yazdığın tek olumsuz yazı, kanepenin altında bulduğun bir dilim pizzayla ilgiliydi. | Open Subtitles | السلبي الوحيد الذي كتبته ، كان لشريحة من البيتزا وجدتها تحت الأريكة |
Gizli kapaklı yazdığın bir filmi fısılda. Belki adını çoktan duymuşumdur. | Open Subtitles | إهمس بسيناريو فيلم تكون كتبته سراً لعلي أكون قد سمعت به |
Ve Patrick ve Ellen'in çocukları için yazdığın o vaftiz duası. | Open Subtitles | و تلك الصلوات في المعمودية التي كتبتها لأبناء كارن و باترك |
Sen bir müzik dehasısın. yazdığın algoritma bir müzik yazılımıydı. | Open Subtitles | أنت نابغة موسيقيّة، لذا الخوارزميّة التي كتبتها كانت برنامجاً مُوسيقياً. |
Gerçi yazdığın şu yazıdan sonra adamların bazısı çalışmaya isteksiz. | Open Subtitles | بالرغم من أن بعض الرجال لا يريدون العمل بسبب تلك اللعنه التي كتبت عنها |
Yani eğer bir gerçekliğe inanıyorsan yazdığın şey bilgidir. | TED | لذا إن كنت تؤمن بالحقيقة، فإن ما تكتبه هو معلومات. |
Sadece kendin için yazdığın ve başkalarına göstermek istemediğin şeyler yok mu? | Open Subtitles | أليس لديكِ شيء كتبتيه لنفسك وحسب ولا تريدين أن تريه لأي أحد ؟ |
Bebekliğini asla unutmayacağım ve yazdığın ninnilerini söylediğimi. | Open Subtitles | لا أنسى عندما كنت صغيراً وأغني الأنشودات التي تكتبها |
Gizli kapaklı yazdığın bir filmi fısılda. Belki adını çoktan duymuşumdur. | Open Subtitles | إهمس بسيناريو فيلم تكون كتبته سراً لعلي أكون قد سمعت به |
O gün peçeteye yazdığın şeyin bir gün o lanet duvara asılması. | Open Subtitles | أنّ ما كتبته على المنديل، سيكون على الحائط في يومٍ ما .. |
En azından tarihin doğal akışı senin yazdığın şekliyle korunmuş olurdu. | Open Subtitles | على الأقل هذا سيحمى التسلسل الطبيعى للتاريخ كما كتبته أنت |
Bence yazdığın her şeyi ya hemen yok etmelisin ya da elindeki taslakla beraber Güney Afrika'dan çıkmanın yolunu bulmalısın. | Open Subtitles | - أعتقد بأنه يجب عليك إتلاف ما قد كتبته الآن أو أن تخرج نفسك من جنوب أفريقيا مع تلك المخطوطات |
Bütün yazdığın bu mu? Dünyanın en kötü yazarısın sen! | Open Subtitles | هذا كل ما كتبته أنت أسوأ كاتب رأيته في حياتي! |
Kiran'a yazdığın ama hiç göndermediğin mektuplar. | Open Subtitles | به الخطابات التي كنت كتبتها انت لكيران و لكنك لم ترسلهم لها أبداً |
yazdığın mektup bana bir sebep verdi. | Open Subtitles | تلك الرساله التي كتبتها اعطتني السبب لكي أحادثك |
Şöyle söyleyeyim: Dairem hakkında yazdığın bazı haberlere aşinayım. | Open Subtitles | أنا أعرف بعض المقطوعات التي كتبتها عن قسمي |
Ama sırf bugünkü gazetede hakkımda çok iyi şeyler yazdığın için. | Open Subtitles | سأذهب بسبب أنك كتبت عنى بطريقة جيدة في جريدة اليوم |
yazdığın bütün suçları aslında sen işledin değil mi? | Open Subtitles | الجرائم التي كتبت عنها . إنه أنت من فعل ذلك , أليس كذلك ? |
Sadece kendi yazdığın birkaç farklı rapor hazırlayarak Komiser Le Strade'ın büyük zorluklara rağmen gözünden hiçbir şey kaçırmadığını göstermen gerekecek. | Open Subtitles | فقط قم ببعض التعديلات فى تقريرك الذى تكتبه الآن, وسيفهمون كيف من الصعب |
Bu, beni açığa çıkarmakla tehdit ettiğinde bölge savcısına yazdığın mektup. | Open Subtitles | هذه نسحة من الخطاب الذي كتبتيه لوكيل النيابة عندما هددتني بفضح أمري |
100 dolarına iddiaya girerim ki, senin yazdığın herhangi bir söz ile bu bardaki her kadını tavlarım. | Open Subtitles | سوف أراهنك بـ 100 دولار أستطيع ملاطفة أي بنت هنا في البار بأي كلمات تكتبها أنت |
Çünkü öyle olmadığını bildiğin halde rapora rastgele bir gangster saldırısıymış gibi yazdığın için mi? | Open Subtitles | لأنّكَ كتبتَ عنف عصاباتٍ عشوائي عندما كنتَ تعلم أنّه لم يكن كذلك؟ |
Önemli değil, ondan sonra yazdığın her hikaye ne kadar muhteşemdi. | Open Subtitles | الذي لا يَهْمُّ. كُلّ قصّة كَتبتَ بعد ذلك كُنْتَ رائعَ. |
Her neyse, bence bu yazdığın en iyi şey. | Open Subtitles | حسناً، أظن أن هذا أفضل ما قمت بكتابته |
Bunları yazdığın zaman çalıyordun. | Open Subtitles | اعزفي ماسمعتيه عندما كنتِ تكتبين القصائد |
İkinci olarak, yazdığın her şeyi okuyacağımı sana söyledim zaten. | Open Subtitles | ثانياً، أخبرتك بأنني سأقرأ كل ما تكتبينه |
Ona bir günlükken yazdığın mektubu hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر قرائتي للرسالة التي كتبتيها عندما كان عمرها يومًا واحدًا فقط. |
yazdığın kodlar olmadan bunun nasıl gerçekçi bir hedef olduğunu anlamıyorum. | Open Subtitles | ،من دون كتابتك للكود لا أعتقد أن هذا هو هدفك الواقعيّ |
Odanda, yazdığın şiiri buldum. | Open Subtitles | لقد وجدتُ القصيدةَ التي كتبتَها في غرفتك |
Adresini eşime yazdığın bu mektuptan buldum. | Open Subtitles | لقد حصلت على عنوان منزلك من الرسالة التي قمت بكتابتها لزوجتي |