Ama eğer bunu başka bir veriyle karşılaştırabilirseniz, aslında FBI ajanının rolünü tekrar oynuyor ve herşeyi biraraya topluyor olursunuz. | TED | ولكن إن استطعت ربطها مع البيانات الأخرى، فعندها مبدئياً تعيد لعب دور عميل مكتب التحقيق الفيدرالي. وبوضع كل ذلك معاً. |
Baba rolünü daha önce oynadın zaten. Melodramlar sıkar beni. | Open Subtitles | لقد لعبت دور الاب مرة حتى الآن الميلودراما تشعرني بالملل |
Hiçbir yönetmenin ona rolünü bu kadar çabuk ifade edemediğini söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني أنه لم يسبق لمخرج أن أشركها في دور بهذه السرعة |
O kadın beni ve üçüncü çiftçi rolünü asla anlayamamıştı. | Open Subtitles | تلك الإمرأةِ أَبَداً مفهومةُ ني أَو الدور عددِ مزارعِ ثلاثة. |
Kim olduğumu söyle Messala, ve kendi rolünü de küçümseme. | Open Subtitles | أخبره من أكون ميسالا و لا تتواضع و تغفل دورك |
Yani, herkesin önünde, kadınsılığı reddederek rolünü oynuyordu, değil mi? | TED | أترون، علنًا، كان يلعبُ دوره فقط، برفضه الأنوثة، أليس صحيحًا؟ |
Misaki-san düzgünce var olmayan öğrenci rolünü sürdürseydi hiç kimse ölmek zorunda kalmazdı. | Open Subtitles | ،لو أن ميساكي التزمت بدور غير الموجود كما اتفقنا لما مات أي أحد |
Ve bu gece ilişkide erkek arkadaşı üşütüp yatağa serilen kadın rolünü oynuyordum. | Open Subtitles | والليلة, كنت اؤدي دور المرأة بالعلاقة الرائعة التي كان رفيقها الحميم مصاب بالزكام |
O zaman muhtemelen bir aracı kullandılar. Biri arada kurye rolünü oynadı. | Open Subtitles | لذا من الممكن أن يكونوا استخدموا وسيطاً، شخص ما يلعب دور الرسول |
Şimdi... Pauline, Alice rolünü oynayacak. Ve Winifred ise yedek oyuncu olacak. | Open Subtitles | الآن ، بولين سوف تلعب دور أليس و وينفريد ستكون البديل الجاهز |
Ben annesi rolünü oynayıp ayaklarının ucunda öldürülmüş halde yatarken kulağıma şöyle fısıldamıştı. | Open Subtitles | عندما كنت اُؤدي دور اُمه و سقطت قتيله تحت قدميه همس لي قائلاً |
Talihsiz aşıkları bir araya getirecek olan yardımsever keşiş rolünü oynayacağın sonucunu çıkartıyorum. | Open Subtitles | أعتبر من ذلك بأنك ستلعب دور الراهب الذي سيجمع بين طيري الحب ؟ |
Evet. Jeremy bir aktör ve geçenlerde Mapplethorpe rolünü oynadı. | Open Subtitles | جيريمي هو ممثل وقد لعب دور ميبل ثيروب في مسرحية |
Ama yine rehine rolünü oynamak gerekir bir ayrılık hediyesi düşünün. | Open Subtitles | لكنك لا يزال عليك ان تلعبي دور الرهينة إعتبريها هدية فراق |
Tamam, eğer kahraman rolünü oynamak istiyorsan bundan ikimiz de sağ çıkmalıyız. | Open Subtitles | ،حسناً، إن كنت تلعب دور البطل .فقط أحرص أن نخرج كلانا بخير |
Baba rolünü oynamaya başlamazsan işler kötüye gitmeye devam edecek. | Open Subtitles | أعني، إن لم تبدأ بلعب دور الأب فالأمور ستسوء بكثير |
Senden önce Ravan rolünü yapan oyuncunun ayakları daha ufaktı. | Open Subtitles | الممثل الذي لعب دور رافان قبلك كان قياس حذائه أصغر.. |
Ama hepinizin, ailedeki kolay kişi, rolünü ona giydirmeniz gerçekten çok büyüleyici. | Open Subtitles | لكن من الرائع أنكم .. جميعاً تجعلونه يلعب هذا الدور داخل العائلة |
Kim olduğumu söyle Messala, ve kendi rolünü de küçümseme. | Open Subtitles | أخبره من أكون ميسالا و لا تتواضع و تغفل دورك |
Mühendislik değerlendirmelerinde/dergilerinde Bill rolünü şöyle tanımlamış: "Tartışmalara yol açarak sürece dürüstlük katmak". | TED | في مراجعات الهندسة، وصف بيل دوره بـ "إدخال النزاهة في العملية بقيادة النقاش." |
DK: Biliyorsun ki ben kamu politikalarının mutluluk araştırmalarının rolünü benimsediklerini sanıyorum. | TED | دانيال: كما تعلم أعتقد أن هناك إعتراف بدور بحوث السعادة في السياسة العامة. |
Aslına bakarsanız, buraya beş kişinin cinayetindeki rolünü konuşmaya geldik. | Open Subtitles | في الواقع,نحن هنا لمناقشتها في دورها في مقتل خمسة أشخاص |
Sen de Sandy rolünü alma ihtimali için seviniyorsundur çünkü herkes fakirlerin mutlu olabilecekleri fırsatlarla çok karşılaşmadıklarını bilir. | Open Subtitles | وأعلم بأنك متحسمة لإمكانية "لعبك لدور "ساندي لإن الجميع يعلم بأن الناس الفقراء لا يملكون فرصة للإستمتاع بأي شئ |
Hayır! Hayır, her birinizin ortaçağ sarayındaki rolünü belirledim bile. | Open Subtitles | كلا ، اسندت بالفعل دوراً لكل منكم في بلاط العصور الوسطى |
En önemli şey rolünü iyi oynaman. | Open Subtitles | هذا هو المغزى الحقيقي من لعب هذه الأدوار. |
Kızımız bu kurtuluşu getirecek, ancak sen onun babası olarak rolünü kabul edersen. | Open Subtitles | طفلتنا ستجلب تلك النجاة , لكن فى حالة تقبلك لدورك |
İlk kez bir opera izleyeceksin. - Tristan rolünü Ben Hepner oynuyor. | Open Subtitles | أوبراكَ الأولى، وبن هيبنير يَغنّي دورَ تريستان. |
Oraya gittin ve rolünü yaptın. | Open Subtitles | لقد ذهبت إلى ذلك المكان ، و لعبت دورك إنه لطيف ، أليس كذلك؟ عندما وضعت يدي عليها ، كنت ألعب دورا إنه مجرد تمثيل |
- Kendimi senden kurtarabilsem... - rolünü gözden geçirecek misin? | Open Subtitles | -لو كان بإمكاني أن أخلص نفسي منك هل تراجعين سطورك ؟ |
Cinsiyetine, yaşına, sosyal statüne göre, oynamak için spesifik bir rolün var ve tüm toplum tarafından sevilmek ve değerli görülmek için kendi rolünü oynamak zorundasın. | TED | لديك جزء محدد لتلعبه طبقاً لجنسك، ولفئتك العمرية وحالتك الإجتماعية وكل ما عليك هو القيام بدورك ليتم تقديرك وحبك من قبل المُجتمع ككل |
Zaman içinde, her birinin rolünü bulmak çok zordur. | TED | لذا فإنه من الصعب جدا أن نكتشف أي دور يلعبه كل منها. |