Hayır, yalnız değilsin. Ben varım! Willa, şunu durdur yoksa ben seni durdururum. | Open Subtitles | لا أنت لست وحدك لديك أنا ويللا اما ان توقفي ذلك أو ساوقفك |
Söylediklerimden ve kaltaklık yaptığımdan ötürü üzgünüm ama şunu söylemeliyim ki yalnız değilsin. | Open Subtitles | آسفة على ما قلته لك و آسفة على تصرفى السخيف و لكنك لست وحدك |
- yalnız değilsin. - O halde niye böyle hissediyorum? | Open Subtitles | أنتِ لستِ وحيدة إذاً لماذا أشعر بذلك الشعور ؟ |
Aslında hiç de yalnız değilsin, Lucy. | Open Subtitles | لكن أتعلمين يا لوسي أنتِ لست وحيدة حقاً |
Bu doğru değil. Böyle konuşma. Sen yalnız değilsin! | Open Subtitles | ليس صحيحا,ليس صحيحا لاتقل ذلك,انت لست لوحدك |
Asla yalnız değilsin, asla kopuk değilsin | Open Subtitles | لست بمفردك أبداً لن تُقطع أخبارك أبداً |
Kimse iyi bir şey için terk etmez. yalnız değilsin. | Open Subtitles | فمامن أحد يرحل إلى الأبد، انت لست وحيداً |
Her aşamasında hiç bir zaman yalnız değilsin. Bunu bilmeni isterim | Open Subtitles | اريدك أن تعرفيِ أنك لستِ . وحدك فى اي من هذا |
yalnız değilsin,ailen ve arkadaşların burada,ne yapabilirim ? | Open Subtitles | لست وحدك إنها عائلتك أصدقاءك ، ماذا يمكنني أن أفعل ؟ |
yalnız değilsin Yüzbaşı. Bu işte beraberiz. | Open Subtitles | لست وحدك أيها النقيب سوف نمر من تلك الأزمة معاً |
yalnız değilsin. Biz bir takımız değil mi? | Open Subtitles | حسناً، لست وحدك في هذا، نحن فريق، فأنا معك |
Hayır, babamla geldim. Sen de yalnız değilsin, değil mi? | Open Subtitles | كلا جئت مع أبي , لست وحدك أليس كذلك ؟ |
Güney tam yaşanılacak yerdir, yalnız değilsin. | Open Subtitles | من الأفضل لك أن تقف مع الجنوب. فأنت لست وحدك. |
Ne kadar korkunç olduğunu düşünsen de söz veriyorum yalnız değilsin. | Open Subtitles | انا جاد، مهما اعتقدى ان الامر فظيعا انا اعدك، انتِ لستِ وحيدة |
yalnız değilsin. Tabla ve foley sondası. Elinden geleni yaptın. | Open Subtitles | أنت لست وحيدة فعلت كل ما بوسعك |
Şimdiden sonra.., ...ne yaparsan yap, neye karar verirsen ver yalnız değilsin, tamam mı? | Open Subtitles | من الآن وصاعدا مهما يكن ماتقرره مهما يكن ماتفعله أنت لست لوحدك في هذا, حسنا؟ |
Olduğun yerde kal. yalnız değilsin. | Open Subtitles | .لا تبرح مكانك .إنّك لست بمفردك |
O konuda yalnız değilsin. Sadece... Artık yarışmak istemiyorum. | Open Subtitles | لست وحيداً في ذلك،لكن لم أعد أريد المشاركة في السباقات |
yalnız değilsin, hepiniz karıştık. | Open Subtitles | لستِ وحدك فى هذا الأمر كلنا متورطون. |
Başın sıkıştığında yalnız değilsin. | Open Subtitles | ♪ عندما تعطي ظهرك للحائط ♪ ♪ أنت لست وحيدا ♪ |
O zaman ben gideyim. yalnız değilsin ve bu ikimizin meselesi. | Open Subtitles | علي أن أذهب الآن, لستِ لوحدكِ سنعمل على تلك الحاله سويةً |
yalnız değilsin. Hepimiz seninleyiz. | Open Subtitles | لستِ وحدكِ في هذا الأمر، جميعنا نساندكِ، هذا الطفل طفلنا جميعاً |
Önünde zorlu bir yol var, Trip. Ama yalnız değilsin. | Open Subtitles | أمامك طريق وعر يا (تريب)، ولكنك لست وحيدًا. |
Evet, yalnız değilsin. | Open Subtitles | نعم , لست الوحيد الذي يحدث معه ذلك |
Ama yalnız değilsin. | Open Subtitles | حسناً، أنتَ لستَ وحدك. |
yalnız değilsin. | Open Subtitles | انت لستَ وحيداً. |
Sanırım yalnız değilsin. | Open Subtitles | حسناً، لست الوحيدة التي تقبع بالظلام |