"senin görevin" - Traduction Turc en Arabe

    • مهمتك
        
    • واجبك أن
        
    • هو عملك
        
    • من واجبك
        
    • واجبك هو
        
    • وظيفتك هي
        
    • مهمتكِ
        
    • عملك أن
        
    • عملك هو
        
    • مُهمتك هي
        
    • مهمّتك هي
        
    • هو واجبك
        
    • هو تكليفك
        
    • واجبك ان
        
    • واجبُكَ لفَهْم حسّاسية هذه
        
    senin görevin benim için endişelenmek değil beni endişelendirecek şeyler yapmak. Open Subtitles مهمتك ليست أن تحمل همي، بل أن تمنحني ما أحمل همه
    Bunun senin görevin olduğunu düşünmüştüm Abbe benim değil. Open Subtitles كنت ظننت أن تلك هي مهمتك أنت أيها الخوري,ّوليس مهمتي
    Eğer ortalıkta kartsız gezen birini görürsen onu yakalamak senin görevin Open Subtitles ولو رأيت أحدهم يتجول بدون هوية، فهو واجبك أن تتحداه
    Küçük kızıma iyi bak. senin görevin bu. Open Subtitles أذهب وأعتنى بأبنتى الصغيره الأن هذا هو عملك
    Ama bir büyük olarak senin görevin onun hatalarını affetmek değil mi? Open Subtitles فإنه من واجبك كونك الكبير , بأن تسامحه على هذا الخطأ
    senin görevin, benim kalıcı zenginliği yakalamama yardım etmek. Tamam mı? Open Subtitles واجبك هو مساعدتى فى الإزدهار الدائم، حسناً؟
    senin görevin okulunu bitirip üniversiteye gitmek, ve mezun olduktan sonra da beni terk etmek. Open Subtitles وظيفتك هي ، الحُصُول عَلى درَجات جيّدة، والذّهَآب إلى الكلّية وتتخرّج ، وتتركنـي
    Bak, hoşuna gitsin ya da gitmesin, senin görevin o kızın iyi bir doktor olmasını sağlamak. Open Subtitles أنظري, مهمااعجبكِالامرأولا , مهمتكِ هي أن تساعدي هذه الفتاة أن تصبح طبيبة أفضل
    senin görevin yeni bir duyuruya kadar 9 yaşındaymışsın gibi zaman geçirmek. Open Subtitles مهمتك أن تمر بعمر 9 سنوات حتى ملاحظة أخرى
    senin görevin, geri kalanlarınıza buraya asla gelemeyeceklerini söylemek olacak. Open Subtitles مهمتك أن تخبر باقي الناس ان لا يأتو لهنا
    Doktorların, yani senin görevin bunun olmamasını sağlamak. Open Subtitles إذن مهمة الطبيب، مهمتك .هي عدم حدوث ذلك البتة
    senin görevin diğer insanlara buraya asla gelemeyeceklerini söylemek. Open Subtitles مهمتك أن تخبر بقية قومك ألا يأتوا هنا أبداً
    senin görevin onu etkilemek olacak çünkü o seni yükseklere çıkarabilir. Open Subtitles وستكون مهمتك اقناعها لأنه باستطاعتها صنع مهنتك
    NE YAPTIĞINI GÖRDÜM. DÜNYAYI KURTARMAK SENİN GÖREVİN. KURTAR ONU. Open Subtitles رأيت ما فعلته، من واجبك أن تنقذ العالم، فأنقذه
    Bir öğretmen olarak mizacın ile dersi ayırmak senin görevin. Open Subtitles كيف يفترض بي أن أعرف ذلك ؟ كمدرس فمن واجبك أن تفصل خواصك الشخصية عن موضوع الدرس
    Bu iş bitene kadar sana emanet. Bu senin görevin. Open Subtitles هي تحت مراقبتك إلى أن ينتهي هذا هذا هو عملك الآن
    - Beni tutuklamak senin görevin, biliyorsun. - Hep başkalarını düşünürsün zaten. Open Subtitles إنه من واجبك القبض علي كما تعلم دائما تفكر فى الآخرين
    - Görevim bu benim. - senin görevin kurtarabildiğin kadar çok canı kurtarmak. Open Subtitles واجبك هو إنقاذ أكبر عدد من الأرواح وذلك يشملك.
    senin görevin şu burcu almak bir üniversiteye gidip kendini şu çöplükten kurtarmak. Open Subtitles وظيفتك هي ان تتمسكي بهذه المنحه وتدخلي جامعة جيدة وتبعدي نفسك عن هذا الهراء
    senin görevin, iki kızı da güvenli bir şekilde dışarıya çıkarman bu süreçte bende burada senin ikinci bir kulağın olacağım, tamam mı? Open Subtitles وليس من مهمتكِ أن تخرجي دموعها مهمتكِ هي إخراج هاتين الفتاتين من هنالك سالمتين وسأبقى هنا وأكون مساعدك بداخل أذنيكِ طوال الوقت، حسناً؟
    -Pislik biri olmakta senin görevin değil.Ama bu seni durduruyor görünmüyor. Open Subtitles ليس من عملك أن يكون الأحمق سواء، مستشار، ولكن هذا لا يبدو إلى أن وقف هنا.
    İkinci romanım yavaştan belirene dek bana iş bulmak senin görevin. Open Subtitles عملك هو ايجاد شيء لي لاكتبه ومن ثم الامور ستتوالي بسلاسة
    Hayır, senin görevin korsanı, Karasakal'ı bertaraf etmek. Open Subtitles كلا، مُهمتك هي القضاء على القرصان، (بلاكبيرد).
    senin görevin diğer insanların burdan uzak durmasını sağlamak.. Open Subtitles مهمّتك هي إخبار الآخرين بعدم قدومهم لهنا أبدا
    Evet, ama onların anlamasına yardım etmelisin, bu senin görevin. Open Subtitles نعم، ولكن عليكَ أن تساعدهم على الفهم، هذا هو واجبك
    Bu senin görevin. Open Subtitles هذا هو تكليفك
    Edwards, acil servise bakıyorsan acil servisteki her yatağı bilmek senin görevin. Open Subtitles إدواردز,أن كنت تغطين الإسعاف فمن واجبك ان تعرفي كل سرير بالإسعاف
    senin görevin, iyi günde ve kötü günde bu ilişkiye mutluluk tohumları ekmek... ailelerimiz arasındaki ilişkiyi daha da sağlamlaştırmak. Open Subtitles هذا واجبُكَ لفَهْم حسّاسية هذه الرابطةِ... ... للنشر سعادة في الأوقات الطيبةِ والسيئةِ لتَقْوِية روابطِ كُلّ علاقة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus