Seyyar yoğun bakım ünitesi geldi ve beni dondurucu bir giysinin içine koydular. | Open Subtitles | وصلت وحدة العناية المركزة المتنقلة و قامو بوضعي في بدلة تقوم بتجميدك |
- Üçüncü kat, Nöroloji bölümü, yoğun bakım ünitesi. | Open Subtitles | -الطابق الثالث، قسم الأعصاب، وحدة العناية المركزة |
yoğun bakım ünitesi, Nancy. | Open Subtitles | وحدة العناية المشددة. نانسي معك |
yoğun bakım ünitesi, Nancy. | Open Subtitles | وحدة العناية المشددة. نانسي معك |
Hastalar yoğun bakım ünitesi'ne geliyor. | Open Subtitles | لذا المريض يأتي للعناية المركزة |
[yoğun bakım ünitesi 7] | Open Subtitles | العناية الفائقة 7 |
- Dördüncü katta yoğun bakım ünitesi var. | Open Subtitles | الطابق الرابع هو وحدة العناية المركزة |
Burası yoğun bakım ünitesi. | Open Subtitles | هذه وحدة العناية المركزة |
- yoğun bakım ünitesi demek. | Open Subtitles | -هذه تعني وحدة العناية المركزة |
İsmini gördünüz mü? Bishop, yoğun bakım ünitesi şefi. | Open Subtitles | رأينا اسمه من قبل (بيشوب)، مدير وحدة العناية المركزة |
yoğun bakım ünitesi 179 için kod mavi. | Open Subtitles | وحدة العناية المركزة السرير 179" |
"Dr. Goldsburn, yoğun bakım ünitesi'ne bekleniyorsunuz." | Open Subtitles | دكتور (جولدبيرن) يتوجه للعناية المركزة |
[yoğun bakım ünitesi 6] | Open Subtitles | العناية الفائقة رقم 6 |