"tanıştığım" - Traduction Turc en Arabe

    • التقيت
        
    • قابلتك
        
    • إلتقيت
        
    • التقيته
        
    • أقابله
        
    • التقيتها
        
    • قابلتكِ
        
    • ألتقيت
        
    • لقائي
        
    • إلتقيته
        
    • إلتقيتها
        
    • التقيتك
        
    • إلتقيتُ
        
    • تعرفت
        
    • قابلتُ
        
    Ama kocamla tanıştığım zaman turnelere gitmemden ve onu yalnız bırakmamdan hoşlanmadı. Open Subtitles لكن عندما التقيت زوجي لم يرغب ان اذهب بعيداً بجولات واتركه وحيداً
    Seninle ilk tanıştığım o zamanlar beni... sinirlendirmenle iligili olduğunun farkına vardım. Open Subtitles اكتشفت ما الامر بخصوصك الذي اثار انتباهي في أول مرة التقيت بك
    Senin tanıştığım günden beri başka hiçbir şey düşünmedim ki. Open Subtitles لم أفكر في شيئٍ آخر منذ أن قابلتك أول مرة
    Seninle tanıştığım günden beri zaten hiçbir şey düzgün gitmedi. Open Subtitles لم تكن حياتي سوى جحيم حقيقي بعدما إلتقيت بك عنوة
    Çünkü erkeklerle ilk tanıştığım zaman onların evine gitmem . Open Subtitles لانه في العادة لا اذهب للمنزل مع شاب التقيته من اول مره
    Büyükannemin soykırımdan kurtardığı yüzüğü daha yeni tanıştığım birine verebildiğime inanamıyorum. Open Subtitles لم أتصور أنني سأعطي هذا الخاتم لشخص أقابله لأول مرة
    Onunla tanıştığım günden beri şans bana güldü. Hep iyi şeyler olmaya başladı. Open Subtitles لقد كانت فأل طيب لي منذ أن التقيتها الأمور الجيدة بدأت بالحدوث
    Dürüst olmak gerekise onunla ilk tanıştığım zamanki hallerini hatırlatıyor. Open Subtitles أعني، أنها تذكرني بما كانت عليه بأول مرة التقيت بها
    Yeni tanıştığım aşırı seksi bir furry'den biraz tebrik aganigisini hiç saymıyorum bile. Open Subtitles ناهيك عن فرصة تهنئة بعض البونتانج من العارضة السوبر ساخنة التي التقيت بها
    Ama oğlunla tanıştığım günden beri bunun tamamen doğru olmadığını fark ettim. Open Subtitles ولكن منذ التقيت ابنك ، وأنا أعلم أن هذا ليس صحيحا تماما.
    Yeni tanıştığım çocuğuma nasıl babalık edeceğimi söylemek sana mı kaldı? Open Subtitles كيف تجرؤ على أن تخبرني عن كيفية الوالدين طفلي التقيت للتو؟
    Seninle tanıştığım için ne kadar şanslı olduğumu söyleyip muhteşem seks hayatımızdan bahsederek. Open Subtitles اخبرهم كم انا محظوظ لأنني قابلتك ؟ و اتحدث عن حياتنا الجنسية الجميلة
    Sanırım ilk tanıştığım zaman seni bu şapka hakkında uyarmamıştım. Open Subtitles اظننى لم ألبس هذه السترة منذ أول مرة قابلتك فيها.
    Dinle seninle tanıştığım günden beri hep insanların içindeki iyi tarafı gördün. Open Subtitles انظر, منذ اليوم الذي قابلتك فيه كنت دوما ترى الجيد في الناس
    Belki doğru kişiyle tanıştım. Belki de tanıştığım bütün kızlar da doğru kişiydi. Open Subtitles لعلي إلتقيت الفتيات المناسبات، لعلي ألتقيهن طيلة الوقت
    Barda tanıştığım adamı biliyorsun... Open Subtitles أتعرفين ذلك الرجل الذي التقيته في النادي ؟
    Dua edeyim de ölmeden önce tanıştığım son orospu çocuğu sen olma. Open Subtitles أتضرع إلي الرب ألا تكون أخر لعين أقابله قبل أن أموت
    Dün gece partide tanıştığım bir bayanla. Open Subtitles مع تلك المرأة التي التقيتها ليلة أمس في الحفلة.
    Seninle ilk tanıştığım andan beri seviyorum. Open Subtitles لقد أحببتكِ منذ اللحظة الأولى التي قابلتكِ فيها
    Daha bugün tanıştığım birinin ismini kızıma vereceğimi mi sandın? Open Subtitles ألتقيت بكِ اليوم وتعتقد أنني سوف أسمي أبنتي وفقاً لأسمكِ؟
    Onunla tanıştığım andan itibaren beni parmağında oynattı. Open Subtitles لقد جعلتني كخاتم في إصبعها منذ لحظة لقائي بها
    Seymour? - Oh, hayır. Yeni tanıştığım biri. Open Subtitles .لا. هذا الرجل الذي إلتقيته دعاني للخروج معه
    Ya da Tanzanya'da tanıştığım, Miriam isimli kızı ele alalım. TED نأخذ الفتاة التي إلتقيتها عندما كنت في تنزانيا، فتاة تسمى مريم.
    Sen ve şeker şeyle tanıştığım gün, 6 yıl içindeki 5. temyiz duruşmamdı. Open Subtitles اليوم الذي التقيتك فيه يا شورتي الظريف كان استئنافي الخامس في ست سنوات
    Babanla tanıştığım zaman, iyi gitmesini ummuştum. Open Subtitles عندما إلتقيتُ والدكِ كنتُ آمل أنه سيفلحُ في الأمر
    İnternette tanıştığım asker. - Tekrar birlikteyiz, o yüzden... - Ne? Open Subtitles بين , الجندي الذي تعرفت عليه من الأنترنت لقد عدنا لبعض
    Sasha ile tanıştığım an, onun özel olduğunu anlamıştım. Open Subtitles النظرة، عندما قابلتُ ساشا، أنا عَرفَ هي كَانتْ خاصّةَ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus