Aslında çok ilginç, alfa erkekleri bunu yaptıklarında tarafsız oluyorlar. | TED | هذا ممتع جداً بالنسبة لي فإن ذكور الفا حين يفعلون ذلك، يلتزمون الحياد. |
İlk yaptıklarında, belki şimdiki gibi, 10'dan sonra olacak. | TED | في أول مرة يفعلون ذلك، قد يحدث ذلك النمط بعد الرمية العاشرة، كما هو هنا. |
Sonra bunu yaptıklarında yüzlerinin ortasında siyah bir çizgiyle kalırlar. | Open Subtitles | وعندما يفعلون ذلك، يتركون مع خط أسفل وسط وجوههم. |
Böyle yaptıklarında, teklif hoşlarına gitti demektir. | Open Subtitles | عندما يفعلون ذلك غالباً يكون لديهم أمر ما |
Bu Polislerin işlerini doğru yaptıklarında kullandıkları yöntemle aynı | TED | وهي نفس التقنية التي يقوم بها رجال الشرطة عندما يقومون بعملهم على الوجه الصحيح. |
Sabıka kaydını yaptıklarında ne olacak, biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلمين ماذا سيحدث حين توجّه لكِ الاتهامات؟ |
Bunu yaptıklarında burada olamazsın. | Open Subtitles | سيأتون للبحث عني، ولا يجب أن تكون هنا، عندما يفعلون ذلك |
Öyle yaptıklarında da onlar olsun ya da olmasın yoluna devam etmek zorundasın. | Open Subtitles | ,عندما يفعلون هذا, عليك أن تبحر معهم أو بدونهم |
insanların aslında her zaman yaptıklarında mutlu olduklarına inan | Open Subtitles | بإعتقادهم أن الناس فعلا يهتمون بماذا يفعلون في أي لحظة معينة عندما يسلمون حياتهم |
Ve bunu yaptıklarında, onlar yanlarında seni bulacak. | Open Subtitles | و عندما يفعلون ذلك سيجدونك لتقاتل بجانبهم |
Ve bunu yaptıklarında, olmasını istemeyecekleri şeylerle karşılaşacaklar. | Open Subtitles | وحينما يفعلون ذلك، سيُصادفون صحوة عنيفة. |
Küçüklerin yanlış yaptıklarında uyarmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تُعلم زملائك المبتدئين عندما يفعلون شيئاً خاطيء |
Doğru işler yaptıklarında onlara büyük saygı duyarım. | Open Subtitles | أنني أشعر بأحترام كبير .إتجاهم عندما يفعلون أشياء صائبة |
Ve bunu yaptıklarında, olmasını istemeyecekleri şeylerle karşılaşacaklar. | Open Subtitles | وحينما يفعلون ذلك، سيُصادفون صحوة عنيفة. |
Kumarbazların onlardan farkı yok sadece yaramazlık yaptıklarında ülkeleri devirip haritaları değiştiriyorlar. | Open Subtitles | المقامرون ليسوا مختلفين إلّا عندما يفعلون أي شيء يدمروا الدول ويعيدوا تقسيم البلاد |
Evet, ve bunu yaptıklarında saldırıya çok daha yakın olacaklar. | Open Subtitles | أجل ، وعندما يفعلون ذلك ،سيكونوا أقرب بشكل أكبر من شن هجوم |
Bunu yaptıklarında elektrotları insanlara bağlarlar. | Open Subtitles | أنها ربط الأقطاب حتى الناس عندما يفعلون ذلك. |
Ve bunu yaptıklarında, tabelacı Yaşlı Sam merdiveni ve su terazisiyle hazır bekliyor olacak. | Open Subtitles | وعندما يفعلون معلق اللافتات سام العجوز سيكون مستعدا بحماسته وسلمه |
Bunu yaptıklarında, suratım her ekranda görünecek, | Open Subtitles | عندما يفعلون ذلك ، وجهي سيكون على كل شبكة أخبار وشاشة |
Bunu söylediğim için üzgünüm Hales ama, böyle yaptıklarında da... olay gerçekten kötü sonuçlanacak. | Open Subtitles | أكرهـ أن ّقول ذلك ياهايلي, لكن عندما يقومون بذلك.. سينتهي أمرهـ بشكل سيء |
Sabıka kaydını yaptıklarında ne olacak, biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلمين ماذا سيحدث حين توجّه لكِ الاتهامات؟ |
Dostların birbirlerini hata yaptıklarında uyarmaları gerekir | Open Subtitles | الأصدقاء يُفترض عليهم تَحذير بعضهم البعض عندما هم يَرونَ الأخطاءَ. |
Haydi, açıklama yaptıklarında bir muhabir hep soru sorar. | Open Subtitles | هيا, عندما يقوموا بالافادات سيحتاجون الى مذيع واحد يسأل كل الاسئلة |