| Seni çıkaracağım Memo. Her şey iyi olacak. | Open Subtitles | سوف أخرجك يا ميمــو كل شيئ سيكون على ما يُرام |
| Seni buradan götüreceğim, ama güçlü olmana ihtiyacım var. | Open Subtitles | سوف أخرجك من هنا ولكن أريد منك أن تظل قويا |
| Nasıl oldu da avukatın seni tek gün yatmadan çıkardı? | Open Subtitles | كيف محاميك أخرجك بدون أن تقضي يوم واحد؟ لا أعرف. |
| - Willow, neden bahsediyorsun? - Seni topraktan çıkaran bendim. | Open Subtitles | ويلو , ما الذي إنه أنا من أخرجك من الأرض |
| Ama merak etme, Samantha, Seni buradan kurtaracağım. | Open Subtitles | أبعدى عن طريقى ياسامانثا وسوف أخرجك من هنا |
| Onu buradan çıkarmalısın. - Seni buradan çıkarmam lazım. - Başaramazsın. | Open Subtitles | ـ يجب أن أخرجك أنت من هنا ـ لن تكون قادراً على ذلك |
| Seni buradan çıkarmalıyım. Ziyaret saati bitmek üzere. | Open Subtitles | يجب أن أخرجك من هنا ساعة الزيارة اوشكت علي الانتهاء |
| Size bir soru soracağım, basit bir soru doğru cevaplarsanız sizi bu gece havaalanından çıkarabilirim. | Open Subtitles | لذا سأسألك سؤالاً واحداً إذا استطعت إعطائى الجواب الصحيح، أستطيع أن أخرجك من هذا المطار الليلة |
| Sen burada kalırsın ve Illinois'e geri dönersin ya da paranın yarısı karşılığında ben seni dışarı çıkarırım. | Open Subtitles | بأمكانك أن تبقى هنا وتعود إلى ايلانوى.. أو أخرجك من هنا الآن على أن تعطينى نصف المال |
| Bununla baş edemiyorsan, bunu bilmeme izin vermelisin ki ben de seni bunun içinden çıkarayım ve seni daha insansı bir vücuda taşımanın bir yolunu bulayım. | Open Subtitles | وإذا لم تستطيعي التعامل مع ذلك فقط أعلميني وسوف أخرجك من هذا وأجد وسيلة لأصنع لك جسداً بشرياً أكثر |
| Lütfen,biraz daha dayan. Seni oradan çıkaracağım. | Open Subtitles | . أرجوك, كن على قيد الحياه, سوف أخرجك من هنا |
| Uygun zamanda geri gelip, seni çıkaracağım. | Open Subtitles | سأعود و أخرجك ، حالما يحين الوقت المناسب |
| Uygun zamanda geri gelip, seni çıkaracağım. | Open Subtitles | هذا ليس من شأني سأعود و أخرجك ، حالما يحين الوقت المناسب |
| Sana söz veriyorum Sun. Seni ve bebeğimizi bu adadan götüreceğim. | Open Subtitles | أعدك يا سون سوف أخرجك و طفلنا من هذه الجزيرة |
| Seni buradan götüreceğim, ama güçlü olmana ihtiyacım var. | Open Subtitles | سوف أخرجك من هنا ولكن أريد منك أن تظل قويا |
| Zelenka, ama sadece seni çıkardı. | Open Subtitles | زيلينكا، لكنه أخرجك وحدك. الملازم كادمان محتجزة فى السهم. |
| Penguen, seni yaşlı tüy kafalı? Seni Arkham'dan çıkaran ne? | Open Subtitles | بطريق، يا كرة الريش ما الذي أخرجك من أرخام؟ |
| Paranın alabileceği en iyi avukatı tutacağım ve 24 saat içinde seni kurtaracağım. | Open Subtitles | سوف أحضر محامي أفضل ما يشتريه المال سوف أخرجك في 24 ساعة |
| Hem senin ve ailenin güvenliği için, seni o evden çıkarmam lazım. | Open Subtitles | و لسلامتك انت و عائلتك يجب أن أخرجك من ذلك المنزل |
| Bu delice gelecek ama seni evden çıkarmalıyım. | Open Subtitles | وأن هذا سيبدو جنونيا لكن علي أن أخرجك من هذا المنزل حالا |
| Size bir soru soracağım, basit bir soru doğru cevaplarsanız sizi bu gece havaalanından çıkarabilirim. | Open Subtitles | لذا سأسألك سؤالاً واحداً إذا استطعت إعطائى الجواب الصحيح، أستطيع أن أخرجك من هذا المطار الليلة |
| Vanya'da ruhunun boşaldığını biliyorum ama bir kalp atışında seni dışarı çıkarabilirim. | Open Subtitles | أعلم أنك تشعر بالملل و الضجر لكنى بإمكانى أن أخرجك من هذه الحالة بسهولة |
| Seni programa çıkarayım mı,seçimini yap, | Open Subtitles | أنا لن أخرجك من الصنارة أختار الآن |
| Seni ülkeden çıkarmak için. Kimin güvenilir olup olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | . لكـي أخرجك من هذه البلد أعرفُ من يكون أهلاً للثقة و من غير ذلك |
| - Lütfen ilk önce sizi vinçten çıkaralım. - Daha sonra sizle biraz konuşalım. | Open Subtitles | دعيني فقط أخرجك من الرافعة ثم سنحضى بعدها بحديث صغير |
| Seni çöpten çıkarmama izin ver. | Open Subtitles | أنسى الأمر دعينى فقط أخرجك من داخل صندوق القمامة |
| Seni buradan çıkarmaya çalışıyorum. O yüzden buradayım. | Open Subtitles | أحاول أن أخرجك من هنا , هذا . سبب مجيئي إلى هنا |
| Oyunbozanlık etmek istemem ama seni buradan çıkartmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | ,أكره أن أكون مخرب للمتعه ولكني أحاول أن أخرجك من هنا |