"seçme şansı" - Traduction Turc en Arabe

    • خياراً
        
    • لديها خيار
        
    • مختارين
        
    • إختيارات
        
    Gerçekten de istemiyorum ama bana seçme şansı bırakmadın Ron. Open Subtitles لا أريد ذلك حقاً , لكنك لم تترك لي خياراً أخر , أليس كذلك ؟
    O gece Constance'da bana bir seçme şansı tanıdın. Open Subtitles لقد منحتني خياراً في القنصلية في تلك الليلة
    Bunun bir seçme şansı olduğunu farkındayım. Open Subtitles قادرة أنا فقط أعرف أنه ليس خياراً متاحاً
    Senin babandan kaçman, onunsa seçme şansı olmaması dışında. Open Subtitles بإستثناء أنكش هربت منه وهي لم يكن لديها خيار
    William Blake'in "Eski Günler"ini istemiştim, ama dilencilerin burada seçme şansı olmuyor. Open Subtitles (أحتاج (وليام بليك " شاعر إنجليزي و رسام ومصمم مطبوعات" شخص قديم من الايام لكن الفقراء حقاً لا يمكن ان يكون مختارين هنا
    Efedim, size seçme şansı bırakmıyorum. Çantanızı açın, ya da biz açacağız. Open Subtitles سيدي, أنا لا أقدم لك إختيارات, افتح الحقيبة أو سأفتحها أنا.
    Şartlarınızı kabul ettiler. Onlara çok da seçme şansı bırakmadınız, değil mi? Open Subtitles وافقوا على شروطك، وكأنك لم تمنحهم خياراً أخر، صحيح؟
    Ama sana seçme şansı tanıyorum. Bana katıl. Open Subtitles لكنني أعرض عليك خياراً انضم إليّ
    Evet ve hiçbirimizin seçme şansı olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles أجل، ولا أظن أن منا يملك خياراً
    - seçme şansı yok mu? Open Subtitles أنه لا يملك خياراً
    Arkadaşın bana seçme şansı bırakmıyor. Open Subtitles صديقكِ لم يترك لى خياراً
    Sonra burada yaşayanlara bir seçme şansı tanıdı. Open Subtitles حينها عرض خياراً على الساكنة.
    Sana seçme şansı verdim. Onu seçtin. Open Subtitles أعطيتك خياراً لقد إخترتيها
    Ona pek seçme şansı tanımadım. Open Subtitles لم أمنحه خياراً بالواقع
    Kıza seçme şansı bırakmadı. Open Subtitles لم يمنحها خياراً
    Biliyor musun, bana hiç seçme şansı bırakmadın? Pavel? Open Subtitles أنت لم تعطيني خياراً ؟
    - Hayır. - Söyle yoksa bana seçme şansı bırakmayacaksın. Open Subtitles -أخبريني و إلّا لنْ تعطيني خياراً
    seçme şansı yoktu. Open Subtitles ما كان لديها خيار.
    seçme şansı olmayabilir. Open Subtitles ربما لم يكن لديها خيار
    Blair gerçeği öğrenirse, seçme şansı kalmayacağını biliyordu. Open Subtitles ..فقد علمت أنه إذا إكتشفت (بلير) الحقيقه .فلن يكون لديها خيار
    Dilencilerin seçme şansı yoktur, Amy. Open Subtitles آمِي) المتوسلون لا يصبحوا مختارين)
    Beş ağabeyim var. İnsanın seçme şansı olmuyor. Open Subtitles خمسة إخوة ، انا اكبرهم ليس لدي إختيارات ، نعم؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus