Ve bu konuda yalan söylediyse tecavüze uğradığı konusunda da yalan söylüyor olabilir. | Open Subtitles | فمن الممكن أنه كذب بشأن تعرضه للإغتصاب هذا إيذاء |
Commodus danışmanının ihanetine uğradığı gerçeğiyle yüzleşmeliydi. | Open Subtitles | كان كومودوس , مجبرا على مواجهة احتمال تعرضه للخيانة من قبل مستشاره |
Saldırıya uğradığı gece sanırım kalbi yok edecekti. | Open Subtitles | ليلة تعرضه للهجوم أعتقد أنه اراد تدميره |
Saldırıya uğradığı gece, sanırım kalbi yok edecekti. | Open Subtitles | ليلة تعرضه للهجوم أعتقد أنه اراد تدميره |
Barnes'ın saldırıya uğradığı gece oradaydı. | Open Subtitles | كانت هناك ليلة تعرضه للاعتداء |