve küçük prensesin de buradayken... | Open Subtitles | تفوه بكلمة واحدة بخصوصي .. وستصبح اميرتك الصغيرة هنا |
Şey, bir prensesin böyle bir yerde ne işi var. | Open Subtitles | حسنا ,ليس للأميره شأن في بيت ذو سمعه سيئه |
Fakat prensesin biri İlahi Ağaç'ın gücünü elde edip savaşı kazanma arzusuyla ağacın meyvesini alıp yemiş. | Open Subtitles | ولكن أحد الأميرات التي اعترتها الرغبة بنيل قوة شينجو لحصد النصر في الحرب قامت بقطف الثمرة المحرمة وتناولتها. |
Sen prensesin çiçeğini kopardığın için Leo birlik kuramayacak. | Open Subtitles | لأنك سَلبتَ الأميرةَ الملك ليو, لا يَستطيعُ تَشكيل تحالفُه. |
Bu prensesin kim olduğunu bilmiyorum ama onu sonra da arayabilirsiniz. | Open Subtitles | بالرغم من انى لا اعرف من تلك التى قد تكون ولية العهد لكن اعثروا عليها المره القادمة |