Tamam, ben Yukarıdaki işleri idare edeyim. Kocama işkence ettim... | Open Subtitles | حسناً، سأذهب لأتعامل مع الفوضى الموجودة بالأعلى. لقد عذبت زوجي، |
- Yukarıdaki erkeklerle aynı eğitimden geçti ve hepinizi koruyor kendisi. | Open Subtitles | إنها إجتازت نفس الإختبار الذي إجتازه الرجال بالأعلى وهي تجمينا جميعاً |
Ben de Yukarıdaki çocukların büyümelerini beklemek..: ... durumunda kalırım. | Open Subtitles | إنّي فجأة غدوت صبورًا كفاية لأنتظر بلوغ الطفلتين اللتين بالأعلى. |
İşim, yaklaşık beş dakikaya bitiyor ama sonra da Yukarıdaki deposunu hazırlamalıyım. | Open Subtitles | سيتطلب الأمر حوالي 5 دقائق ولكن عندي شيء أفعله في الطابق العلوي |
Hani Yukarıdaki döküntülerin arasında olurdu? Konserler verirdim. | Open Subtitles | على تلك الكومة من النفايات في الطابق العلوي كنت أعزف الموسيقى |
Yukarıdaki bir dakikada bana ne demek istediğini anladım. | Open Subtitles | تلك اللحظة عندما كنت بالأعلى عرفت ما كنت تتحدث عنه |
Yukarıdaki arkadaş da yakında şehri terkeder zannedersem. | Open Subtitles | وأظن أن صديقنا بالأعلى سيغادر البلدة قريباً |
Çok yazık, Yukarıdaki eğlenceni böldüm. | Open Subtitles | إنه من السيء انني قاطعت متعتك هنالك بالأعلى |
Yukarıdaki büyük evde neler yapıyordun? | Open Subtitles | بالتأكيد. إذاً، ماذا كنت تفعل بالأعلى هناك في هذا المكان العتيق؟ |
Ama şu Yukarıdaki mavi ışıkların cazibesi karşı konulacak gibi değildir. | Open Subtitles | لكنهم لا يقاومون الأضواء الزرقاء بالأعلى. |
Bütün takıma bunu ayarladığı için Yukarıdaki adama teşekkür etmelisin o olmasa hepimizi buraya geri getirmek için bir sebep bulular. | Open Subtitles | حسناً, من الأفضل أن تشكري الرجل . بالأعلى لجعله كاملاً ما عدا ذالك أنت تعلمين أنهم يبحثون . عن سبب لإعادتنا هنا |
Yukarıdaki telefonu kullanacağım. | Open Subtitles | سألتقطه في الطابق العلوي ضعي السماعة حالما أحصل عليه |
Aston Yukarıdaki pencereden bizi izliyordu. | Open Subtitles | كان آستون يراقب من النافذة في الطابق العلوي. |
Yukarıdaki o adamları öldürüp onlara işkence ettin. | Open Subtitles | عذّبتَ وقَتلتَ أولئك الرجالِ في الطابق العلوي. |
Yukarıdaki var ya hani, 20 yaşın üstündeki bakirler hoşuna gitmiyor. | Open Subtitles | الآن، الرجل بالأعلي لا ينظر بلطف للبكر أكبر من 20 سنة |
Öğrenci birliğinden çocuklar Yukarıdaki dairede kalıyor ve Cam onlarla çok takılıyor. | Open Subtitles | يوجد فتيه جامعه يسكنون في الشقة العلوية وكام يقضي وقتا طويلا معهم |
Çoktan bir teklif yapıldı. Sanırım Yukarıdaki bayan da yapacak. | Open Subtitles | تلقينا عرضاً بالفعل أعتقد أن السيدة بالاعلى ستقدم عرضاً آخر |
Yukarıdaki gazeteciler lobide yatıyorlar ve yapacak bir şey arıyorlar. | Open Subtitles | هنالك صحفيين في الأعلى يعيشون في الممر،هدفهم هو إيجاد الزلات |
Şimdi düşündüm de, Yukarıdaki daireyi kiraya vermeye başladığımızdan beri... | Open Subtitles | وبما انني افكر به عندما بدأنا بتاجير الشقة في الاعلى |
Yukarıdaki görseller, artistlerin Dyson küreleri gösteriminin bir çoğu. | TED | هذه الصورة أعلاه فيها الكثير من انطباعات الفنانين حول كرة ديسون. |
Sonra olan, Yukarıdaki insanlar aşağıdaki insanların tüm suyunu emiyorlar. | TED | والآن ما يحصل هو أن الناس القاطنين في المدينة العليا يشفطون الماء كله. |
Yukarıdaki şeyi yok etmelisin. | Open Subtitles | يجب عليك تدمير الشئ الذي يوجد بالطابق العلوي |
- Efendim, Yukarıdaki dolapta bunu bulduk. | Open Subtitles | سيّدي، وجدنا هذه في . الخزانة في الطابق العلويّ |
Yukarıdaki Butch Stone. Kendisini hatırlarsınız. | Open Subtitles | هناك حجارة بوتش فوق هناك , تَتذكّرُ بوتش. |
Bu koridordan ve merdivenden, yada bu gizli geçitten, Yukarıdaki kata, metresinin odasına çıkarsın. | Open Subtitles | من خلال هذا الممر والطابق العلوى وبجانب هذا الممر غرفتك وهذه غرفة سفيرتك كريستين |
Şey, elbette, Yukarıdaki Sarah'la konuşuyordunuz bu yüzden sizi tanıyorum. | Open Subtitles | حسنا , لقد رأيتك تتحدث " مع "سارة اعلي السلم لهذا فقد عرفتك |
Vadeli çalıştığımız için de... Yukarıdaki adamın buraya indiğini görürsen hemen bir filikaya atla hayatım. | Open Subtitles | ومنذ نحن نشتري المستقبل إذا رأيتِ أبداً أبداً رجل يأتي من الدور العلوي خذي أقرب قارب نجاة ياعزيزتي |