| Ligdeki en iri adam değildi. Kimseyi korkutamazdı. tıpkı benim gibi. | Open Subtitles | لم يكن ضخم الجثة، ولكنة لم يكن يخشى احد، مثلى تماما. |
| Hiçbir şeyi yok. tıpkı benim çocukluğum. | Open Subtitles | لن يستطيع ان يحصل على شئ ابدا مثلى عندما كنت صغيرا |
| tıpkı benim çirkin bir kızın peşine düşmekte özgür olmadığım gibi. | Open Subtitles | مثلما أنا لست حرًّا في تتبّع فتاة قبيحة. |
| tıpkı benim gibi. | Open Subtitles | . وكذلك آنا |
| tıpkı benim teşhis koyma yetkimin olması gibi. | Open Subtitles | مثلما من حقّي القيام بالتشخيص |
| Gözlerinde, kalplerinde, uykularında, tıpkı benim gibi taşıdıkları şeyi sormak için mi? | Open Subtitles | -كى يطلبوا منى ما يحملونه فى عيونهم -و فى قلوبهم و فى نومهم كما افعل انا |
| Eminim sen de kendini toparlarsın. tıpkı benim yaptığım gibi. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنك ستلمين شتاتك كما فعلتُ أنا |
| tıpkı benim seni banka soyguncusu olduğuna dayanamam gibi. | Open Subtitles | كما لا أستطيع أنا أن أتحمل كونك سارق بنك... |
| Çünkü oğlan onu dövüyor... kızın da ona öfkesi var, tıpkı benim gibi. | Open Subtitles | لأنه أنهال عليها ضرباً، ففقدت أعصابها مثلى |
| Bu çan, Noel ruhunun mükemmel bir sembolüdür tıpkı benim gibi. | Open Subtitles | هذا الجرس رمز جميل لروح عيد الميلاد مثلى تماماً |
| Ama tıpkı benim gibi, beyni defolu ve içinde kontrol edemediği bir istek var. | Open Subtitles | ولكنه مثلى ، مخه مصدع ولديه إلزام لا يستطيع السيطرة عليه |
| O tam olarak düzen hastası, tıpkı benim gibi. Buluşmamız sanki kaderin bir cilvesi gibi. | Open Subtitles | إنها نزوة رائعة مثلى كأننا قررنا أن نتقابل |
| Onu tıpkı benim durumuma getirmeni istiyorum. | Open Subtitles | وتأكد أن تحطمه ليكون مثلى الآن |
| tıpkı benim gibi soğuk kanlı bir katilsin. | Open Subtitles | انت قاتل عديم الرحمه مثلى تماما |
| Ellerimi tutardı tıpkı benim seninkilerini tuttuğum gibi. | Open Subtitles | كان أن يمسك يدي مثلما أنا أمسك يدك. |
| tıpkı benim burda ona olduğum gibi. | Open Subtitles | مثلما أنا رفيقته هنا. |
| tıpkı benim olmadığım gibi. | Open Subtitles | مثلما أنا لا أشبه أبي |
| tıpkı benim teşhis koyma yetkimin olması gibi. | Open Subtitles | مثلما من حقّي القيام بالتشخيص |
| Beni öyle görmek onu parçalayacak ve içi içini yiyecek, tıpkı benim gibi. | Open Subtitles | و سوف ياكل نفسه كما افعل انا الان؟ انه افضل انتقام! |
| Önemli kaynaklar harcayarak bulmaya çalıştı tıpkı benim gibi. | Open Subtitles | على الرغم أنّه أمضى قدراً كبيراً من الموارد في محاولة إستعادته... كما فعلتُ أنا... |
| tıpkı benim seni banka soyguncusu olduğuna dayanamam gibi. | Open Subtitles | كما لا أستطيع أنا أن أتحمل كونك سارق بنك... .... |