| Tanıştırayım, Tacoma'dan Garth. Geciktin ama geldiğine sevindim. yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | قابل غراث من تاكوما أنت متأخر اليوم و لكنني أحتاج مساعدتك |
| Biliyorum bu bir fedakarlık ama yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | أدرك أنني متطلبة جدًا، لكنني أحتاج مساعدتك |
| Bir harika. yardımına ihtiyacım var. Bu adamın siciline bakmam gerek. | Open Subtitles | أحتاج مساعدتك أريد أن تستخرجي سجل الخدمة لهذا الرجل |
| Bu sigorta davasında Yardımın gerek çünkü battım. | Open Subtitles | أنا أحتاج مساعدتك في قضية هذا التأمين لأنني أنا منهكة |
| Bayan Walker, bunun sizin için zor olduğunu biliyorum ama gerçekten Yardımınıza ihtiyacım var. | Open Subtitles | سيدة " والكر " أعلم أن هذا صعب عليك لكنني حقاَ أحتاج مساعدتك |
| yardımın lazım. Bu çanta çok ağır. yardımın lazım. | Open Subtitles | أحتاج مساعدتك يا رجل,هذه الحقيبة ثقيلة فعلا |
| Helen, yardımına ihtiyacım var. Bu gece benimle buluşabilir misin? | Open Subtitles | هيلين أحتاج مساعدتك أيمكنك مقابلتى الليله ؟ |
| Helen, yardımına ihtiyacım var. Bu gece benimle buluşabilir misin? | Open Subtitles | هيلين أحتاج مساعدتك أيمكنك مقابلتى الليله ؟ |
| Lütfen, fazla zamanım yok. yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | أرجوك ليس لدى متسع من الوقت أحتاج مساعدتك |
| yardımına ihtiyacım var. Buradayım çünkü, ona birşeyler oldu. | Open Subtitles | أحتاج مساعدتك.انا هنا لأن شيئا ما حدث له |
| Evet Dimitri, bir kez daha yardımına ihtiyacım var, eski günlerdeki gibi, değil mi? | Open Subtitles | حسنا ديمتري , ثانية أحتاج مساعدتك كما في الايام الماضية , ها ؟ |
| Dinle beni... bir şey için daha yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | إسمع ، هناك ... شيئ إضافي أخير أحتاج مساعدتك فيه |
| Ne kullandıklarını bulmalıyım. Bu yüzden yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | عليّ معرفة ماذا كانوا يستخدمون، لذا أحتاج مساعدتك |
| yardımına ihtiyacım var. Hiç kimseye bir şey söylemeyeceğim. | Open Subtitles | أنا أحتاج مساعدتك أنا لن أخبر أحدا بأى شىء |
| Söylediğini düşündüm, ve yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر فيما قلت وأنا أحتاج مساعدتك |
| Bebeğin geliyor ve yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | إنه يحدث بالفعل. مولودك في الطريق، و أحتاج مساعدتك. |
| Bahisteyim ve Yardımın gerek Yapman gereken bu birayı Caleb'den daha çabuk içmek | Open Subtitles | يجب أن أذهب, حسناً؟ أحتاج مساعدتك هنا حسناً |
| Dahil olmak istemediğini biliyorum ama bu seferlik Yardımın gerek. | Open Subtitles | حسناً، أنا أعرفك أنت لا تتدخل ولكنى أحتاج مساعدتك هذه المرة فقط |
| Yardımınıza ihtiyacım var. Sağlıkçılarımızın sayısı yetersiz. | Open Subtitles | أحتاج مساعدتك , العلاج ينقصنا الآن |
| Bizim diyardan buraya geliyor. Onu durdurmak için yardımın lazım. | Open Subtitles | إنّها آتيةٌ مِنْ بلادنا و أحتاج مساعدتك لإيقافها |
| Bak dinle, yardımın gerekiyor. Benim için bu ibreyi hareket ettirmen gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً، إستمع، أحتاج مساعدتك أحتاج منك جعل الإبرة هناك تتحرك |
| Santini onları içeri yığıyor, Jesse, fakat daha fazla yardıma ihtiyacım var. | Open Subtitles | يقوم " سانتيني " بجمعهم " جيسي " لكنني أحتاج مساعدتك |
| Ama sabaha onlara ve Senin yardımına ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | و لكنى سوف أحتاجها و أحتاج مساعدتك فى الصباح |