Ama konuştuklarımız hakkında tek kelime etmemelisin. yoksa seni öldürürler. | Open Subtitles | لكن لا يمكنك الحديث عما أخبرتك به و إلا فسيقتلونك |
Kapa çeneni yoksa seni gebertirim! Yeter çektiğim! Beni mahvettin! | Open Subtitles | اخرسي و إلا قتلتك لقد تحملت بما فيه الكفاية |
Bunu yapmayı hemen kes yoksa seni yetkililere şikayet edeceğim. | Open Subtitles | لا,توقف هذه اللحظةِ الآن وإلا سوف أبلغ عنك إلى السلطات |
Gitmeden önce benimle dans etmelisin, yoksa seni asla affetmem. | Open Subtitles | يجدر بك الرقص معي قبل مغادرتك وإلا لن أسامحك أبداً. |
Şimdi yoldan çekil yoksa seni indiririm. | Open Subtitles | الآن ابتعد عن الطريق وإلّا أدركتك التهلكة، أتسمعني؟ |
O ganimeti bulduğun yere geri koy ve sığınağına geri dön, yoksa seni yetimhaneye gönderirim. | Open Subtitles | اعد هذه الحلوى إلى حيث وجدتها وعد إلى مقرك والا سوف أرسلك إلى الملجأ |
Git buradan, seni serseri, yoksa seni yakarım, kızartırım seni. | Open Subtitles | أخرج من هنا أيها الوغد أو سوف أحرقك, سوف أغليك |
Sessiz ol yoksa seni ölene kadar döverim. | Open Subtitles | توقفوا عن الضجة و إلا سَأَضْربُك حتى الموتِ |
Kapa şu çeneni! yoksa seni tekrar bagaja tıkarım. | Open Subtitles | اصمتي بحق السماء و إلا رميتك داخل الصندوق |
Gelsen iyi olur yoksa seni kovacağım. | Open Subtitles | من الأفضل لكِ أن تعودي لاحقاً و تخبريني و إلا انتِ مطرودة, |
Geri çekil, Cleaver, yoksa seni cinsel tacizden mahkemeye veririm. | Open Subtitles | ابتعد يا "أوليفر"، و إلا شكوتك امحكمة بتهمة التحرش الجنسي. |
Eğer gelmezse, yüzünü bir daha görmek istemiyorum yoksa seni öldürürüm. | Open Subtitles | اذ لم اكن مهتما فلا تأتي إلي مرة اخرى وإلا سأقتلك |
Eşyalarını bir saat içinde toplat, yoksa seni uyarıyorum... | Open Subtitles | أحزمي أمتعتها وأعديها خلال ساعة وإلا فأنا أحذرك |
Uç artık seni minik serseri, yoksa seni dışarı atarım. Duydun mu beni? | Open Subtitles | طِر الآن أيها الفرخ الصغير وإلا طردتك طردًا بالخارج، أتسمع؟ |
Bana bak, salak herif... sen en iyisi git kenef temizle, yoksa seni de gömmem gerekecek. | Open Subtitles | حسنا ً أيها الغبى أقترح عليك أن تذهب الآن لتنظف القاذورات وإلا سأضطر لدفنك أيضا ً |
Siktiğimin silahını yere bırak! yoksa seni vuracağım. Sesini kesecek misin? | Open Subtitles | ـ ألقي سلاحك وإلّا سأطلق النار عليك ـ هلا تخرس؟ |
yoksa seni seve seve yolun kenarında bırakırız sen de otostop çekip hangi taşın altında yaşıyorsan oraya dönersin. | Open Subtitles | وإلّا فبكل سرور سنخرجك من السيارة على جانب الطريق لتستقلّي ركوبة تعيدك للحجر الذي كنت تعيشين أسفله. |
Babana hemen söyle yoksa seni çok kötü pataklarım. | Open Subtitles | يجب انتخبر اباك وتساعده والا سوف سابحك ضربا |
İsteklerimizi tam olarak yerine getirmesini yoksa seni öldüreceğimizi söyle. | Open Subtitles | عليه أن يفعل بالضّبط ما أخبرناه به أو سوف نقتلكِ |
Git güverteyi temizle yoksa seni gemiden atarım! Seni modası geçmiş! | Open Subtitles | نظف سطح السفينة وألا فسأرميك خارجاً حيثما كنت |
Çık elması, çiçekçi güzeli yoksa seni gübreye çeviririm. | Open Subtitles | أعطني الماسة يا فتاة الحديقة وإلاّ سوف أحولك إلى جليد |
yoksa seni köpeklere yedireceğim. | Open Subtitles | و الا بدي حط بيضاتك بقطرميز و حطو عل المكتب |
yoksa seni tutuklar onun sırrını açığa çıkarırım. | Open Subtitles | أو سأقوم بإعتقال مؤخرتك، يا أيها السافل و أفضح سرّها |
Sessiz ol, yoksa seni diskalifiye ederim. | Open Subtitles | ! أصمت و إلا سأطردك |
Lanet bereyi bana geri ver yoksa seni öldüreceğim. Seni yakalayacağım, seni küçük... | Open Subtitles | ـ خذها بنفسك ـ أعطني إباها و إلا سوف أقتلك |
Dokunma resmime, yoksa seni mahvederim. | Open Subtitles | لا تلمس لوحتي وإلآ سأرفس مؤخرتك |
yoksa seni Cochabamba yolunda serbest bırakamayız. | Open Subtitles | إذاً لا نستطيع تركك... على طريق كوتشـبمبـا. |
Bana ağladığını söyleme, yoksa seni erkekler kulübünden yine kovarım. | Open Subtitles | لا تُخبرْني بَكيتَ، أَو أنا سَأَمْنعُك مِنْ غرفةِ الرجالَ ثانيةً. |
Şu mallardan biraz daha istiyorum yoksa seni hemen burada vururum. | Open Subtitles | أريد المزيد من هذا العقار أو سأقتلك هنا, إختار |