Çelik kasada bulduğunuz çiğnenmiş tırnaklar için bazı işlemler yapıyorum. | Open Subtitles | أحرزت بعض التقدم من الأظافر المقضومة التي وجدتها في الخزنة. |
Şunu da göstermek istiyorum, Kentucky'nin önerileri bayağı iyiydi: ay ışığı, çamaşır deterjanı ve sıvı tırnaklar | TED | وأردت أن أبين لكم ، أيضا ، الاقتراحات المقدمة من كنتاكي هي جيدة : لديهم مسكرات، منظفات الغسيل وسائل الأظافر. |
tırnaklar pençelerden evrildiklerinden dolayı her iki adaptasyon da keratinosidi aynı şekilde üretir. | TED | بما أنّ الأظافر قد تطورّت من المخالب، فإنّ كلا التكيّفين ينتجان الكيراتين بنفس الطريقة. |
saç kılları, kan örnekleri, kesik tırnaklar, elbise parçası | Open Subtitles | ألياف شعر، عيّنات دم أظافر مقلّمة، قطعة من قميصه |
- Hatırlasana. Kara ruj, uzun tırnaklar. Kaçığın teki. | Open Subtitles | لا تتذكرها ، شفاي سوداء ، أظافر طويله أرادت أن تشاهد قضيبي وانا رفضت |
tırnaklar da bu tutuşu daha da geliştirdi. | TED | وقد طوّرت الأظافر تلك القبضة بشكلٍ أكبر. |
Ayrıca, tırnaklar tırmanma sırasındaki basınç değişikliklerini saptamak için ekstra zemin alanı sağlayarak parmaklarının hassasiyetini geliştirdi. | TED | بالإضافة إلى ذلك، طوّرت الأظافر حساسيّة أصابعهم من خلال توفير سطحٍ إضافيٍّ للكشف عن التغيّرات في الضغط أثناء التسلّق. |
Yine de hem pençeler hem de tırnaklar bazı beklenmedik şekillerde kullanırlar. | TED | ومع ذلك، فإنّ كلًّا من الأظافر والمخالب تُستخدم بطرقٍ غير متوقّعة. |
Hayvanlar aleminde kullanılan tüm tırnaklar ve pençelerin inanılmaz biçimlerini sadece yüzeysel olarak ele aldık. | TED | تطرقنا لذكر القليل مما يتعلّق بكلّ هذه الأظافر والمخالب الرائعة المستخدمة في مملكة الحيوان. |
Kemikler, kaslar, tendonlar,... ..toplar damarlar, atar damarlar, böbrekler, ciğerler, kalpler,... ..mideler, üreme organları, tırnaklar, parmaklar,... ..gözler, burunlar, sinir sistemleri,... | Open Subtitles | العظام ، والعضلات ، والاوتار الأوردة والشرايين والكلى والكبد والقلوب بطونهم ، الأعضاء التناسلية الأظافر ، وألسنة |
Kay'in elbisesi, kestiğin tırnaklar. O şeyler nerede? | Open Subtitles | فستان كاى, قصاصات الأظافر ماذا فعلت بهذه الأشياء |
tırnaklar DNA testi için yeterli değil. | Open Subtitles | لكن الأظافر لا تسفر عن الحمض النووي قابلة للاختبار. |
Bu eldeki takma tırnaklar kayıp, muhtemelen boğuşurken düşmüş. | Open Subtitles | طلاء الأظافر مفقود في هذه اليد، ربما إنفصل جراء المقاومة. |
Ama bu durumda sanırım bundan fazlası var çünkü tırnaklar takma tırnak altından ısırılmamış. | Open Subtitles | و لكن في هذه الحالة أعتقد أن هناك أكثر مما يبدو عليه الأمر لأن قضم الأظافر لم يكن تحت الطلاء. |
Avuç içi zarif tırnaklar bakımlı. | Open Subtitles | راحة اليد رقيقة الأظافر مصانة بشكل محترف |
- Hatırlasana. Kara ruj, uzun tırnaklar. Kaçığın teki. | Open Subtitles | لا تتذكرها، شفاي سوداء، أظافر طويله أرادت أن تشاهد قضيبي وانا رفضت |
Sabunun var, tırnaklar için makasın var, şampuanın ve deodorantın da var, ...bunları günlük olarak, banyo yaptıktan sonra kullanman mecburi. | Open Subtitles | و قد حصلتي على الصابون ، و مقص أظافر اليدين ، والشامبو. ومزيل العرق ، والذي هو واجب يوميا ، بعد الحمام الخاص بك. |
Kesme tarzı, boyalı tırnaklar, gökteki yazı... | Open Subtitles | أسلوب الجرح , أظافر القدم المطلية الكتابة في السماء |
Koşmak, zıplamak, tırnaklar, süper duyu, birçok doğa üstü özellik. | Open Subtitles | الركض ، القفز ، المخالب ، والسمع القوي يبدوا ابعد من حدود التميز |
Bundan sonra tırnaklar kısalsın lütfen. | Open Subtitles | حسناً , اظافر قصيرة من الان و صاعداً , من فضلك |
Ve şunu demek istemiyorum, bu tırnaklar ve diğer şeyler yüzünden -- | TED | ولا اعني بسبب الاظافر . انما بسبب كل شيء |
- Uzun sarı saçlar, bakımlı tırnaklar. | Open Subtitles | من؟ ذات شعر أشقر كثيف، وأظافر جميلة |