Yanılıyorlar, çünkü tam olarak da uğruna savaştığımız şey bu. | Open Subtitles | أنهم مخطأون لأن ذلك تماما ما نقاتل لأجله لأجل ثقافة |
Sadece bireysel olarak kendimiz için değil herkes için nasıl savaştığımız. | TED | كيف لنا ألا ندافع فقط عن أنفسنا كأفراد ولكن أن نقاتل من أجل الجميع؟ |
Bu baban ve benim uzun süredir savaştığımız her şeyin sonu olur. | Open Subtitles | ستكون نهاية كل شيئ قاتلنا من أجله أبوك وأنا منذ مدة طويلة. |
Söyledikleri doğruydu. savaştığımız hergün savaştı. | Open Subtitles | ما قاله كان صحيحا لقد قاتل فى كل يوم قاتلنا فيه |
300 yıl. Merak ediyorumda biri bizim ne için savaştığımız bilen biri var mı? | Open Subtitles | 300سنة أتساءل إذا كان أي شخص يتذكَّر حتى ما كنا نحارب من أجله |
Uzun zamandır uğrunda savaştığımız şeyi artık başarmak üzereyiz. | Open Subtitles | والآن بعد أن كنا على وشك تحقيق ما حاربنا من أجله لفترة طويلة، |
İnsanlık adına savaştığımız için, insanlığa bir jest yapıyoruz. | Open Subtitles | لأننا نقاتل من أجل الإنسانية فسنقوم بمبادرة إنسانية |
İnsanlık adına savaştığımız için, insanlığa bir jest yapıyoruz. | Open Subtitles | لأننا نقاتل من أجل الإنسانية فسنقوم بمبادرة إنسانية |
Bazı insanlar uğruna savaştığımız şeyin bu olduğunu söylüyor. Böyle de kalsın. | Open Subtitles | هذا ما يقول الناس أننا نقاتل من أجله، و لإبقاءِه هكذا |
Bazı insanlar uğruna savaştığımız şeyin bu olduğunu söylüyor. Böyle de kalsın. | Open Subtitles | هذا ما يقول الناس أننا نقاتل من أجله، و لإبقاءِه هكذا |
Amerika, şimdiye kadar savaştığımız en zorlu düşman olacaktır. | Open Subtitles | أمريكا ستكون الخصم الأكثر هولاً مما قاتلنا |
Böyle zamanlarda uğrunda savaştığımız bazı özgürlükler kurban edilmelidir. | Open Subtitles | في أوقات مثل هذه بعض من تلك الحريات التي قاتلنا من أجلها يجب أن نضحى بها |
Yan yana çalıştığımız kişi sensin. Yan yana savaştığımız. | Open Subtitles | أنت الرجل الذي تدربنا بجانبه , قاتلنا بجانبه |
Bugün olan her şey başarmak için savaştığımız her şey onun için herhangi bir şeyden ya da herhangi birinden daha önemli. | Open Subtitles | كا ما يحدث اليوم, كل ما كنا نحارب من أجل تحقيقه أكثر أهمية بالنسبة له من أي شيء اخر |
Öyle gözüktüğünü biliyorum fakat o çocuğun, uğruna savaştığımız her şey için bir tehdit oluşturduğunu anlamalısın. | Open Subtitles | اعرف بانه يبدوا كذلك لكنك يجب ان تفهم ان هذا الولد تهديد لكل شيء نحارب من اجله. |
Bu uğrunda savaştığımız herşeyin bir anda kaybolmasıydı. | Open Subtitles | كما لو كان كل شيئ حاربنا من اجله اختفي في دقيقه واحده |
Bunda başarısız olmak, inandığımız ve uğrunda savaştığımız her şeye kuşkuyla bakmamıza yol açar. | Open Subtitles | الفشل يعني استشراء الشكّ في كلّ ما نؤمن به وكلّ ما حاربنا لأجله. |
Sen burda yokken savaştığımız bir şey. | Open Subtitles | شئ ما كنا نقاتله لفترة طويلة قبل أن تصلي إلى هنا |
Hayır, aşk bir savaş değildir Ama uğrunda savaştığımız bir şeydir Çeviri: | Open Subtitles | المحبة ليست صراع ولكنها تستحق ان نصارع لاجلها |
En değerli inançlarımıza değer vermeyen birini göndermek Tanrı'nın bize lütfettiklerine ve uğruna nesiller boyu savaştığımız değer yargılarımıza ihanet etmek olur. | Open Subtitles | انا اكره ان ارى كل شئ وقفنا من اجله كل ما كافحنا من اجله لألف جيل كل ما انعم الله به علينا |
Demek istediğim, çok uzun süredir savaştığımız ve çoğunlukla savaşı kaybettiğimiz bu hastalık hakkında söylenen inanılmaz cesur şeyler. | TED | أقصد أن ذلك شيء جريء لقوله عن مرضٍ كنا نحاربه لفترة طويلة وفي أغلب الأحيان نخسر المعركة أمامه. |
savaştığımız yaratıklardan birinin resmini gördünüz. | Open Subtitles | لقد رأيت للتو صورة لأحد المخلوقات التي نحاربها |
Uğruna savaştığımız herşey çizgide. | Open Subtitles | كل شيء ناضلنا لأجله هو على المحك الآن |